Siyasetin 'Ali Dobo'ları ne oldu?

Nitekim Hürriyet'in dünkü başlığı çok anlamlıydı:

"Asker en küçük şüphede bile düğmeye basıyor... Duyar duymaz dava..."

Asker, hatasını yakaladığı mensubunun cezasını veriyor.

Siyasetçi ise 'örtmek' istiyor.

TSK'da hakkında suç unsuru olabilecek iddia varsa kuvvet komutanından başçavuşuna kadar hepsi yargı önüne çıkarıldı; suçluluğu ortaya çıktıysa da cezasını çekti.

TSK'nın bugün 600-700 bin kişilik bir gücü var.

Bunun yaklaşık 200 bini 'profesyonel' anlamda, general, subay, astssubay ve yardımcı personelden oluşuyor; gerisi de erbaş.

Bunların arasında yanlış yapan olsa hemen yargılanıyor; Güneydoğu'da çarpışan 'kahraman' da olsa...

Peki 'siyasetin kirliliği'ni temizlemek uğurana böyle bir çaba görülüyor mu?

Ortalık 'Abi Dibo'lardan geçilmiyor; AKP hangisini yargıya sevketti bugüne kadar.

Ne bekleniyor?

Buyurun... İmar rantçılarına, yeşil alan yağmacılarına, kent 'yenileştirme'cilerine ve 'dönüşüm'cülerine, ihalelerde yandaşları kollayanlara, 100 milyon Euro'luk ağaç ithal edenlere, Hazine arazilerini kapatanlara, döviz vurguncularına, borsa sahtekarlarına, devlet kaynaklarıyla bir anda büyüyen özel hastanecilere, sağlık araç ve gerek sektörünü ele geçirenlere, ilaç vurguncularına, asfaltcılara, otobüs duraklarında üniversite öğrencilerini tuzaklara düşüren tarikatçılara, 'inanan-inanmayan' yarımcılığı yapanlara, toprak hafriyatçılarına, 'din tacirleri'ne, belediyecilere, takiyecilere, ormanları villacılara tahsis edenlere, özelleştirmecilere, varoşlarda üretmeyen düşünmeyen cahil kitleleri kendine 'bağlı' yaratanlara, adaleti, yok sayanlara ve 'cennet bu dünyada değil öbür dünya'da diye halkı kandıranlara bir bakın! Ne düzgün çalışması, ne de ahlaklı olması önemli; götür götürebildiğini...

Bir sorgu sual edilebilse, kimler kamuoyunun karşısına çıkacak acaba?

Kimlerin rejimin altını oyduğu ve ülkeyi kimlerin soyduğu hemen ortaya çıkacaktır; bu kadar basittir.

Asker 'gusül abdesti' alıp en ufak bir lekesini temizliyor; peki siyaset kurumu ne yapıyor?

Bu soru AKP'ye olduğu kadar bazı CHP'li belediyelere de yöneltilmeli.

Hangi kurum bu tip yolsuzluklar karşısında temizlenebildi? Ya da temizlenmeye niyetlendi?

Daha dün Kapıkule'de kaçakcılıktan gümrükcü, polis ve free-shopcu 100 kişiyi tutuklayan Başsavcı Şenol Yılmaz, Antalya'ya tenzili rütbe ile gönderildi.

Yasin El Kadı soruşturmasını yürüten müfettiş Hamza Kaçar, olay 'sakata' gittiği anlaşılınca kimler tarafından görevinden alındı?

Söyleyin, bunları görmeyenler, görmezlikten gelenler daha çok 'sevap' kazandıklarını mı sanıyorlar?

Asker 'kahramanı'nı dahi yargılıyor, buyrun o zaman 'siyasetin kahramanları'nı adaletin pençesine teslim edin bakalım. Ayet inmesini mi bekliyorsunuz yoksa.

DANIŞTAY'ın dünkü Yasin El Kadı ile ilgili malvarlıklarını dondurma kararı veren Bakanlar Kurulu'nun iptal kararı, hükümeti zora sokacak gibi gözüküyor.

Erdoğan, El Kadı için "Kefil" olduğunu söylerken, zamanı gelince yapacağı açıklamalarla 'birilerini' hoplatacağını bildirmişti.

Hükümet, El Kadı için Danıştay'ın 'vize' kararına (Önceki mal dondurma kararını Resmi Gazete'de yayınlatan Başbakanlık, Dışişleri ve Maliye) ya itiraz edecek; itiraz etmezse de uluslararası platformda BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararı yok saymış olacak.

İkinci durumda Türkiye, terörün finansmanına katkı sağlayanlarla mücadele etmeyen ülke konumuna düşmeyecek mi?

El Kadı'nın 'vize'si kime yarayacak; Türkiye'ye mi, Erdoğan'a mı?

Magazin manyağı olduk

İSRAİL, Ortadoğu'nun altını üstüne getiriyor. Bir askeri için neredeyse 3. Dünya Savaşı başlatacak. PKK terörü karşısında hiç bir şey yapamıyoruz;

şehitlerimiz neredeyse olagan bir şeymiş gibi karşılanır hale geldi.

Ateş düştüğü yeri yakar, ama bizim yüreğimiz yanıyor. TV'de haberlerin suyunu çıkardılar. Bazı kanallardaki haberler 'Beyaz'ın eğlence programını daha ciddi kılıyor. Ne diyorsunuz, magazin manyağı mı olduk?

Dr. Adnan AKINCI-MERSİN

Eminönü'nde neler oluyor

EMİNÖNÜ Belediyesi'nde Ahmet Çetinsaya döneminde başlayan Lütfi Kibiroğlu ile devam eden yolsuzluk ve usulüsüzlük iddiları, AKP'li Nevzat Er döneminde de sürüyor.

CHP Eminönü İlçe Sekreteri Gazi Doğan bilgi ve belgelerle düzenlenmiş bir duyurusu dosyasını Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdi.

Eminönü Belediyesi'nde %30 fazla personel olmasına rağmen açıktan 40 kadro daha verildiğini belirten Doğan, "Bu memurlar, sayın Başkanın eşinin yönettiği Kadın Sağlığı Halk Merkezi'nde mi çalışıyor" diye soruyor.

Nevzat Er'le ilgili suç duyurusunda şu iddialarda bulunuluyor:

- Florya'da Atatürk Ormanı içinde kaçak yapılan 9 ilçe belediye başkanlığı konutundan biri olan Nevzat Er'in konutuna 23 milyarlık kereste alınmıştır.

- Belediyenin gelirleri azalırken, borç yükü 60 trilyona dayanmıştır.

Buna karşılık Kadırga Parkı içindeki süs havuzu 242 milyarlık gereksiz ve haksız bir harcama yapılmıştır. Bunun ihale dosyası, komisyondan saklanmıştır.

- Eminönü bölgesi SİT alanı olmasıne karşın kaçak yapılaşma alabildiğine sürmektedir. (Adliyenin arkasında eski Ferhat Oteli, Mahmutpaşa Yokuşu, No; 107 yanı, K.Ayasofya Mustafapaşa Sokak, No: 17, Molla Feneri'deki Kocasinan Türbesi arkasındaki yer; İplikçi Han girişi yanı, Yeniçeriler Caddesi, No: 5'deki eski eser, Şerifefendi Sokak No:17'deki bina, Şehzadebaşı, Büyükreşit Paşa Caddesi, köşesi tarihi Acemoğlu Hamamı'nın bulunduğu yer (Burası, 1926'da ortadan kaldırılan Yeniçeri Ocağından bugüne ulaşan tek yapı olma özelliğine sahip, hamamın yeri yeni yapılan otelin içine katıldı), Mahmutpaşa Yokuşu Rastıkçı Sokak'dan Kapalıçarşı'ya doğru üç bina, Gençtürk Caddesi No:7 yanı... gibi ancak sayısı tam olarak tespit edilemeyen kaçak inşaatlar...)

Bunlarla ilgili dosyayı inceleyen İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, İçişleri Bakanlığı'ndan Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, yardımcısı Mahir Katırcı ve öteki sorumluların yargılanması için izin talebinde bulundu. Mülkiye müfettişlerinin ön incelemesinden sonra sorumluların yargı önüne gidip gitmeyecekleri belli olacak.

"Konya Şeker başta olmak üzere Pankobirlik dünyanın en saygın kurumları arasında yeralmıştır. Konya Şeker sıvı şekeriyle, bioetanol yatırımı ile şekerli mamulleri ile dünyada yarışmaktadır. Konya Şeker'in başarısını hiç kimse gölgeleyemez."

TÜRKLÜK, ülkemin varlık ve yokluk meselesidir. Çok kültürlülüğün kesişme noktası 'Ne mutlu Türküm' diyenin mayasıdır. Bu, Türk kültürünü birleştirici ve güçlendirici üst kimliktir. Müslümanlık inancının inanç alanıdır. İnandığıyla insanlığına aittir.

Nurettin KAPTAN

CHP Maltepe (Büyükşehir) Belediye Meclis üyesi Zeki Çakır'ın ihracının, parti yönetimi tarafından ihraçının Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından durdurulduğunu; daha önce ihracı yine yargı kararıyla dönmüş olan CHP Yüksek Disiplin Kurulu eski üyesi Cafer Dursun'un, A.Güven Gürkan'ın cenazesinde Baykal'a sözlü satışması nedeniyle yeniden ihraç edilmek üzere Disiplin Kurulu'na sevkedildiğini... KADROSU, Paşalı Köyü Camii’nde bulanan müezzin Cemal Eker’in, Avanos AKP İlçe Başkanı Erol Aykaç’a ait tuğla-kiremit (Altın Tuğla) fabrikasında bulunan mescitte 5 vakit namaz kıldırdığını... TÜRKİYE Ziraat Odaları Genel Başkanı Ş. Şemsi Bayraktar'ın, hasat dönemine girilirken hükümetin Fiskobirlik sorunununa acil çözüm getirmesini, bugün 2.5 YTL'nin altına düşen fındığın 3.54 YTL olan yeni mahiyetinin üzerinde bir fiyatla satılmasını sağlamasını istediğini...

"SAĞLIKTA devlet oyuna gelmemeli' (20.7.2006) yazısında görüşleri yer alan Tüm Sağlık Kuruluşları Derneği (TÜMSAD) Başkanı Dr. Ahmet Karataş'ın açıklamasında özetleme yapılırken, küçük bir anlam kayması olmuştur.

Karataş özetle "Biz ayakta tedavi yardımına ilişkin uygulama yönetmeliğini kabul ediyoruz ve bu fiyatlarla hasta bakmaya hazırız. Ayakta tedavi yardımına ilişkin uygulama yönetmeliği sağlık harcamalarını azaltmaktadır" diyor.