Prof. Kızılot o kadar yazdı

Emekli bağlama oranlarında büyük haksızlık

Olay şu; 2008 tarihinde çıkartılan 5510 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinde yer alan emekli aylık bağlama oranlarının yarattığı haksızlık. Emekli olmak için prim gün sayım dolmuş olmasına rağmen, emeklilik yaşının yükseltilmesinden dolayı, emekli olamadım. Bakmakla yükümlü olduğum bir ailem, üniversitede okuyan bir çocuğum olduğu için, kısacası ‘yaşamak ve yaşatmak için’ mecburen çalışmaya devam ettim ve bu sırada primlerim ödenmeye devam edildi. 5545 prim gün sayısı emekli olmama yeterken, yaşı beklediğim zaman içerisindeki çalışmamla, prim gün sayım 6600 oldu. Mantıken daha fazla prim ödediğim ve devletimi zarara uğratmadığım için, emekli maaşımın olması gerekenden daha yüksek bağlanması gerekirken, tam tersi, fazla çalışmadan dolayı maaşım düşük bağlandı. 3600 prim günü ve yaşını dolduran, yani yaş haddinden emekli olana bağlanan aylık 1000 TL civarında iken, 6600 gün prim ödeyen ben ve benim durumumda olan binlerce vatandaşa bağlanan aylık 755,26 TL. Kayıt dışı istihdamla mücadele ettiklerini belirten devlet yetkilileri, insanları bu şekilde kayıt dışı sistemin içine kendileri atmıyor mu? Hak, adalet, vicdan bu işin neresinde? Dürüst olmanın, devleti zarara uğratmamanın cezalandırıldığı başka bir ülke var mı? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, çıkardıkları Kanunla böyle bir durumun yaşandığından haberdar mı? Kimsesizlerin, kimsesi olacaklarını belirten Hükümet yetkilileri, yeni kimsesizler yarattıklarının farkına varmalı ve bu haksız uygulamaya bir son vermeli. Vatandaş olarak sadece, emeğimizin karşılığını istiyoruz.
Zeynep SEZGİN

GÜNÜN SÖZÜ

“Her 2 belediyeden 1’i ortadan kalkıyor. Yerel yönetimler reformu yapmanın yolu il özel idarelerini kapatmak, belediyeleri kapatmak mı? Allah muhafaza bunlar bir Milli Eğitim reformu yapacağız derlerse bilin ki okulları kapatırlar”
(CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın)

Biliyor musunuz

MHP kulislerinde Keçiören eski Belediye Başkanı Turgut Altınok’un Büyükşehir’e aday gösterileceği yolunda yaygın bir söylenti olduğunu, ancak bazı çevrelerin MHP Ankara Milletvekili, İlahiyatçı Prof. Dr. Mustafa Erdem’in adını öne sürdüklerini; bu ikili durumdan Melih Gökçek’in rahatsızlık duyduğunu...

İhaleye çomak sokuyoruz

Anılarımız satılamaz

Akün Sahnesi ve Şinasi Sahnesi nam-i diğer Çağdaş Sahne’nin hepimizin yaşamında unutulmaz yerleri var.
İlk tiyatroyu orada seyrettik, ilk sinema için sevdiğimizle orada randevulaştık.
Her tiyatro ve sinema çıkışında, bulvar üzerinde ve Tunus Caddesi’nde alabildiğine sokaklara taştık.
Ayaküstü sohbetleri yaşadık dostlarımızla, anılarımızı bıraktık, koltuklarına, sıralarına
sanatın kokusu sindi duvarlarına, üstadların ayak tozları kaldı sahnede.
Şimdi Akün ve Şinasi Sahnesi bütün anılarımızla birlikte satışa çıkartılıyor.
Kentten bir bellek daha silinmeye çalışılıyor.
Satışın bugün ihalesi yapılacak.
Bugün 14.30’da Atatürk Bulvarı Akün Sahnesi önünde ihaleye ‘çomak’ sokuyoruz.
Anılarımız ve sahnelerimiz satılamaz.
‘Ben Ankara-Başkent Dayanışması’