Tarım ilacında kanser uyarısı

“Sistemik etkili” demek doğrudan ilaçlar bitki özsuyuna ve meyve özüne geçiyor demek. Bu ilaçları yıkamakla yok edemezsiniz.

Öte yandan kontak etkili olanlar ise meyve kabuğundaki hastalık ve zararlıları yok edebiliyor. Bu meyve ve sebzeleri sirkeli su veya normal suyla yıkarsanız kısmen ilaç kalıntıları yok olabiliyor.

Ayrıca, üzümlerde 9 kez pestisit kullanılıyor ve hepsi sistemik ilaçlar.

Son yıllarda tatlı olan tüm meyve ağaçlarına “Akdeniz meyve sineği” çok zarar veriyor, buna karşı hem sistemik hem de kontak etkili ilaçlar kullanılıyor.

Örneğin yurtdışına ihraç edilen meyve sebzelerin geri gönderilmesinin nedeni yüksek oranda ilaç kalıntılarının bulunması.

ÇÖZÜM YOLU

1- Organik karakterli pestisitlerin kullanımına izin verilmesi ve teşvik edilmesi.

2- Zehirli ilaçların kullanımının yasaklanması.

3- Hasat öncesi veya hasattan sonra bu kimyasalların organik ilaçlarla yok edilmesi. Ve uygulamadan sonra tüketilmesi veya ihraç edilmesi.

4- İhraç edilen ürünler geri gelirken, insanlarımız kanser riski ile karşı karşıya kalıyor.

Prof. Dr. Ömer GEZEREL
Çukurova Üniversitesi
Ziraat Fak. E. Ögr. Ü.

KOCAMAZ ‘SİYASETEN’ ANKARA’YA GÖÇ EDİYOR

İyi Parti 3 Ağustos’ta sancılı bir kurultaya gidiyor. Genel Başkan Meral Akşener Genel İdare Kurulu sayısını 50’ye düşürerek dizginleri güçlü şekilde elinde tutmak istiyor. Ayrıca bunun 20’sinin kontenjan olarak kendisine verilmesini istediği kulislerde konuşuluyor. Bu nedenle kurultayın sert geçeceği anlaşılıyor. Bu arada eski Mersin Büyükşehir Belediye eski Burhanettin Kocamaz’ın seçimlerde adaylıktan son anda vazgeçerek Ayfer Yılmaz’ı adaylığa önermesi ve Yılmaz’ın başarılı olamamasından sonra, yeni taktikler geliştirdiği görülüyor. Genel merkez kaynaklı bilgilere göre Kocamaz’ın Mersin’den Ankara’ya getirilerek Müsavat Dervişoğlu’nun yerine genel başkan yardımcısı olacağı ve maddi katkı sağlayacağı konuşuluyor.

İYİ Parti’den İBB organlarına bazı isimlerin önerilmesinin tartışma konusu olduğu da CHP kaynaklarınca ifade ediliyor.

‘GAP KENDİNİ AMORTİ ETMİŞTİR’

GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’ndan ‘GAP’ı ‘GAP’tırdık mı?’ (19. 7. 2019) başlıklı yazıya gelen açıklama şöyle:

“GAP Projesi’ne 1990-2018 yılları arasında tahsis edilen kaynak 2019 fiyatlarıyla 162,.7 milyar TL’yi aşmış bulunmaktadır. GAP Bölgesi yatırımlarının Türkiye toplam kamu yatırımları içerisindeki payı 2007 yılına kadar ortalama yüzde 7’lerde iken, geçmiş 10 sene içerisinde ise bazı yıllar yüzde 14.5’lere kadar çıkarak ortalama yüzde 10.5 civarında olmuştur. Sadece bu haliyle bakıldığında bile GAP Projesi’ne verilen önemin belirtildiği üzere azalmadığı, aksine daha da arttığı kolaylıkla anlaşılacaktır. Son 10 yıldaki sulama yatırımlarının toplam GAP yatırımları içerisindeki payı yüzde 30’lara kadar çıkmıştır.

Sulamaya açılan alan 222 bin hektar değil, 558 bin 507 hektardır. Bu alan, eylem planları ile hedeflenen alanın yüzde 53’üne tekabül etmektedir. İnşaatı devam eden sulama şebeke inşaatları yine 2018 yılsonu itibariyle 144 bin 120 hektar alandır.

GAP Bölgesi’nde 18 baraj ve 13 HES inşaatı tamamlanmıştır. İşletmeye alınan HES’ler aracılığıyla bugüne kadar 454.6 milyar kilovat-saat elektrik enerjisi üretilmiş olup, üretilen enerjinin parasal değeri 27.3 milyar ABD doları olmuştur. Sadece enerji sektörü ele alınarak bakıldığında bile rahatlıkla GAP kendini amorti etmiştir de denilebilir.”

BİLİYOR MUSUNUZ?

SÖZLEŞMELİ öğretmenlerin Türkiye’nin dört bir yanından eşleri, çocukları, anne ve babaları ile gelerek ‘eş durumu mağduriyetlerinin giderilmesi için’ bugün 11.00’de Ankara Ulus Atatürk Heykeli önünde toplanacaklarını...

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası’nın yayınladığı 2019 Kavun Raporu’na göre İran ve Türkiye’nin, Çin’den sonra en fazla kavun üreten ülke olduğunu; 2018’de bin 500 ton kavun ithal edildiğini, 2002 yılında 3.55 kg kavun ile 1 litre mazot alınırken 2018’de 5.52 kg kavun ile 1 litre mazot alınabildiğini...

CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır’ın binalarının depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle Dokuz Eylül Üniversitesi Tınaztepe Kampüsü’ne taşınmak istenen güzel sanatlar fakültesini Meclis gündemine getirerek Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a “Fakültenin depreme dayanıksız olduğunu gösteren rapor neden kamuoyu ile paylaşılmıyor? TMMOB ve STK’ların depreme dayanaklılık testi yapılması talebine neden müsaade edilmiyor? Akademisyenler hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde görevlerinden alındılar” diye sorduğunu...