Okumak için yeni ‘nedenleriniz’ var

BİR yayınevi dün açılan 23. İstanbul TÜYAP Kitap Fuarı için böyle hoş bir duyuru yapmış...

Fuarda kitap tercihi için inanılmaz bir seçenek tablosu var. Bu yılki fuarın konusu ‘Kültür, Sanat ve Edebiyatta Komşuluk’; fuarın onur konuğu Gülten Akın... 750 yazar, bilim adamı, gazeteci ve politikacı, 199 kültür ve edebiyat etkinliğinde konuşacak; bu bir rekor sayılabilir Türkiye için... Okurlar, imza günlerinde onlarca yazarla yüz yüze gelecek; 29 yabancı yazar ve yayıncı ile tanışacak.

Seyir arenasının ortasında 402 stantta 10’u yabancı olmak üzere yaklaşık 482 yayınevi yer alıyor.

Yayınlanan kitap sayısında dikkati çeken bir artış var son yıllarda... TÜYAP Koordinatörü Deniz Kavukçuoğlu, ‘Yayıncılık sektörünün kendi içinde bir ivmesi var; çok sayıda yerli yazar çıktığı gibi, yabancı yazarların tercümeleri de bu artışa etken oluyor. Artık dünya ve Türk edebiyatı iç içe giriyor; bunun doğal sonucu olarak kitap çeşitlemesi büyüyor’ diyor.

2001’de 8 bin, 2002’de 13 bin, 2003’te 18 bin kitap yayınlanıyor; bu yıl bu rakamın 20 bini aşması bekleniyor.

Fuarı geçen yıl 302 bin kişi ziyaret etmişti; bir haftalık sürede bu rakamın 350 bin olması bekleniyor.

Bu yıl ulaşım daha kolay; İETT servis olanağı sağlamış; fuara giriş 3 milyon.. Öğrenci, öğretmen ve öğretim üyelerinden geçen yıllarda olduğu gibi ücret alınmıyor. Ziyaretçiler ayrıca, 117 katılımcı galerinin, 260 sanatçının yapıtlarını sergilediği Sanat Fuarı’nı da aynı bünyede ziyaret edebilecek.

Buyurun TÜYAP’a, buyurun indirimli kitaplara...

‘Oku, çünkü bilginin sonu yok.’

Hangi değişim

ALTAN Öymen, ‘Değişim Yılları’ (Doğan Kitap) adlı 670 sayfalık kitabıyla çok zor bir işi gerçekleştirmiş; çokpartili geçiş dönemi ile DP iktidarının ilk yıllarında iç ve dış politikadaki gelişmeleri birçok fotoğraf ve gazete kupürüyle bir belgesele dönüştürmüş.

Öymen, DP iktidarının gümbür gümbür nasıl geldiğini şöyle anlatıyor:

‘16 Mayıs 1950 sabahı Türkiye artık başka bir Türkiye idi. Devlet radyosu seçimlerde ne olup bittiğini hálá doğrudan doğruya haber vermemişti. Seçimin sadece bazı kısmi sonuçlarını bildirmişti. Onu yaparken de CHP’nin ilerde olduğu yerlerdeki sonuçlara biraz daha ağırlık vermişti. Ancak bunlar çok az olduğu için dengeyi kurmak gene de güç olmuştu. Biz Ankaralılar, sabahları Ulus, Zafer ve Kudret’le yetinmek zorundaydık. Akşama doğru Meclis’teki sandalye dağılımının sayıları ortaya çıktı. 408’e karşı 69... Sayıları yuvarlarsak DP yaklaşık % 54 oyla Meclis’teki sandalyelerin % 84’ünü elde ediyor. CHP ise % 40’a varan oyla Meclis’te % 14’lük, küçük azınlık haline geliyordu. Bu tablo iktidar partisi DP’nin dev aynasına bakar gibi, kendisini olduğundan çok daha büyük görmesine yol açacaktı.’

O günlerde bu adaletsizliğe kimse dur demediğinden bugünleri yaşamıyor muyuz?

Duygu’yu unutmayın

TÜYAP’ta Duygu Asena ilk kez yok; beyin ameliyatı başarılı geçti. Onun son kitabı ‘Paramparça’yı (Doğan Kitap) okumadıysanız okuyun. Asena’ya acil şifalar diliyor ve daha yeni kitaplar bekliyoruz.

SİYASİ parti başkanları arasında, Metal Sanayicileri Sendikası’nın (MESS) yayınladığı ‘Lideri Lider Yapan Nedir?’ adlı kitabı (Harvard Business Review’den seçmeler) okuyan var mı?

DENİZİ sevenlere; Osman Atasoy’un ‘Uzaklar, Atasoylar’ın Dünya Seyahati’ Naviga Yayınları’ndan çıktı.

Dörtlü soyağacı

‘NAYLON Holding’
ve ‘Uzanlar-Bir Korku İmparatorluğunun Çöküşü’ kitaplarıyla tanınan Nedim Şener, Çakıcı’yı anlattığı ‘Kod Adı; Atilla’ (Güncel Y.) kitabıyla yeni bir ibret belgesini daha okurun karşısına çıkarıyor.

Şener’e göre; 3 Kasım 1996 Susurluk kazası nasıl ‘siyasetçi-mafya-polis’ üçgenini ayyuka çıkardıysa ‘ekonomide Susurluk’ diyebileceğimiz Türkbank yolsuzluğu, ‘siyasetçi-mafya-işadamı-bürokrat’ dörtgenini ortaya çıkardı. Kitapta, yalnızca bilinen ve bilinmeyen yönleriyle Alaattin Çakıcı’nın değil, Türkbank ekseninde, yolsuzluk nedeniyle düşürülen ilk hükümetin bir sarmala dönüşen ilişkileri gözler önüne seriliyor. O dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz ile birlikte Yüce Divan yolu görünen eski Devlet Bakanı Güneş Taner, TBMM’de Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu’nda ifade verdikten sonra ne demişti?

Türkbank benim siyaset hayatımda aldığım en büyük derstir. Bunu kitap haline getirip ders almaları için siyasetçilere dağıtmak lazım...’

Uğur Dündar kitabın önsözünde, ‘Bu öyle bir oyundur ki, izlerken fonda açlık sınırında yaşayan milyonlarca insanın uğultusu ve türbelerden yükselen beddualar duyulabilir’ diyor.

Nedim Şener bugün yaşadıklarımızla daha çok kitap yazacak.

Zippo Çakmak

‘SPASTİK, psikopat ve Zippo Çakmak’ (www.nedenkitap.com)... Füsun Göncü, hiç tanımadığımız engelli bir gencin (Evren Demirbağ) acıklı yaşamöyküsünü okuyucu ile buluşturuyor. Spastik çocuklara sahip olan ailelere bir pencere açıyor; onlara yol gösterici oluyor.

Kitapta ayrıca Evren’in hayata tutunabilmek için yazdığı şiirler ve eğitim gördüğü rehabilitasyon merkezi yöneticisine yazdığı son mektubu, anne-babanın ve psikoloğunun onun hakkındaki duygu ve düşünceleri de yer alıyor.
Yazarın Tüm Yazıları