Paylaş
MEVCUT ağaçlandırma rakamları ile Türkiye’nin orman sorunu ancak 300 yılda çözülebiliyor! Türkiye’nin yüzölçümü yaklaşık 79 milyon hektar, Toplam orman alanı 20; bunun ancak yarısı yani 10 milyon hektarı verimli ormanlardan oluşuyor. Ayrıca ağaçlandırılması gereken alan da 20 mil* ha. Bu veriler çerçevesinde Türkiye’nin acilen ağaçlandırması gereken alanın yaklaşık 30 milyon hektardır. Grafik: Arazi sınıflandırmasına göre ideal kullanım
(Kaynak: İÜ Orman Fakültesi, 1999)
Türkiye’nin alanı yaklaşık; 79 milyon hektar
- Orman alanı; 20 milyon hektar
- Verimli orman alanı; 10 milyon hektar
- Ağaçlandırılması gereken toplam; 30 milyon hektar
- Her yıl ağaçlandırılan; maksimum. 100 bin hektar (yaklaşık 1 milyar fidan)
OGM’ye göre ağaçlandırma varlığındaki gelişme
Resmi kaynaklara göre, her yıl ağaçlandırılan alan son 10 yıl ortalamasına göre 80-90 bin hektadır. Yıllık 100 bin hektar rakamına ulaşılırsa, 30 milyon hektarlık ağaçlandırılması gereken alanı bulunan Türkiye 300 yıl sonra ancak sonuca ulaşabilecektir. Yani bu hızla, 2350 yılında İzmir’den kalkan uçak yolcusu Van’a kadar orman üzerinde uçabilecek... Şimdi kuru toprak üzerinden uçuyor. Milli toprakların boş bırakılması bir yandan potansiyel gelirin kaybedilmesine, diğer yandan da ormansızlığın ortaya çıkardığı erozyon, iklim dengesizlikleri, vb sorunlara yol açıyor. Unutulmaması gereken bir konu; alternatif maliyet ve sermayenin marjinal getiri analizi yapılarak bir faaliyetten en yüksek verim sağlayan yöntem tercih edilmelidir.
Buna göre, ormandan daha fazla getiri sağlayan bir faaliyet varsa, o alanlarda bu işler yapılır, orman olması dışında başka türlü değerlendirilme imkânı olmayan alanlarda da ormancılık en optimal çözüm olur.
Tarım alanlarını ormanlara ayırmak yanlış seçimdir. Sözgelimi Ege ve Akdeniz bölgelerinde üretim açığı bulunan zeytinlik, badem, ceviz ya da bağ olabilecek alanların ormanlara ayrılması ya da diğer bölgelerde daha fazla mevsimlik getiri sağlayan türlerin ekimine imkân sağlayan arazilerin ormanlaştırılması bu tür yanlışlardandır.
* 1 mil 1.609344 km`ye tekabül etmektedir.
Dr. M. Mert ÇİÇEK
Mülkiye Müfettişi
Gezi Parkı’ndan sonra 3. köprü ve havalimanı için mücadele var
GEZİ Parkı’ndaki mücadeleye, nefesleriyle biz insanların değiştirdiği iklim sistemini düzenlemek için çalışan ağaçlarımız için başladık. Çünkü bu mücadeleyi kaybedersek, geleceğimizi, doğamızı ve iklimimizi kaybedeceğimizi biliyorduk. Şimdi ise mücadelemizi yerelden yükseltiyor ve dünyanın dört bir tarafındaki iklim hareketleri ile birleştirerek 29 Haziran’da dünyanın eksenini değiştiriyoruz.
Çok değil, birkaç gün önce hep birlikte başarabileceklerimizi gördük. Bizler yaşam hakkına sahip çıkan her yaştan, her düşünceden insanlar olarak doğa için tek yürek olduk.
Şimdi ise, iklim değişikliğini durdurmak ve “Başka bir dünya mümkün” demek için dünyanın altı kıtasındaki 140’tan fazla ülkeden gelen yüzlerce insanla birlikte Kadıköy’de olacağız. Onlara, Türkiye’nin her yerinden kömüre, HES’lere ve nükleer santrallara, 3. köprüye, 3. havalimanına, endüstriyel tarıma ve sınai hayvan çiftliklerine karşı mücadele eden binlerce insan katılacak. Geleceğimize ve çocuklarımıza sahip çıkacağız. Omuz omuza yürüyüp başta kömür, HES’ler ve nükleer santrallar olmak üzere iklim krizini derinleştiren enerji kaynaklarına “Hayır” diye bağıracağız. Tüm dünyada onlarca farklı şehirde destek eylemleri düzenlenecek. Birlikte ne istediğimizi haykıracağız. “% 100 temiz ve yenilenebilir enerji, hemen, şimdi!”
Başka bir dünyanın mümkün olduğunu şenlikli bir şekilde göstermek için 29 Haziran’da, saat 15.00’da Kadıköy’de buluşalım.
Küresel Eylem Grubu
www.kureseleylem.org
Biliyor musun
SEFERİHİSAR’da devam eden uluslararası Cittaslow (Sakin Şehir) Genel Kurulu toplantısının 2. gününde, birliğin başkanı Luca Marconi’nin birliğe başvuruları kabul edilen Fransa’dan Grigny, Saint Antoin Noble Val, Valmondois, Japonya’dan Kesennuma, Polonya’dan Goldap, Portekiz’den Viana Do Castelo ve İtalya’dan Marradi’nin ve Halfeti’nin sertifikalarının verildiğini, böylece üye sayısını 174’e çıktığını, bu arada Kıbrıs Yeniboğaziçi Belediyesi’nin de adaylık için başvuruda bulunduğunu...
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun, Taksim Gezi Parkı protestosu nedeniyle yaralanarak resmi-özel hastanelerde tedavi gören vatandaşların kimlik bilgilerinin 6’şar saat arayla 112 Acil’e bildirilmesi talimatı verip vermediğini açıklamasını istediğini ve ”Protestolar nedeniyle yaralananların resmi-özel hastanelerdeki tedavileri ile ilgili olarak bir ihbar sistemi kurulması talimatı verdiniz mi?” diye sorduğunu...
İşte gazeteci Amanpour...
BAŞBAKAN Erdoğan’ın Dışişleri Başdanışmanı İbrahim Kalın, CNN’de canlı yayında bağlandığı Christiane Amanpour tarafından sözleri kesildi. Türkiye’de yaşanan olaylar konusunda bilgi vermek için CNN International kanalına bağlanan İbrahim Kalın, hükümetin yaşanan olaylara ilişkin politikasını savunarak göstericileri suçlayan açıklamalarda bulundu. Amanpour’un, ‘Barışçıl gösterilere, polisin çok sert müdahalesiyle’ ilgili yorumu üzerine Londra’da benzer bir müdahale olduğunu hatırlatan Kalın, “Yarın (bugün) Erdoğan göstericilere ne verecek?” sorusuna da Başbakan’ın istekleri dinleyeceğini ancak görüşmenin içeriğini önceden kestiremeyeceği belirtti. Türkiye’de hapiste bulunan gazeteciler ilişkin sorularına da Kalın’dan yanıt alamayan Amanpour, Kalın’ın hükümeti savunan sözlerini sürdürmesi üzerine, “Bayım gösteri bitti” (Sir, show is over) sözleriyle Kalın ile olan canlı yayın bağlantısını kesti. Siyasetçilere ders olsun!
Pazarın tehlikeli sloganları
AKP’nin pazar günü yapılacak ‘Milli İrade’ye saygı mitinginde Zeytinburnu Kazlıçeşme’de en az bir milyon kişinin taşınması hedefleniyor. 16.00’daki mitingin ana sloganının “Oyunu bozmaya, tarih yazmaya geldik” olacağı belirtildi. Menderes, Özal ve Erdoğan’a atıfta bulunularak “Astınız, zehirlediniz, ustayı yedirmeyeceğiz” pankartı öne çıkarılacak. Görsel şölenin tamamlayıcısı süslü tekneler olacak ve gelenlere ton balıkçı sandöviç verilecek.
- “(Başbakan Erdoğan’la görüşmesinden sonra) Sanırım bize nazar değdi. Ben Gezi Parkı’na gitmedim.” (Necati Şaşmaz - Kurtlar Vadisi)
Ne diyor saldırmadan önce polisimiz?
“GEZİ Parkı eylemcilerine sesleniyoruz, sizlere müdahale etmeyeceğiz.
Ancak içinizde provokatörler var, taş atıyorlar biz onlara müdahale edeceğiz...”
Tabii yersen!
Yahu, çok değil bundan 2 hafta önce sabahın köründe, eşkiya misali eylemcilerin çadırlarını yıkıp, ateşe veren,
bilgisayarlarını kırıp çöp kutularına atan sahi kimdi?!
Evelki gün Taksim’i gaza boğan polislerin amiri, şöyle anons yapıyordu:
“Molotof atanlar var, amacımız onları durdurmak, eylemcilere, çevreci halkımıza müdahale etmiyoruz.”
Şaka gibi değil mi?
Ekrandan canlı canlı izledik.
Yaklaşık 6-7 toma, 3-5 akrep ve 3 bin polis; topu topu 15-16 kişilik molotoflu grubu yakalayıp anında etkisiz hale getiremiyordu...
Sonrası malum Taksim sis bulutu altında kaldı ve herkes biber gazından etkilendi...
Bush döneminde, AKP hükümetinin de desteği ile Afganisan ve Irak’ı işgal eden coniler de, zaten orayı teröristleri etkisiz hale getirip, demokrasiyi egemen kılmak için işgal etmişlerdi!
Yoksa petrolde falan gözleri yoktu...
Onlar salla gazı al maaşı yapadursun, ben de polisimize şöyle seslenmek istiyorum:
Eylemcilerin amacı polisimiz değildir, ancak içlerinizde provokatörler var ve halkımıza durduk yere her gördüğü yerde biber gazı atıyorlar.
Lütfen onları içinizden ayrıştırın!
Engin BALIM
***
‘Gezi Parkı’ derken,
GSM’ciler bizi yoluyor
CEP telefonu operatörlerinden herhangi birinde (Vodafon, Avea, Turkcell) biten tarifeniz yerine yenisini seçmek istediğinizde başınıza gelmedik kalmıyor. Tarife taahhüdü bitmek üzereyken ‘operatör’ tarafından arandık. Yeni seçenekler anlatıldı. Eskisinin yeni fiyattan devamını talep ettik. Yeni tarifeye geçtik sanıp huzurla telefonu kapattık. Hiç bir bilgilendirme yapılmadığı halde, eskisinin bitiş tarihinden başlatılmayan yeni sözleşme, 3-5 gün sonra devreye girdi. (Yaptığımız itirazlar esnasında öğrendik.) Arada meydana gelen boşluk (3-5 günlük süre) başka bir tarifeden faturalandırılarak bir fatura dönemi tam kullanım yapılmış gibi borç çıkarıldı. İtirazlar, uyarılar kâr etmedi.
Memlekette vatandaş, GSM operatörleri, ilaç firmaları, bankalar vs’nin elinde oyuncak ve tam anlamıyla ‘söğüşleniyoruz”; tam da ‘Gezi Parkı’ olayları yaşanırken..
Hakkımızı kim savunacak, derdimizi kime anlatacağız.
Fırsatçılıktır bu, verilmemiş hizmetin bedeli mi olur?
Sorunların sahibi yok.
Metin ALTAY
**
İstanbul’u anlatmaya devam edeceğim
YURTDIŞI hizmetlerimden kesin dönüş yapıp İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğum ancak halihazır Başbakan’ımızın kazandığı 1994 yerel seçimlerinden bu yana ısrarla, bıkmadan, usanmadan projeler hazırlayıp, konferanslar verip, yazılar yazıp, TV’lerde boy gösterip ve tekrar tekrar başkan adayı olup sizlere ‘Kent ve Yaşam’ hakkında bir şeyler söylemeye, anlatmaya, mesajlar vermeye çalışıyorum.
İstanbul beni seçmiyor, ancak ben direniyorum!
Benim siteme girerseniz, anlatmaya çalıştıklarımızı en güzel ve vurucu şekilde özetlendiğini göreceksiniz.
Yarışmada Ödül ve Mansiyon kazananları, fikir ve organizasyonda emeği geçenleri kutlarım.
Prof. Dr. Ahmet Vefik ALP-Y. Müh Mimar Kentbilimci
Paylaş