Yeter söz milletin

Yalçın BAYER

Parlamenterlerin kulübü, imar yasağını dinlemiyor

Adalar yağmalanıyor

Büyükada'da, Adalılar'ın yüreklerini sızlatan büyük bir imar rezaleti yaşanmaktadır. Olay şudur:

Büyükada'da, milletvekillerinin kaldığı, dinlendiği, oyun oynadığı Atatürk'ün kurduğu Büyük Anadolu Kulübü vardır. Bu kulübün bahçesinde, İtalyan ailesi Kastelli'nin tarihi ikiz köşkleri vardır.

Bu tarihi mekân, bütünüyle SİT alanıdır ve 1. derecede korumaya alınmıştır. Yani, tek bir çivi çakılamadığından dokunulmazlığı vardır.

Dolayısıyla tescilli olan bu tarihi mekânın korunması, gayrimenkulün sahibi Anadolu Kulübü'ne ve de belediyeye ait olmaktadır.

Acaba öyle mi olmuştur?

TBMM'ye dolaylı bağlı olan kulübü yönetenler, tarihe saygısızlık göstererek kulübün bahçesinde katliama girişmişlerdir.

Kulüp, Muhteşem Giray/Orhan Savaş'a bahçede 40 apart daire yaptırmak üzere bir proje hazırlatmış ve bunu askıya çıkarmıştır. Bu dairelere talip olanlardan -eski yeni milletvekilleri ile büyük aidat ödeyen işadamları- ilk dört yılı ücretsiz oturmak üzere 20.000 dolar alınmış, her üye -3.000- 1.000 dolar borçlandırılmıştır. Yani; 3-4 milyon dolarlık bir rant yaratılmıştır.

'Kulüp, size daha iyi hizmet vererek, kışın da Ada'da dinleneceksiniz' denilmiştir.

NASIL İZİN VERİLDİ?

ANAP'lı Belediye Başkanı Can Esen, başlangıçta projeye karşı çıkmasına karşın, baskılara boyun eğmek zorunda kalmıştır. Sonunda hazırlattığı 1/1000 ölçekli koruma amaçlı imar planlarına, bu kütleyi eski eser parseline işletmiş ve imzalayıp 3 Numaralı Koruma Kurulu'na göndermiştir.

Ancak Koruma Kurulu, bu öneriyi baştan reddetmesine karşın yukarıdaki formülle Büyükada imara açılmıştır.

Ve Adalar'da yazın süren imar yasağının kalkmasıyla da, hafta sonundan itibaren bahçede hafriyata başlanmıştır.

Yine yasak olmasına karşın, çıkarma gemileriyle getirilen beş-altı damperli kamyonlar ve iş makineleri adaya sokulmuştur.

Arka yola bitişik içinde yaprağına bile dokunulmaması gereken en az 20 ağaç bir günde katledilerek, ortadan kaldırılmıştır.

Adalılar, gözleri önünde cereyan eden bu vahşeti gözyaşları içinde seyretmeye başlamışlardır.

İnşaatın ruhsatına ilişkin tabelası bile bulunmamaktadır.

Projenin nasıl onaylanıp işleme sokulduğu da herkesin meçhulüdür.

CHP Adalar İlçe Başkanı Uluç Yurtduru, bu durumun şaşılacak bir yanı olmadığını belirterek, ‘‘Asıl şaşılacak olan Atatürk'ün kurduğu kulübün kaçak yapılaşmanın öncüsü konumuna gelmiş olmasıdır’’ demektedir. Adalar'da insan ayrımının, hukuksuzluğun, kaçak yapılaşmanın, çetenin, mafyanın bulunduğunu, ancak bu anlayışı Adalar'dan silkeleyeceklerini açıklamaktadır.

ADALININ GÖZYAŞLARI

Ada Dostları Derneği Başkanı Perihan Ergun, ‘‘Tek bir ağacın kesilmesi, korunmaya alınmış binaların en küçük onarımının koruma kurullarının iznine tabi iken, bu yapılaşmayı anlamak mümkün değildir’’ demektedir.

Ama bu tepkilerin ve başvuruların hiçbir yararı olmamaktadır.

Büyük Anadolu Kulübü Başkanı Metin Cizrelioğlu, böyle bir katliama göz yummakta, DSP Zonguldak Milletvekili Boray Baycık'ın kardeşi olan Adalar Anadolu Kulübü Müdürü Bora Baycık, 40 dairenin yapımına karşı çıkan Adalılar'ı tehdit etmekte ve Adalar Kaymakamı Mustafa Farsakoğlu da 'yetkisi' olmadığından olağan bir bürokrat gibi sesini çıkaramamaktadır. (Ki bu kaymakam, hava kirliliği yaratmasın diye makam aracını Ada dışına çıkartmış, at arabasıyla gezmektedir.) Anadolu Kulübü'nün komşusu ünlü ressam Tiraje Dikmen, olayı gözyaşları içinde seyretmektedir.

Belediye, Aya Nikola mevkiinde Sıdıka Atalay'a yap-işlet-devret modeliyle marina yapılmasına izin vermektedir.

Adalar yağmalanmaktadır. Dolaylı şekilde Anadolu Kulübü'nün üyeleri parlamenterler de buna ortak olmaktadırlar.

Çeteler, mafyalar olsa, kasetler ortaya çıksa ne yazar.

Bu apart dairelerde kalacakların vicdanları sızlamayacak mı?

TBBM Başkanı Hikmet Çetin'e büyük görev düşüyor.

İlgilisine...

TASARRUFU Teşvik Kanunu uyarınca emeklilere veya vârislerine anapara ve nema ödemesinde, YPK'nın 92/1 nolu tebliği (24.1.1992 günlü 21121 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır) uygulanması gerekirken, aynı gazetede yayımlanan 92/1 seri nolu tebliğ uygulandığından; ödeme yapılan nema oranı ile hak edilen nema oranı arasındaki farktan kaynaklanan eksik nema için sonradan fark ödemesi yapılmamaktadır. Hazine Müsteşarlığı'nın Türkiye genelindeki bu yanlış ve haksız uygulaması bugüne kadar düzeltilmediğinden Danıştay'da dava konusu yapılmıştır. İlgilenenlere duyurulur.

Z.K.-ANKARA