"DEVLET ile iktidar çatışması sürüyor. Nedeni, genel yapıda sol bir muhalefet anlayışının olmaması...
Zaten araştırmalarda sol partilerin oyunun yüzde 15-17 arasında olduğu görülüyor. Sol, gündemi yakalayamıyor. Bu durumda AKP'nin başarısızlığı ve yarattığı çatışma ortamına karşı solun bir alternatif olduğunu göstermek için DİSK'in öncülüğünde oluşturulan ve adını Dünya İnsan Hakları Günü'nden alan '10 Aralık Platformu', bu nedenle Türkiye için çok önemli... Ülkenin yaşadığı tahribat ancak böyle yeni bir yapıyla engellenebilir ve Türkiye yeniden ayağa kaldırılabilir."
İzmir Atatürk Spor Salonu'nda dün yapılan 'Solun İzmir Buluşması'nda yapılan konuşmalar bu çerçevede odaklanıyordu. Yani özetle 'solda yenilenmeyi, bütünleşmeyi ve kitleselleşmeyi' sağlamak ve nihayette iktidar olmak...
Solda tıkanıklığın aşılmasına dönük bu proje çalışmasının sonunda ortaya bir parti çıkar mı?
DİSK'in böyle bir amacı yok. İlk önce baskı grubu olmalı; özellikle CHP'yi 'ürkütmeli'... Politika belirleme merkezi olmalı. Ancak partileşme gereği doğuyorsa önce lider adaylarının kriterleri ortaya konmalı.
Platforma katılanlardan bazılarına göre "Neden olmasın..."
Amaç; AKP'nin yaklaşık yüzde 30'luk oyunun dışında kalan yüzde 70'lik bir yelpazeyi kucaklamak...
Onlara göre en büyük engel Baykal ve Ecevit...
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen'e dönük Ecevit'in 'iması' da platform içinde kayda düşülen bir isim oldu.
Bir platform katılımcısıyla konuşurken sorumuz üzerine şöyle dedi:
"Liderlik konusunda şimdiden şartlanılmış bir isim yok."
Platform, fikri anlamda zenginleşiyor.
Gördüğümüz, henüz eyleme dönüşecek bir 'kıpırdanış' yok ama bu çıkışlar, sola umut verir, nefes aldırabilir.
’V’ KAZ UÇUŞU
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ile platformun konuşmacıları Derya Sazak'ın sunumuyla Ertuğrul Günay, Meral Okay, Ersin Salman, Prof. Burhan Şenatalar ve Vicdan Baykara'yı dinledi Egeliler... Salman,'uzun mesafe koşucuları' adını verdiği barkovizyon gösterisinde kazların göç sırasındaki 'V' uçuşlarından kıssadan hisse çıkarttı, soldaki değişimin de aynı bu kuşlardaki gibi bir düzen, ahenk içersinde olmasını diledi.
DİSKGenel Başkanı Süleyman Çelebi'nin söyledikleri özetle şu oldu: "Umudun adresi soldur; bu adres solun birliği ve iktidarıdır. Bu ülkenin insanlarını artık sağa teslim etme gibi bir lüksümüz yoktur. Sağın alternatifinin sağ olmasına seyirci kalamayız."
Dünkü İzmir toplantısı Abant, İstanbul ve Eskişehir'den sonra dördüncü oldu. 4 Mart'ta da Adana'da toplanacaklar; sırada Gaziantep, Malatya, Van, Ordu ve Ankara var. 'Solun buluşması' toplantıları 10 Mayıs'a kadar sürecek.
Bu toplantılar sonucunda 'içerikli' bir tablonun çıkıp çıkmayacağı bundan sonra şekillenecek.
Sol, CHP’de toparlanmalı
ABDÜLLATİFŞener, Aliağa ve Konak kongreleri için İzmir'e gelmiş.
"Bizde kavga yok, genel merkez tek adayla seçime gidilmesini istiyor, ancak yine aday yarışı oluyor" diyor.
Gece yarısı sohbetinde, 'sol' üzerine kendi açısından şöyle bir aktarım yapıyor:
"İdris Küçükömer'in 'Düzenin Yabancılaşması' kitabında bir tablo vardır.Sol parti olarak eski DP ve AP; sağ partiler olarak da İttihat Terakki ve CHP gösterilir. Türkiye'de hiçbir zaman sağ ve sol ekonomik anlamda tanımlanmadı; hep ideoloji öne çıkarıldı. Bu nedenle sağ ve sol tanımla partileşmeye gitmek bana doğru gelmiyor. Mesela, AKP kurulurken kendisini sağ ve sol olarak tanımlamamıştır; liberal kelimesi de bizim parti programında yoktur."
Şener'den soldaki yeni girişimlere bakışı şöyle:
"AKP hem küreselleşmeden yana olanlar, hem de yerel milli duygu taşıyanlar için cazibe merkezidir. Solda birlik arayanların hiç şansı yok. Beğenmediklerini içlerine atsınlar, CHP'de birleşsinler."
Baykal bizi siyasetten soğuttu
İZMİR'de, CHP İl Başkanı Selçuk Ayhan'ın, İzmir toplantısını "İyi niyetli görmediğini ve pazarlama faaliyeti olduğunu" öne sürerek "CHP'li üyelerin bu toplantıya katılmalarını doğru bulmuyorum" demesi, etkisini gösterdi. Salonda, uyarı nedeniyle örgüt ve yerel yönetimlerden tanıdık simalara rastlanmaması dikkat çekiciydi.
Her biri sol partiler bünyesinden gelmiş katılımcılarla konuşurken ilginç yorumlar yaptılar.
Tacettin Bayır: Sol, gerçek liderini bulamıyor. Mevcut liderler ne kalıyor, ne gidiyor. Babasının önünü açmadığı, baskı altında tuttuğu oğlu gibi... Baykal da bizi siyasetten soğutuyor.
İsimlerini vermek istemediklerimiz de var. Çünkü 'infaz' edilebilirler.
CHP kadroları arasındaki hizipleşmelerden yakınan bir mühendis "İzmir'de şimdiye kadar üç kelle (3 il başkanının görevden alınması) verdik; ama demokrasiden taviz vermedik. İzmir'de nedense benim (örgütün) adayım değil de Baykal'ın adayı kazanıyor hep."
SOSYAL DEMOKRAT ÇİÇEKLER GÖRDÜM
Bir başkası:
"Bütün sol partiler, geriye bakmadan asgari müştereklerde bir araya gelmelidir."
"Sol İzmir'de düşmemeli..."
Bir başkası:
"12 Eylül sonrasında kaybolan kuşağı yeniden siyasete kazandıralım. Bizlerin 1970'lerde yaptıklarını RP ve AKP yapıyor; biz niye o örgütsel çalışmaları unuttuk." Ardından bir başka üye: "Bu oluşumda hükümranlık yapısı istemiyoruz." diyor.