MADDE madde çetelesi tutuluyor. Kaygı yaratan en büyük soru şu:
''Savaş sırasında ekonomik çarklar nasıl dönecek?..''
En geniş anlamda, ekonomik büyüklükler açısından değil, tam tersine, savaşın pratikte günlük yaşama, günlük ekonomiye etkileri üzerinde duruluyor.
Önceki akşam Başbakan Abdullah Gül'ün başkanlığında, ilgili ekonomi bakanları ve bürokratlarının toplanma nedeni bu. Kaldı ki, bu ilk toplantı değil, arka arkaya düzenlenen toplantıların dördüncüsü. Tutulan çetele şu ayrıntıda. Savaş çıkarsa:
Türkiye'nin petrol stokları ne kadar? Savaş, petrol ihtiyacımızı ne kadar artırır?
Temel ihtiyaç maddeleri, bu arada temel gıda ürünleri stokları ne kadar? Özellikle ekmek ihtiyacında sorun doğar mı?..
Askeri harcamalarda ne gibi artışlar olabilir?..
Türkiye'nin toplam döviz rezervleri ne kadar?..
Bankalardan para çekilir mi?..
Savaşa karşı, ekonomik refleks. Sorular, bazı kararları da beraberinde getiriyor.
DÖVİZ STOKU 40.7 MİLYAR DOLAR
Şu anda en rahatlatan konu, döviz stokları. Halen Merkez Bankası'nın 26.7 milyar, bankaların 13 milyar, bir milyar da altın olmak üzere, toplam 40.7 milyar dolarlık rezervi var Türkiye'nin. Geçmişin mirası, bir rekor.
Bankalardan para çekilmesi, geçmiş deneylerden hareketle, pek beklenmiyor. Bankalardaki Türk Lirası miktarı da, gözden geçiriliyor. Orada şimdilik sorun yok. Buna karşılık, borsa düşüşü, dolar yükselişi muhtemel senaryolar arasında.
Diğer kaygı, ekmek sorunu. Bizim halkın tipik kaygısı. Kar yağar, ekmeğe hücum!.. Sel basar, ekmeğe hücum!.. O nedenle, Türkiye buğday ve un ithal etmeye karar veriyor. Zaten, son birkaç aydır buğday ithal ediliyor.
Sonraki kaygı, petrolün ek faturası. Petrolün varili şu anda 27 dolar. Savaşla birlikte, 35-40 dolara fırlaması bekleniyor. Bu da, 2.5 milyar dolarlık ek fatura demek. Petrol ithalatı hızlandırılıyor.
Türk askerinin savaşa doğrudan katılması beklenmiyor. O nedenle, askeri harcamalar, daha çok ulaşım ve diğer lojistik destekle sınırlı. Yani, önemli bir artış yok. Buna para ayrılmış durumda. Ama, doğrudan savaşa katılmak, askeri harcamaları dört kat artırabiliyor.
Alınan kararların siyasal tercümesi var: Savaş, ne yazık ki, uzakta değil. Ankara her yönden savaşa hazırlanıyor.
Savaşın dışında, genel ekonomik tablo da gözden geçiriliyor. Orada ciddi sorunlar var. O bir başka yazı konusu.