Yaşar Kemal’i özlüyoruz Semra Sezer’i bekliyoruz

ERCİŞ, Van’ın en büyük ilçesi... 120 bin merkez olmak üzere köyleriyle 250 bin nüfusa sahip, Urartulardan başlayıp Karakoyunluların da başkentliğini yapan tarihi kentin birçok güzellikleri var.Kentin tarihi kalıntılarından, ‘Dedim Emrah nedir, dedi kulumdur/Dedim satar mısan, söyledi yoh yoh’ diyen ‘Ercişli Emrah’tan, Van Gölü kıyısında dünyada örneği olmayan ‘Balıkbendi’nden, Fransa’nın Bordeaux kentinde yetişen benzer siyah üzümünden ve geniş rezerve sahip termal sularından da söz etmek gerekiyor.İlçenin hayli ilginç yönleri var; PKK terörünü pek yaşamamış olması, bu nedenle asker tarafından sevilmesi; Yaşar Kemal’in ‘memleketi’ olması, Ahmet Necdet Sezer’in Cumhurbaşkanı seçilmesinde ‘damatlığından’ ötürü duyulan sevinç nedeniyle davul-zurna çaldırılması...Bundan bir süre önce 10. Piyade Tugayı lağvedilmiş, sancağı İstanbul Harbiye Müzesi’ne konulmuş, birlikler de Irak sınırına kaydırılmış, Erciş’te sadece bir alay bırakılmış... 550’ye yakın subay ve astsubayın ve 5000’e yakın askerin yokluğu ekonomik yönden etkilemiş Erciş’i. Bunun üzerine halk, askerin bölgelerinden gitmemesi için imza kampanyası açmış. İlçenin ileri gelenleri Genelkurmay Başkanlığı’na bir heyetle çıkmışlar... Bunun öyküsü uzun... (Duyduğumuza göre, bir başka ilçedeki bir alayın Erciş’e kaydırılması da düşünülüyormuş.) KIŞLAYA NELER OLACAKAsker terk edilen kışlayı belediyeye vermek istemiş. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nın pek hoşuna gitmemiş bu durum... Ben de ‘eğitim parkı’ kuracağım, Anadolu Lisesi yapacağım, demiş. Bunun üzerine kışlanın yarısı (220 dönüm) Van 100. Yıl Üniversitesi’ne bağlı bir İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi kurulmak üzere ANAP’lı belediyenin kullanımına tahsis edilmiş; diğer yarısı da Milli Eğitim Bakanlığı’na... Belediye Başkanı Fatih Çiftçi, ‘Önümüzdeki ders dönemine fakültemizi yetiştireceğiz’ diyor. Vanlı (Esasta Siirt’in Eruh İlçesi’nden) olan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik büyük çabasına rağmen, aşiret dengeleri nedeniyle Erciş’i ‘AKP’lileştirmekte’ başarılı olamamış. Bir doğruyu saptamakta yarar var; Çelik doğu bölgesinde eğitime para akıtıyor. Komşu ilin (Bitlis) milletvekili, Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen de öyle... Duble yol anlayışı olumlu, ancak bunların ‘kalitesi’ başta olmak üzere ihale yöntemlerine kadar ilerde çok tartışılacağı muhakkak görülüyor. (DYP’den Muğla Milletvekili olan müteahhit Latif Sakıcı’nın geçmişte Van-Erciş arasında yaptığı asfalt yol, duble yolun yanında ‘stablize’ kalıyor denebilir). AKP, partizanlığın dikálásını burada da yapıyor. Ercişli AKP Milletvekili Maliki Ejder Arvas, ANAP’ın egemenliğine çok kızıyor, zaman zaman yerel bir radyodan hitap ediyor... ‘Benden daha ne istiyorsunuz, TL’den altı sıfırı attırdık ya...’ sözleri espri konusu olmuş bölgede.SEZER VE YAŞAR KEMALERCİŞ’in Ünseli (Ernis) Beldesi Belediye Başkanı Mustafa İnci ile tanıştık. Erciş’e giderken Van Gölü’ne hákim dağların eteklerinde kurulu bir köy ama idari anlamda belde... Ahlat taşından yapılmış bir kemer var köyün girişinde. 500 haneli olduğunu söyleyen DYP’li İnci, ‘Yaşar Kemal burada doğdu’ dedi. Bir mesajı var Yaşar Kemal’e:‘Ben belki 50 yıldır kendisini burada hiç görmemişimdir. Amcasının oğlu Mehmet Yaşar vardı; vefat etti. Onların oğulları var; arada telefonla görüştüklerinde ‘Çok özlüyorum oraları’ diyormuş. Ama nedense gelmiyor. Yaşar Agamızı da biz çok özlüyoruz. Gelirse belediye olarak adına bir kütüphane kurmak istiyoruz.’Erciş’te, Cumhurbaşkanı Sezer’in eşi Semra Sezer’in ailesinin yakınlarını merak ettik.‘Kürümoğlu’ ailesinden A. İhsan Kürümoğlu ile tanıştık. Beyefendi bir kişi; orta yaşın biraz üzerinde... Semra Sezer’le kardeş çocukları oluyorlar. ‘Semra Hanım’ın Balıkesir’de doğduktan sonra buraya hiç gelmediğini biliyoruz. Ahmet Bey’le Hukuk Fakültesi’nden tanışıp evlendiklerini biliyoruz. Ancak öğretmenlik yaptı. Sayın Cumhurbaşkanımız ve eşi evlendiklerinden sonra da ilçemize hiç gelmediler; Cumhurbaşkanı olduktan sonra dahi. Gerçi telefonla konuşuyoruz; ama biz önce akraba olarak kendilerini ilçemizde özel veya resmi bir gezide bekliyoruz.’Gureba’da radrasyonCHP Denizli Milletvekili Prof. Mehmet Neşşar, verdiği bir soru önergesinı yanıtlayan Sağlık Bakanı Prof. Recep Akdağ’ın ‘(SSK’dan Vakıflar’a yeniden geçen) Gureba Hastanesi röntgen bölümünün ruhsatsız çalıştığını, bu bölümde gerekli olan klima sistemlerinin iflas etmiş olduğunu ve çalışmadığını, bölümde ortaya çıkan radyoaktif sızıntının hasta ve doktorları etkilememesi için gerekli olan kurşun kaplamaların bulunmadığını ve Çekmece Nükleer Araştırma Merkezi’nin 24.6.2004 tarihli raporu ile bu durumu tespit ettiğini’ itiraf ettiğini açıklıyor.Neşşar ‘Bütün hastanelerde radrasyon sızıntısını tehlikesi bulunan tüm bölümler denetlenmeli ve gerektiğinde kapatılmalıdır. ‘Sağlığı dönüştürme’ iddiasındaki bir bakanın desteksiz atması yerine insanları radyoaktiviteden korumalıdır’ diyor. Ayrıca, Başhekim’in kapattığı kardiyoloji servisinde dün ölen iki hastanın hesabını kim verecek bakalım?Rakip firmaların oyunu‘BEN Halil İbrahim Küçükdeveci’yim, müteahhidim. Yeşilköy, Menekşe-Çiçek Sokaklarının köşesinde yaptığımız binanın kaldırıma tecavüz edildiğini belirtilen iddia sahibinin muhatabı ben olmalıyım. Aksine bu olayı yazmanıza sevindim. Bu iddia doğru değildir, taşma da yoktur.Yeşilköy ve Yeşilyurt’ta yaptığımız inşaatlar kat irtifakına ve ita fişlerine uygundur, kat fazlalığı da yoktur. Şikayetçi Uğur Köksal’ı, iddia ettiği konuyu anlatmak için arıyorum, bulamıyorum. Biliniz ki, bunlar rakip müteahhit firmaların bir oyunudur. Beni Bakırköy’deki diğer inşaat firmaları ile karıştırmamanızı isterim. Bakırköy bölgesinde yaptığım 38 binanın kat mülkiyet ve iskanı vardır. Bu ülkede namuslu olmak çok bir zor;’Küçükdeveci, Bakırköy Kadastro Müdürlüğü’nün aplikasyon krokisini getirmiş; burada bir ‘tecavüz’ görülmüyor. Parsel sınırları da 28.75 ve 35.50 olarak olduğu gözüküyor.Pancara kota kondu kaçak şeker arttı850’ye yakın işçi ve memurun çalıştığı Erciş Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesinden endişe duyuyor vatandaşlar... Bilindiği gibi pancar ekiminde sıkı bir kota uygulaması var. Üretim kapasitesinin çok üstünde olmasına rağmen fabrikaya tanınan kota miktarı 180 bin ton. Kota işleyişinde büyük usulsüzlük ve haksızlıklar yaşanıyormuş. Bazı kotalar el altından satılıyormuş.Erciş’ten Yusuf Kızılkaya sorunu şöyle anlatıyor:‘Yabancı tekeller -mısırcılar- şekere kota getirttiler. Kota demek, ekim alanının daralması, çiftçinin daha az para kazanması demektir. Bunun etkileri nakliyeci ve esnafa kadar uzanıyor. Kaçak şekerle de fabrikaların stokları artıyor. Yani devlet, çift yönlü kendini hançerletiyor.’Gerçekten garip bir durum var ortada. Yıllar itibarıyla kaçak ‘Seylan’ çayı alışkanlık yarattığından Çaykur çayının tadı unutulduğu düşünülürse aynı oyunun şekerde de sürdüğü söylenebilir. Bir taraftan bölge halkına gelir olur diye düşünülerek yaratılan ‘gevşek’ ortam, artık vurgun ve ranta dönüşmüş... Daha geçen hafta Cizre’de yakalanan 2 bin 500 ton kaçar şeker Erciş’te depoya konulmuş... Suriye ve İran üzerinden TIR ve katır sırtından Türkiye’ye kaçak şeker getirenler, 50 kiloluk bir çuvalda 10-15 milyon kár ediyormuş. Sahtekárlık boyutu da var işin. Geçenlerde İran’dan getirilen kaçak şeker çuvalından tuz çıktığını da dinledik vatandaştan.Bölgede eskiden ne varsa aynen sürüyor; uyuşturucu, insan, sigara ve mazot kaçakçılığı alabildiğine sürüyor. Başkale’ye İran’dan katır sırtlarında getirilen mazot kaçakçılığının çarpıcı boyutlarını, üretim olmayınca bölge insanının nasıl ‘mafya’nın bir parçası olduğunu ve tembelleştiğini... Buna karşılık bölgenin ekonomik ve sosyal yaşam koşullarının iyileştirilmesi için Van, Bitlis, Hakkári ve Muş için hazırlanan 45 milyon Euro’luk ‘DAKP Programı’ndan, Van Gölü Belediyeler Birliği Başkanı ve Erciş Belediye Başkanı Fatih Çiftçi’nin düzenlediği ‘Van Gölü Bölge Kalkınması, Çevre Eğitim ve İstihdam Paneli’nden ve Vali Mehmet Niyazi Tanılır’ın neler anlattığını da aktaracağız.MESAJ PANOSUE5’de Kozyatağı’ndaki Kayalar Petrol’e ait Shell bayisi, neden sık ‘mazot yok, benzin yok’ der ve istediği zaman da kredi kartı ile satış yapmaz? Shell gibi bir istasyona böyle bir tavır yakışır mı? Mustafa SULAR
Yazarın Tüm Yazıları