Son söz Ersoy’un

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ı tanıyan eski bir siyasetçi ile konuşuyoruz:

- Bülent Ersoy meselesine ne diyorsunuz?

Haberin Devamı

- 12 Eylül sonrası günleri hatırlayın... Demirel ve Baykal dahil 15 siyasetçi Zincirbozan’a tıkılmışlar. Herkes geçim derdine düşmüş... Baykal’ın iki çocuğu da üniversitede okuyor, bir tek eşinin maaşına kaldığını herkes biliyor. Baykal Hukuk mezunu, bu sıkıntıda doğal olarak avukatlık yapıyor. Ankara ve Antalya’da bazı davalara girdiği biliniyor. Benim tahmimine göre, Baykal’ın, Bülent Ersoy’la direkt bir ilişkisi olamaz.

- Avukatlar aracılığıyla...

- Böyle olabilir... Özdemir Özen adlı bir avukat vardı. Sanatçı dünyasını tanıyan, hoş bir adamdı, sevilir, sayılırdı. Giresunluydu. CHP çevrelerinde yakın dostları vardı, bunlar arasında Baykal da başta gelirdi. Ankara’da Mithatpaşa Caddesi’ndeki bürosunu Baykal ve arkadaşları muhalefet karargahı olarak kullanırlardı, 1980’li yıllarda... Ne yazık ki Özen bugün hayatta değil, sanıyorum 1990’lı yıllarda vefat etti.

AĞAR NE BİLİYOR

- Bülent Ersoy’un dediği o para avukatlık parası mı, ‘rüşvet’ mi olabilir?

- Burada daha da açıklanması gereken durumlar var. Bülent Hanım, önce çıkıp, ben şu kişiler aracılığıyla Baykal’la görüştüm demesi gerekiyor. Aracılık yapan avukat Özdemir Özen mi gerçekten? Bunu Ersoy açıklamak zorunda.. Sonra da Mehmet Ağar açıklamalarında, ‘Bülent Ersoy’dan rüşvet isteyen lideri biliyorum’ derken, neyi ortaya koymak istiyor? O sırada İstanbul Emniyetinde görevli olduğuna göre, elinde ses bandı mı var yoksa? Bülent Ersoy, Milli Güvenlik Konseyi tarafından tamamen hukuk dışı bir işleme tabi tutulmuş... Avukatlık bir konu olsa, sorunu nasıl çözülecek Ersoy’un, Konsey kararlarına karşı idari yargıya gidilemediğine göre nüfus ticareti mi yapılacaktı? Ama Baykal’ın o zaman Konsey’le arası açık olduğunu da düşünmek gerekiyor. Burada, Baykal’a avukatlık önerildiyse suç unsuru olamaz. Ama Ağar’ın ‘rüşvet’ iddiası önem kazanıyor, olayın perde arkasının yanıtı olması gerekiyor. Bir de şu akla geliyor; aracılar, Baykal’ın dışında Bülent Hanıma nasıl bir hukuk dışı öneri getirdiler de,bu kadar çok paradan söz ediliyor?

BAYKAL’IN KUŞKUSU

- Baykal niye baştan konuşmadı da Ertuğrul Özkök’e bugün iki dakika görüştüm diyor.

- Baykal’ın bu gelişme karşısında baştan suskun kalmayabilir, avukatlık ilişkileri çercevesinde görüştüğünü açıklayabilirdi. Buna kimse bir şey diyemezdi. Bu arada Ağar’ın sözlerine alındığını söylüyor. Mehmet Ağar’ın bir bilgisi olabileceğinden mi kuşku duyuyor? Ortaya bir şey atıldı, şimdi hem Bülent Ersoy, hem de Baykal ve Ağar bu konuya açıklık getirmeleri gerekiyor. CHP Ankara Milletvekili Mehmet Tomonbay doğru söylüyor, Cumhuriyet Başsavcısı’nın da Ersoy’un bu iddiasını ortada bırakmaması, ihbar kabul edip harekete geçmesi gerekmez mi?

Otopark paraları nereye gitti

1.7.1993 tarih 21624 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve yürürlüğe giren ‘Otopark Yönetmeliği’nin ilgili maddelerinden biri, bina merkez olmak şartıyla 500 m. yarıçap içinde ruhsat verilecek binaya açık veya kapalı otopark yerini yapıp teslim etmek zorunluluğudur. Otopark yapılmadığı takdirde planlı bölgede bu binaya temel ruhsatı ve iskán verilemez, denilmektedir.

Yönetmelikte otopark bedeli olarak 2005 yılı için en yüksek 7180 YTL, en düşük 1436 YTL tespit edilmiştir. Belediyeler bu paraları ruhsat talep eden vatandaştan alır ve otoparklarını yapar.

Otopark bedelleri kamuya ait bir banka hesabında tutulur ve başka amaçla kullanılamaz. (Madde 10-11)

Bu yönetmelik 1.1.1994 tarihinden beri yürürlükte olup planlı bölgelerde ruhsat talep eden her vatandaş, otopark bedelini ilgili belediyelere yatırmıştır. Otopark paraları 11 yıldır alınmış olup tamamen amaç dışı kullanılmıştır.

Oysa yasa ve yönetmelikler, otopark yapımı dışında otopark için alınan paraların başka amaçla kullanılamayacağını, kullanıldığı takdirde suç işlendiğini çok açık olarak emreder.

Bütün yasa ve yönetmelikler halen ortada dururken ve 11 yıldır alınan otopark ücretleri amacı dışında kullanılmış olmasına rağmen bir de sokak parkı için ayrıca ücret alınması gündeme gelmiş bulunuyor.

Bahsi geçen sokak otoparkları için araçlardan tekrar ücret istendiği takdirde, önceden ödediğimiz ve 11 yıldır başka amaçlar için kullanılan paraları istemek, her yurttaşın yasal hakkı olmaktadır.

Planlı bölgelerde 1.1.1994’ten bu yana belediye kasalarına giren ve başka amaçlarla kullanılan otopark ücretlerinin amacına uygun olarak kullanılması için mutlaka hukuki yollara gidilmelidir.

Ayrıca 1984 yılında İstanbul’da yapılan yerel yönetimlerle birlikte 1/1000’lik ve 1/15000’lik planlarda İstanbul’un bütün ilçelerinde otopark alanları planlara işlenmiştir. Tıpkı ibadet yerleri, yeşil alanlar, yollar nasıl planlarda gösteriliyorsa açık veya kapalı otopark yerleri de planlarda gösterilmiştir.

21 yıllık yönetimler bu otopark alanlarını ya imara açmıştır ya da otopark dışında başka amaçla kullanmıştır. Bugüne kadar da hiç kimse bu alanların neden otopark dışına çıktığını sormamıştır.

Benim kendi ilçemde (Gaziosmanpaşa) şu anda bir tane bile kamu eliyle yapılmış katlı otopark alanı yoktur.

Bütün bunlar ve haksız kullanımlar ortada dururken vatandaştan tekrar otopark ücreti istemek, yasal açıdan olsun, insani açıdan olsun izah edilemez.

Mehmet YÜCEER-İSTANBUL

Tek galip Türkiye

İNSANIN bilgisi her konuda tam olacak diye bir kaide hiçbir zaman olmadı. Sadece insanların kişisel gayretleriyle eksiklerini gidermesi söz konusu olmuştur. Bu eksiklerin giderilmesi, her şeyin tam olduğu anlamına da gelmez.

Bir an kendinizi İstanbul’a F1 için gelmiş bir turist yerine koyun: Böyle bir organizasyon sayesinde; Kapalıçarşı ve Ayasofya’yı gezmek için bir gün erken geldim. Böyle bir organizasyon sayesinde Türkiye’nin adını duydum. Akşamları boğazın ışıltısını hem denizden, hem de karadan gördüm.

Fakat bir de bunların yanında tarihin bu kadar hor görüldüğünü gördüm.

Tramvayla Çemberlitaş ile Karaköy arasındaki iki kilometrelik yolu 35 dakikada geçerek trafik sorununu nasıl çözdüğünüzü gördüm.

Medeniyet denen şeyin yerlere çöp atmak ve tükürmek olduğunu sizlerden öğrendim.

Tek galip Türkiye...

Arif DEVECİ

Bağış vermeden geçilmez

GEÇEN hafta şehitlikleri ziyaret etmek ve şehri gezmek amacıyla Çanakkale’ye gittim. Kilitbahir’den Çanakkale’ye geçmek için özel teknelere makbuz karşılığı 9 YTL ödedim. Ancak aynı gün Çanakkale’den Kilitbahir’e dönerken 10 YTL istendi. Verilen makbuzları incelediğimde, fazladan istenen 1 YTL’nin Çanakkale Dardanelspor Vakfı’na bağış olarak alındığını gördüm ve bu bağışı ödemek istemedim.

Güvenlik kuvvetlerinin bu tabloya göz yummalarını yadırgadım. Dardanel firmasının, acaba kendi adları kullanılarak insanların yolunun kesilip para toplandığından haberi var mıdır?

Onur EGEMEN

Üyelerinizden korkmayın

ANKARA’nın Batı’ya açılan penceresi, 500 bin nüfusuyla modern yerleşim yeri Batıkent’te yaşıyorum. Bölge insanının çoğunluğu sosyal demokrat yapıdadır. Siyasi aktivitesi en canlı alanlardandır. Tüm siyasi partilerin ilçe veya temsilcilikleri vardır ve faaldir. Gel gelelim ki uykucu muhalefet partisi konumuna düşürülen CHP’nin Batıkent teşkilatı yerel seçimlerden beri kapalıdır.

Partimizdeki aksaçlılar ekibi, ülke iktidarını değil parti içi iktidarı düşündükleri için örgüte ve üyeye gerek duymuyor olsalar gerek ki teşkilatın kapısına kilit vurabiliyorlar.

CHP yönetiminin kapılarını partililerine ve halka kapatması nasıl açıklanır?

Lütfen açın partinin kilitlerini, parti üyelerinden korkmayın.

Yunus BÜLBEL Batıkent/ANKARA

Biliyor musunuz

İSTANBUL Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne göre, 2004 yılında (resmi rakamlar) 10.121 kişi, (gayriresmi veriler) 60.00 esnafın ekonomideki durgunluk nedeniyle dükkan kapattığnı gösterdiğini... GEÇEN pazar günü Alman SPD Genel Başkanı Franz Münteferin’le Frankfurt’ta görüşen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün 8 Eylül’de de Frankfurt’ta Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in de katılacağı toplantıya davet edildiğini... TÜRK Mukavamet Teşkilatı’nın, 1974’de Erenköy’e ilk çıkan ve St. Hilarion Kalesi’ne Türk bayrağını çeken ‘Fırtına’ lakaplı efsanevi komutanlarından E. Albay Lütfü Eren’in vefat ettiğini...

MESAJ PANOSU

ELEŞTİRMEN-
Yazar Hikmet Altınkaynak’ın Yeni Levent Basın Sitesi’ndeki evinin önünden, 34 YA 9475 plakalı gümüş renkli Renault Megane marka arabası çalınmıştır. Görenlerin 155’e bildirmeleri rica olunur.

Haberin Devamı

MARMARİS Belediye Hali’nde bir kamyonet dikkatimi çekti. Üstünde branda olmayan kamyonetin içi et doluydu. Etler pis bir bezin içinde, güneşin altında bir saat bekledi, neredeyse siyahlaştı. Daha sonra da oradaki (ismi bende saklı) bir kasaba taşındı. Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar’ın belediye halini ve haldeki tüm kasapları bizzat denetlemesi gerekiyor.

Haberin Devamı

Mustafa AYÇİÇEK MARMARİS

 AVŞA’da bazı kişiler yazlık dairelerini günlük, aylık ve sezonluk olarak tatilcilere kiralayarak pansiyon işletiyorlar. Peki bunların vergi levhaları, ruhsatları var mı? Hiç ticari kazanç elde etmiyorlar mı? Kaçak durumundaki pansiyonlar hakkında neden işlem yapılmaz?

Bengü BELLİ

 ÇUKUROVA’da yaşayan işadamlarıyız. İşimiz Rusya ile ama mallarımız Trabzon  Limanı üzerinden ihraç ediliyor. Özellikle yazın ve sonbaharda, THY’den direkt Adana-Trabzon uçuşlarını Rusya bağlantılı olarak talep ediyoruz.

A. Ercan GEZGİN-ADANA

Yazarın Tüm Yazıları