Biliyorsunuz, Meclis soruşturmalarında
'gizli oy' hükmü, son Anayasa değişikliklerinde 100. maddeye konulmuştu.
'Gizli oy' Meclis'te ilk kez uygulandı.
MHP'nin
'iade-i itibar' ettiği
Aydın'a, kendi partisinin bazı milletvekillerinin dahi soruşturma için oy vermeleri dikkate değer. Açık oylama olsaydı böyle bir şey gerçekleşip bir bakana
Yüce Divanyolu açılabilir miydi? Hele bu
MHP'de mümkün değil.
Önceki günkü oylamadan sonra iktidar partileri,
Anayasa'daki bu yeni hüküm karşısında endişeye kapıldılar.
Konuyu görüştüğümüz iktidar partisinin bir milletvekili,
‘‘Bir yerde milletvekilinin hür iradesi ortaya çıkıyor ama bir yerde de kendimize kötülük ettik galiba... Muhalefet her zaman iktidara 'gizli oy' sopasını kullanacaktır’’ dedi. Doğru... Nitekim dün muhalefetin,
Cumhur Ersümer, Yaşar Okuyan ve
Rüştü Kazım Yücelen hakkında soruşturma açılması için harekete geçmesi dikkat çekti.
Siyasi Partiler Kanunu'nda yapılacak değişikliklerde, lider sultasını engelleyici hükümlerin olması gerektiğini anlatan milletvekili şöyle konuştu:
‘‘Bir siyasetçinin kendi kanaatine göre, karar vermesinin ne kadar önemli olduğu gizli oylamada görüldü. Eğer geçmiş dönemde, gizli oy olmuş olsaydı
Tansu Çiller ve
Mesut Yılmaz'ın bugün ne hallerde olabileceğini düşünmek istemiyorum.’’
'Gizli oy' sen nelere kadirmişsin?
O kafa
'SALKIM Hanım'ın Taneleri' adlı filmin tartışmaları
Türkiye'de sürüyor. Ben bir şey hatırlatmak istiyorum: Yanılmıyorsam
Turgut Özal döneminde
Nazi zulmünü anlatan ve pek çok ödül kazanan 'Holocaust' adlı film
Almanya'ya ayıp olur düşüncesiyle yasaklanmış ve
Türkiye'de gösterilmemişti.
Bu film neden hálá
Türkiye'de gösterilmiyor?
Almanya'da her yıl en az iki kere Alman TV'lerinde yayınlanıyor. Kimse de kalkıp bu film
Almanya'ya ayıp ediyor, filmi yasaklayalım demiyor!
Biz kafamızı ne zaman değiştireceğiz?
Mesut BERKER-BERLİN Polat: Bizim markamız belli
DYP'deki son gelişmeleri anlatan dünkü yazımız üzerine Deniz Ticaret Odası Başkanı
Cengiz Kaptanoğlu yazılı bir açıklama yaparak, ‘‘DYP'ye katılmayı düşünmediğimi tavzihen ifade etmek istiyorum’’ dedi.
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı, işadamı
Adnan Polat da
DYP'ye katılacağı yolundaki söylentilere
‘‘Benim markam belli’’ diyerek şunları söyledi:
‘‘Siyaseti bu halde düşünmüyorum; hele bu yönetim modeliyle ülkemizin artık iyi idare edilebileceğini hiç sanmıyorum. 1950'lerden bu yana ülkeyi yönetmek üzere gelenlerin hepsi mi kötüydü de ülkemiz çıkmaz sokağa girdi. Kötülük sistemdedir. Bu modelle
Ankara'da koşuşturup çırpınan siyasilere üzülüyorum. Çünkü sonuç alınamıyor.’’
Özer Çiller'in,
Adnan Polat'ı önce İstanbul İl Başkanlığı'na getirip yerel seçimlerde de Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday yapmayı düşündüğü, kendisine yakın bir siyasetçi tarafından ortaya atılmıştı.
Polat, Erzurum'da vereceği iftar nedeniyle
Orhan Keçeli'nin iftarında bulunamayacağını belirtti.
DYP'ye yeniden dönüşü dolayısıyla
Orhan Keçeli'nin iftarına 3 bin kişinin çağrıldığı bildiriliyor.
Esnaf rantı
TÜRKİYE Esnaf ve Sanatkárları Konfederasyonu (TESK), 'Esnaf Sicil Gazetesi' çıkarır. Aynı Ticaret Odaları'nın Ticaret Sicil Gazetesi gibidir. İşyeri açmak isteyen burada ilan edilir. İlanda işyeri sahibinin adı, doğum yılı, adresi, ana-baba adı ilan edilir. Bunun karşılığında bir ücret alır TESK...
Odalar bugünlerde gündemde olduğu için büyük mali kaynak yaratan bu uygulama karşısında Ankara'dan esnaf okurumuz C.O., TESK'e soruyor:
Esnaf sicil ilan ücretlerini kim belirliyor? Ne kadardır? Gazetede yayınlanma maliyet nedir? Bu komisyonda görev alan 11 kişi -9'u bakanlık temsilcisi- kimlerdir? Bunlara ücret ödenir mi? Ticaret Bakanlığı, bu haksız kazanç kapısı karşısında şimdiye kadar ne yaptı?
(Meraklısına... İlanın maliyeti 1 milyondur, alınan ücret 18 milyondur.) Üç villa
DEVLET (Özelleştirme) Bakanı
Yılmaz Karakoyunlu'ya,
Kıbrıs'taki bir bürokrattan gelen notu iletiyoruz:
Ümit Utku'nun
Londra'daki duruşmada
KTHY için neler söylediklerini gazetelerde okumuşsunuzdur.
THY/KTHY ortaklığının
Utku ile davaları biliniyor.
KTHY'nin yeni yönetiminde (Türkiye'den)
ANAP'lı eski milletvekili
İlker Tuncay (Başkan) ile
Ahmet Neidim, (ÖİB'den)
Kurtcebe Erkan ve (KKTC'den)
Mehmet Ali Özyalçın ile
Ümit Hansen görev yapıyorlar. Size bağlı bu yönetimin; bir mahkeme dosyasında
Utku'nun eşi
Mübeccel, kızı
Nilgün ve oğlu
Menderes Utku'nun üzerine
Kemer Country'den alınmış üç villanın tapulu olduğu biliniyor mu?
Utku'ya sorulsa benim değil diyecektir. Ancak satış işlemleriyle ilgili belgede;
Ümit Utku'nun
İstanbul, Osmanbey'deki adresinin gösterilmesi dikkat çekmektedir.
Utku'nun ailesi bu villaları alacak güçte ise kazançlarının vergilerini göstermişler midir?
MESAJ
BİZİM köyün (İzmir Küçükbahçe Köyü), suyunu ve yolunu yapan
Köy Hizmetleri oldu. Köyümüz belki de yarım yüzyıldır toprak yollardan
İzmir'e ve diğer yerlere ulaşıyordu. Köy Hizmetleri'ne verdiğimiz dilekçeler sonunda yolumuz asfaltlandı, suyumuz getirildi. Bizler
Köy Hizmetleri'nin çalışmaları sayesinde ayakta duruyoruz. Bir kurum kapatılacaksa Köy Hizmetleri en sonuncu olmalıdır.
Serol ÖMERLER İZMİRATAKÖY 2. Kısım sakinleri yazıyor:
Kavaklıpark Çayevi işletmesi, tüm
Ataköylüler'in sevdiği bir mekandır. Belediye,
Bakırköyspor için tahsis edip onun da kiraya verdiği yeri ihale edecekmiş. Bu işi kotaran 3 Meclis üyesi var. İhaleyi alacak kişiler, 5 milyar aylık kirası olan yere 55 milyara taliplermiş. Bu kira görülmüş şey değil. Öğrendiğimize göre, daha anlaşması olan bir mekan nasıl ihale edilir? Bu kadar kira vereceklerin niyeti ne olabilir? Çay ve tost yerine ne satacaklar da bu parayı çıkaracaklar? Kebapçı mı, diskotek mi açaklar; yoksa başka bir iş mi yapacaklar?
Ataköylüler olarak endişeliyiz.
'BELEDİYE'de Hatim' başlıklı yazınızda ileri sürülen iddialar hiçbir şekilde doğru değildir.
Eminönü Belediyesi'nde, milli gün ve haftalarda olduğu gibi dini gün ve haftaların kutlanması dışında, dini mahiyeti bulunan herhangi bir faaliyet söz konusu değildir.
Lütfi KİBİROĞLU Eminönü Belediye Başkanı