Bunu sorduğum 60 yaş üzerindeki insanlardan
‘‘Allah rahmet eylesin diye yazıyordur herhalde’’, ‘‘Ben hoca mıyım, hocaya sor’’, ‘‘Dua olması lazım’’, ‘‘Bu fetvaya girer, ancak hocalar söyler’’, ‘‘Tövbe estağfurullah’’, ‘‘Bilmiyorum’’ gibi farklı yanıtlar aldım.
İnsanların en az yüzde 95'i bu
Arapça yazının ne anlama geldiğini bilmiyor. Sonra bir de gençlere sorayım dedim ve liseli bir öğrenciden aldığım yanıt
‘‘Arabistan Havayolları hayırlı yolculuklar diler’’ oldu.
Yeşil örgütün üzerindeki
Arapça yazının anlamı
‘‘Herkes ölümü tadacak ve bize döndürüleceklerdir’’ (ayeti kerime).
Ben böyle biliyordum, bildiğim de doğruymuş ama eksikmiş, yaşlı bir amca söyledi; örtünün diğer tarafındaki yazının ne anlama geldiğini bilmiyormuş.
Kasımpaşa Büyük Camii'ye gidip başimam
Orhan Hoca'ya sordum.
Orhan Hoca ve yanındaki din adamları, benim de bildiğim anlamı biliyorlardı, ama diğer yazının anlamını bilmiyorlardı. Ancak, bir öneride bulundu
Orhan Hoca,
‘‘Cenaze namazı kaldıran hocalara sor, onlar bilir’’ dedi.
Yeşil örtünün üzerindeki ayetler yaşayan insanlara bir mesajdır ama
Arapça bilmediğimiz için meraj yerine gitmiyor. Acaba diyorum, bu
Arapça yazıların altında
Türkçe açıklama yapılamaz mı?
Camilere bayrak asılmasına karşı çıkanlar hiç olmazsa bu aydınlanmayı inananlar vatandaşlardan esirgememelidir.
Bülent AĞIRGIN-KASIMPAŞA Yasalar kimin için geçerli
AA'nın dünkü haberini okuyalım: ‘‘Bakanlar Kurulu kararı olmadan kurdukları belediye şirketine bağış kabul ettikleri, park ve bahçelerin bakımıyla ilgili ihaleyi küçük parçalara ayırdıkları gerekçesiyle yargılanan Kahramanmaraş Belediye Başkanı
Hanefi Mahçiçek ve 9 encümen üyesi, 5'er ay 25'er gün hapis cezasına çarptırıldı.’’
Bakanlar Kurulu kararı olmadan belediyeler, şirket kuramıyorlar. Zaten belediye şirketlerinin iki yıl içinde
'özelleştirilmesi' yolunda hükümetin bir kararı da var.
IMF ve
Dünya Bankası da bu tür BİT'lerle kaynak 'kaçırılması'na karşı...
Eminönü Belediyesi, ramazan etkinlikleri için % 95'i belediyeye ait
Emin Ltd. Şti. adlı bir şirket kuruyor. Bakanlar Kurulu'ndan ise izin yok... Müfettişler gelip inceliyorlar; suç unsuru bulamıyorlar. 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılamada 'beraat' kararı veriliyor. Belediye bu konudaki yazılarımıza karşı böyle açıklama yapıyor. Peki yasalar ve alınan kararlar
Kahramanmaraş ve
Eminönü'nde de ayrı ayrı mı uygulanıyor? Yoksa Bakanlar Kurulu kararı sadece
Kahramanmaraş için mi geçerli?
Cevap hangisidir?
Şike ihale
ADANA'daki
'Ekspres' gazetesi iki gündür
'BOTAŞ skandalı' ve
'Kimdir bu adam?' diye başlıklar atıyor.
BOTAŞ, Ceyhan'da liman ve palamar hizmetlerini ihale etmiş. İhale usulsüz olarak yeterliliği olmayan BETE firmasına verilmiş. Yapılan şikáyet üzerine müfettişler harekete geçmiş. Müfettiş
Şahin Aydoğan, devletin zarara uğratıldığını belirterek, ‘‘İhale komisyonu
BENE firmasıyla ilişkili; komisyon üyeleri işten çıkarılmalı, Genel Müdür Yardımcısı'nın görevine son verilmeli, TCK 240. maddeye göre işlem yapılmalı’’ diye yazmış.
İhaleyi kazanan
BENE firması daha sonra işi
MARSAŞ A.Ş'ye devretmiş. Arada paralar alınıp verilmiş... Müfettişin 2001 Temmuzu'nda 28 sayfalık teftiş raporunda bütün bunlar anlatılıyor; devletin 200 milyar lira zarara uğratıldığı bildiriliyor. Ayrıca, ilginç bir isim,
İbrahim Öztürk, ihale öncesi ve sonrasında
BENE AŞ'nin tüm işlerini görevlendirmekle yetkili kılınmış... Konu yargıya intikal etmiş; müfettiş raporu dosyada iken
'kaybolmuş'... Mahkeme yeniden istemiş, bir yıl aradan sonra yeniden gönderilebilmiş...
İbrahim Öztürk'ün kim olduğunu soracak olursanız; Özal döneminin ANAP milletvekili... Kardeşi de ANAP Adana Milletvekili
Musa Öztürk. SP’li milletvekili, Erbakan ve Erdoğan için de soru önergesi versin
SAYIN Cumhurbaşkanı'nın satın aldığı köşkün parasal kaynağını için soru önergesi veren
SP'li bir zatı muhtereme
(milletvekili Lütfi Yalman) tepkiyi dile getirmek zorundayım.
Şayet bu milletvekili yıllar yılı arkasından gittiği eski Genel Başkanı
Necmettin Erbakan'ın onlarca kilo altınını (bizim bildiğimiz 147 kilo), hisse senetlerini (Uzel traktör), onlarca bin dolarını ve başta
Altınoluk'taki malikanesi ile diğer gayrimenkullerini,
'veliaht' oğlunun altında sık sık değiştirdiği lüks arabalarını...
Ayrıca...
'AKP'yi kuruncaya kadar RP/FP'nin çok kıymetli bir üyesi olan
Recep Tayyip Erdoğan'ın tüm ısrarlara rağmen kaynağını açıklayamadığı ve 1 milyon dolar olarak ifade edilen parasının kaynağını, üç çocuğunu
Amerika'da nasıl okuttuğunu, son model Mercedes'leri nasıl aldığını da sormuş olsaydı, SP'li milletvekiline hiç kimsenin söyleyecek bir sözü olamazdı. Ama kendi gözündeki merteği görmeyip başkasının gözündeki saman çöpüne laf söylemek utanmazlığın alası olmuyor mu?
Biraz da insan etrafına bakmalı, daha sonra gerekirse doğru soru sormalıdır.
Dr. Ahmet KANDEMİR-İSTANBUL GÜNÜN SÖZÜ
‘‘(Erdoğan'a) Vicdanı da, kalbi de boş.’’
(AKP Kurucusu Mehmet Gazioğlu)
MESAJ
ESKİŞEHİR Toprak Seramik işçilerinden: İki yıldır
Halis Toprak Bey, sadece müdür ve şeflere maaş veriyor. Evlerimizde elektrik, su ve telefonlar kesildi. Sendika ile patron anlaşmış, çoluğumuz, çocuğumuz rezil oldu. Ne olur yardım edin.