AKP Hükümeti nükleer santralın Sinop’ta kurulmasına karar veriyor. Bu karar açıklandıktan sonra, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde ve özellikle Sinop’ta mitingler düzenleniyor. Nükleer santralı protesto mitingleri.
O mitingleri hükümet yakından izliyor. 139 otobüs not ediliyor. Gösterilere katılmak için Sinop’a dışardan gelen 139 otobüs.
Hükümet başka illerden gelen 139 otobüsü, "Sinop Halkı’nı nükleer santrala karşı kışkırtma" olarak niteliyor.
Bunun ertesinde, halkı bilgilendirmek üzere, Sinop’ta nükleer bilgi ofisi açılması kararı alınıyor.
Nükleer santral kısa süre sonra, her gün bir tarafa savrulan Türkiye’nin inişli, çıkışlı gündeminden çıkıyor.
BARADEY ANKARA’DA
Bugün ise, Ankara’da önemli bir konuk var. Uluslararası Atom Enerjisi Başkanı Muhammed El Baradey.
8-9 Mart’ta Viyana’da AB Troyka toplantısının ardından, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Baradey’i ziyaret ediyor. Onu Türkiye’ye davet ediyor.
Tam da, İran’ın nükleer enerji denemeleri nedeniyle dünya gündemine oturduğu bir sırada. Mısır asıllı, Nobel Barış ödüllü Baradey’in, İran ile Batı arasında mekik dokuduğu günlerde.
Gül, Türkiye’nin nükleer enerji santral kararını anlatıyor.
BİR FIRSAT
Baradey daveti kabul ediyor. Başında bulunduğu kurum ve kendisi için, bu davet bir fırsat. İran’la karşılaştırma açısından bir fırsat.
Bugün yapacağı görüşmeler sonrasında, açıklamalarında büyük olasılıkla Türkiye’nin nükleer enerji santralına destek verecek. Fırsat şu:
"Nükleer enerjiyi barışçı amaçlar için kullanmak gerek. Türkiye bunu yapacağını ilan etti."
İran’daki tehlikeli eğilime nazire.
Ayrıca, nükleer santrala özünde destek vermesi bekleniyor. Çernobil faciasına rağmen, Ukrayna’da beş, dünyada ise, 45 nükleer santralın yapımı sürüyor.
Bizde santralın yeri belli, kimin ya da kimlerin yapacağı ise, henüz belli değil.
Her yerde su aranıyor
İÇMEK ya da kullanmak için değil, sudan elektrik üretmek için, Türkiye’nin her yerinde insanlar su arıyor.
Geçen hafta sonunda yaşanan elektrik kesintisi ayrı. Ondan bağımsız, son bir kaç yıldır izlenen enerji politikası sonucu, hidrolik santrallara ağırlık veriliyor.
Kırsalda ya da büyük kentlerde yaşanan su sıkıntısına bakmayın siz, o tam bir beceriksizlik örneği, Türkiye gerçekte su zengini bir ülke. Debisi yüksek akarsular, ülkenin her yerinde.
Ucuz ve pratik hidrolik santralları her yerde kurmak mümkün. Bir-birbuçuk megawatlık hidrolik santrallar. Tribünü TEMSAN üretiyor. Lisansı EPK veriyor. İletişim A.Ş. de elektriği bağlıyor.
Hidrolik santral kurmak için halen, 600 başvuru var. 2023 yılına kadar, Türkiye’de üzerinde santral bulunmayan akarsuyun kalmaması öngörülüyor.
Yusuf Bolayırlı’nın kartı
THY’nin gelmiş geçmiş en iyi genel müdürlerinden biri, kurduğu ekiple birlikte, önemli başarılara imza atmış olan Yusuf Bolayırlı.
AKP, iktidara geldikten sonra, Bolayırlı’yı görevden alıyor. O da, ekibiyle birlikte, bir özel hava yolu şirketine geçiyor. O ekibin ayrılması sonrasında, THY’de yaşananan çöküş, herkesin malumu.
Çok kişi gibi, Bolayırlı’nın da, miles & miles kartı var. Yani, normal yolcu terminalinden değil, uçuş süreleri dikkate alınarak, özel salonlardan geçilen, o kart sahibi yolculara bazı avantajlar tanıyan bir uygulama.
Geçenlerde, Bolayırlı’ya imzasız, İngilizce, ama THY’den gönderilen bir mektup geliyor: "Yeteri kadar THY ile uçmadığınız için, kartınız iptal edilmiştir."
Aslında, kurala uygun. Doğru, Bolayırlı artık THY ile uçmuyor. Ama, THY’nin eski genel müdürü. Ne nezaket ama!