Tekel’in (TTA) alınganlığı

“BAKAN Şimşek’e Tekel ihalesi için bir uyarı” (20.10.2009) başlıklı bir yazı yazmıştık.

Haberin Devamı

Tarafımıza ulaştırılan bir ihbar üzerine yazımızdan bir gün sonra yapılacak ihale ile ilgili olarak Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e “Siyasete yeni başladığı ve devlet alım satım işlerinde fazla tecrübesi olmadığı için 800 parça gayrimenkulün ilk ayağında 53 parça gayrimenkul satılacağı, bu işlemlerde katakulli olabileceği” varsayımıyla uyarıda bulunmuştuk.

Bu yazı üzerine ne ilgisi varsa, TTA (Tekel) Genel Müdürlüğü Vekili Av. Fevziye Doğruer’den bir açıklama geldi. Söz konusu açıklamada, bu yazımızla ilgisi olmayan bir sürü konuya da değinilmiş... Kemal Unakatın döneminde yaşanan sıkıntıları görmemezlikten gelen örneğin 2. el makine alımından, tütün satımına ve avukatların haksız yere almış olduğu ‘vekalet’ ücretlerine kadar çok sayıda yazı karşısında suskun kalan TTA (Tekel) Hukuk Müşavirliği’nin avukatlarının gönderdiği açıklamada, hiç kimseyi suçlu gösterecek bir ibare kullanmadığımız halde “Kuruluş açısından üzüntü verici, son derece rencide edici, kamuoyu gözünde küçük düşürücü mahiyetinde değerlendirilmesi” anlaşılamamıştır.

Haberin Devamı


Ayrıca, yazıda belirtilen 2. el makine alımlarının Başbakanlık Teftişi Kurulu’nca incelendiği yönündeki ifade doğru değildir. Bu konuda bir sürü yazımıza rağmen Başbakanlık Teftiş Kurulu incelememiştir. (Bunun nedenlerini ararsak daha çok kişinin başı zorda kalır. Nedeni ise Ankara 1 ve 7. İdare Mahkemeleri kararı ile makinelerin 2. el olduğu tespit edilmiş, Hazine Başkontrolörünün hazırlamış olduğu rapor gereğince Kadıköy Adliyesi’nde açılan davalar hâlâ görülmektedir. Kimse kamuoyunu yanıltmasın.)

KEMAL VE MECİT BEYLER

Bu arada, Cemil Çiçek’in oğlunun Tekel Sigara Sanayii Yönetim Kurulu üyeliğine atanmasıyla ilgili isimlerinin ‘Kemal ve Mecit’ olduğunu söyleyen bir yazımız da tartışma konusu oldu. TTA (Tekel) Genel Müdür Yardımcısı Mecit Koçali “O Mecit ben miyim? Ben olmadığımı düşünüyorum”; aynı kurumun baş müfettişlerinden Kemal Koç da “Biliyorsunuz, ben size böyle bir bilgi vermedim” diyorlar. (Yoksa, yönetim kurulu üyeliklerine atamayı kendilerini yetkili mi görüyorlar?) Bir dönem İstanbul Kültür Başkenti 2010 Ajansı’nda Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapan ve akçeli işlere karıştığı basında yer alan Koç ayrıca, hakkındaki bilgilerin başmüfettişler Halil Elmas, Ahmet Talay ve eski Müdür Yalçın Cihanoğlu tarafından verildiğini zannettiğini söyleyerek, bu kişilerin kurumu milyonlarca dolarlık zarara uğrattıklarını iddia ediyor.

Haberin Devamı

 

Ben miyim?

 

TRABZON’dan İstanbul’a gitmekte olan bir yolcu, otobüsün plakasına dikkat etmediğinden dolayı, mola sonrasında otobüsünü bulamıyor. Çünkü aynı firmanın dört beş otobüsü daha gelmiş. Otobüsün birine girerek diyor ki: “Hele bağa bir bakın; ben bu otobüsün yolcusu muyum da?” Mecit Koçali ve Kemal Koç’un açıklamaları bize bu fıkrayı hatırlattı. Biz Tekel yazılarına devam edeceğiz.

 

Muz ithalatçıları: Tahlilde GDO çıkmadı

 

ANAMUR Muz Üreticileri Derneği (MUZ-DER) Başkanı Sayın Niyazi Sinanoğlu’nun “GDO’dan uzak durmak istiyorsanız yerli muz tüketin” (10.11.2009) çağrısına karşılık Tüm Gıda Dış Ticaret Derneği Genel Sekreteri Melahat Özkan bir açıklama yaptı:

Haberin Devamı


“Bu çağrıyı etik bulmamaktayız. Muz üretici ve ithalatçıları üyelerimiz olup ithal muzlarda GDO’ya rastlanmamaktadır. Ekte göreceğiniz üzere Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından analizi yapılan ürünlerimizde GDO bulunmadığı açık bir şekilde görülmektedir.


Köşenizde Sayın Sinanoğlu tarafından yapılan gerçekdışı olarak bulduğumuz bu açıklama bizi fevkalade üzmüş olup ithal muzların GDO taşımadığı konusunda her türlü belgeyi Derneğimiz talebiniz halinde karşılayabilecektir.


Söz konusu açıklamanın düzeltilmesi ya da ithal muzlarda GDO bulunmadığının tarafınızca açıklanması sektörümüzü biraz olsun rahatlatacak olup bu konuda yaklaşımınızı beklemekteyiz.”

Haberin Devamı


(Tarım Bakanlığı’nın Adana İl Kontrol Laboratuvar Müdürlüğü’nde, 5 Kasım tarihli ‘İthalat Muayene ve Analiz Raporu’nda -Sarıoğlu Ltd. Şti’nin Mersin Serbest bölgesinden giren ‘taze muz’- ‘bulunmadı’ deniliyor.)

 

M. Ali Şahin Başbakan’ı dinlememekle doğru yaptı

 

HATIRLAYIN... AB Parlamentosu’nu, bir de önceki günkü bizim parlamentomuzu. AKP’liler neden bu kadar rahatsız oldular; Mustafa Kemal’e bağlılığı ifade eden pankartlardan... AB Parlamentosu’nda ‘Yes’ denilmesinden biz rahatsız olmadık. Oturumlarda açılan pankartlar her zaman sempatik olarak karşılanır. Demokratik bir tavır olarak algılanıyor, hatta sempatik bulunuyor. Avrupa Birliği’nin her adımını kayıtsız şartsız destekleyen liberal aydın takımı ve 2005’teki muzaffer bir eda ile ülkesine dönen Başbakan ve AKP’liler. CHP’li eski milletvekili Av. Sabri Ergül’ün 1997’de 55. hükümetin güvenoylamasında RP’li Şevki Yılmaz için ‘Deyyus-u Ekber dışarı’ pankartını açmıştı. Hakaretten tazminata mahkûm olmuştu ama hakkında Meclis İçtüzüğü’ne göre bir işlem yapılmamıştı. Parlamentonun yazılı olan kuralları kadar yazılı olmayanları da vardır. Eylem, pankartla olur, konuşmacıya yazılı not göndermekle, bakışla olabilir...

Haberin Devamı

BM’de Brejnev’in yaptığı gibi kürsüye ayağı ile vurabilir.


Parlamentoya polis giremez; idare amiri de bu eyleme bir şey yapamaz. Bunlar bilinmelidir.


TBMM
Başkanı M. Ali Şahin, Başbakan’ı dinlemeyerek doğru yapmıştır. Böyle bir pankart sonucu oturuma ara vermiştir. İkincisi, Başbakan’ın yanlış hatırladığı bir olay da şudur: “Harçlara hayır” yazılı pankart açan 9 gence verilen mahkumiyet, Meclis’teki eylemlerinden değil, götürülmelerinden sonra yapılan soruşturmada örgüt üyesi çıkmaları ve bazı eylemlerde bulunmaları dolayısıyladır. Başbakan biraz maksadını aştı galiba.

 

BİLİYOR MUSUNUZ

 

Tekel’e ait İstanbul Kartal’daki (Cevizli Sigara Fabrikası alanı) 434 dönümlük arazisinin Hazine’ye devrine ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu kararının, Tek Gıda İş Sendikası’nın itirazı üzerine Danıştay 13. Dairesi’nce oybirliğiyle yürütmenin durdurulması kararının verildiğini... 

Yazarın Tüm Yazıları