Paylaş
Ruslarla görüşmeler daha sürebilir. Türkiye daha önce dört girişimde bulunmuş, ancak tartışmalar, tepkiler ve korkular sonucunda bu işten vazgeçilmişti. 4 ihalenin Türkiye’ye ‘cezası’ (yabancı şirketlere ödenen masrafları) da 95 milyon dolar olmuş...
Nükleer ihalesinde geçmişte ayrıntılara girmişiz. Bakanın dediği gibi fotoğrafın büyüğünü görmemişiz. Ama iktidar geç de olsa, ikili anlaşma ile bu yola gitmesi önemli; yani Ruslarla yapılan anlaşmadan farklı bir yaklaşım... Eleştiri olabilir mi, olacak tabii... Sen niye ihaleye çıkmadın diye... Ama Enerji Bakanı Taner Yıldız “Başka şirketlere de açık olacağız” diyor.
Nükleer karşıtları, hükümetin bu kararlığına karşı yeni bilgiler sunmalı artık.
BÜYÜK LOBİ
İstanbul’da üç gün ‘çalışan’ bakan tam bir lobi yaptı denilebilir. G. Kore ile yapılan toplantılar da dahil, kendisini çeşitli etkinliklerde izleyen ya da özel görüşmeler yaptığı gazetecilerin sayısı 150’yi bulmuş. Buna yurtdışından arayan gazeteciler de dahil. Bakanla önceki gün ‘5 çayı’nda bir arada olduk. Sorular sorduk, herşeyin de cevabını aldık. Mesajlarının özeti şuydu:
Yerli enerji kaynaklarından yararlanmaya devam edilecek ancak geçen dönemin aksine rakamlar gerçekçi olacak. Geçmişte nükleer santral ihalesi ile zaman kaybedildi artık kararlı olacağız.
Yıldız “Hem Mersin’de hem Sinop’ta 25’lik kamu payının olabileceğini” söylüyor.
Enerjinin bedelini, doğamızın tahribatı ile mi karşılayacağız
43 bin maden ruhsatı olmaz
ENERJİ üretimi için doğamızı hoyratça kullanıyoruz. Bakan Yıldız bunu ”Turizm mi, maden mi?” sorusu üzerinden yanıtlayarak “Herşeyin bir bedeli var” diyor. Peki Hasankeyf, Munzur, Karadeniz ve Akdeniz’deki dereler gibi ‘kırmızı çizgilerimiz’ olmayacak mı? Örneğin Karadeniz’deki HES’lerden alınan enerji, sadece Trabzon’un tüketimini mi karşılar? Bakan “Bakacağız, herkesi dinleyeceğiz. Evet o kadarsa o zaman tabii ki vazgeçilir; bunun karşılığı olarak da petrol, doğalgaz ya da kömür faturamız artır” diyor.
Maden çıkartmada orman varlığının binde 1’i kadar ağaç kesildiğini öne sürüyor. Yıldız sanıyoruz sadece maden çıkartılan bölgeye söylüyor... Ya aşağıdan yukarıya doğru yol açılırken yapılan tahribat? 43 bin maden ruhsatı verilir mi? “Kontrolun biraz kaçtığını” söylüyor... Taş ocakları ruhsatlarını AKP’liler mi kapatır? (Toprak döküm için bir kanun tasarısı ile kimlere rantlar aktarılacak, bakalım. Y.B.)
Bakan şunun altını da çiziyor:
“Yerli kaynakların hepsini harekete geçirsek bile, Türkiye’nin kurulu gücünü karşılayamıyoruz. Biliyor musunuz, doğaya karşı hoşgörürüz ülke olarak Hindistan’dan sonra 2. sıradayız. (Deniz Gökçe hoca ‘Çarşı herşeye karşı’ diye takılıyor.)
KARADENİZ PETROLÜ
* Karadeniz’de 10 bin metreden petrol çıkarmak için 450 milyon dolar harcıyoruz. Peki ya çıkmazsa... Şu an belli değil. Trabzon açıklarında yabancı bir firma aradı; petrol bulundu. Petrol katmanları arasında ağır kaya tabakaları var; gel bu maliyetle çıkar bakalım?
* Uzanlar’ın davası bu yıl biter. Haklı olduğumuz sonucunu alacağımızı sanırım.
* Aliyev’le henüz anlaşma olmadı... Geçmişten beri iyi yönetilmeyen rüzgarda 700 proje yarışacak.
Nükleerci Kore firması
EÜAŞ ile Güney Koreli devlet şirketi KEPCO arasında yapılan işbirliği anlaşmasında beş aylık bir çalışma yapılacak. KEPCO’ya, Sinop’ta, 4 reaktörü olan 5.600 megavatlık bir santralın yapımı için fizibilite çıkarılması ve teklifte bulunması için 5 aylık süre tanınıyor. İşin en ilginci KEPCO’nun, Enka ile bir ortaklık kurması.... G.Kore’nin en büyüğü olan şirket, Nurol Enerji AŞ ve SK Mühendislik ile Gürcistan’da bir santral ihalesini almıştı. KEPCO geçen yıl BAE’de ABD, Fransız ve Japon rakiplerini geride bırakarak 20.4 milyar dolarlık nükleer santral ihalesi almıştı. Şirket 2030 yılına kadar nükleer reaktör satışlarından 400 milyar dolar bekliyor.
Yıldız yanıtları arasında şunları da söyledi:
6 NÜKLEERİMİZ OLMALIYDI
“Nükleerde çok geç kaldık. Bir yerinden başlamalıydık... Hem Mersin’de hem Sinop’ta 25’lik kamu ortağı olabiliriz. 2020 yılına kadar en az %10’lar seviyesinde bir nükleer güçü yakalamak istiyoruz.”
Fırça var mı
ENERJİ Bakanı Yıldız’la sohbette Cemil Çiçek ve Tayyip Erdoğan aradı. Erdoğan’la konuşmasından sonra “Fırça mı yediniz?” diye takılınca Yıldız güldü ve “Başbakan esasında sakin bir insandır, insanları esprileriyle rahatlatır. Öyle göründüğü gibi değildir. Ama sert olması gerektiği yerde de
uyarır” dedi.
Cumhuriyet’in faziletli çizeri
İLHAN Selçuk’un abisiydi. Turhan Selçuk nadir çizerlerden biriydi. Fikir özgürlüğünü savunan çağdaş bir sanatçı; 50 yılın saygın bir ismi... Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik Cumhuriyetin kıymetini bilen ve ulus devletin korunmasını dile getiren çizgileri ile tüm topluma ilham kaynağı oldu.
Sözde yargı reformu
Milletvekili genel seçiminden önce kesin bir ifade ile, ‘Anayasa değişikliği yok’ diyen iktidar partisi, referandumu ve bunun muhtemel siyasi sonuçlarını da göze alarak hangi nedenle yeni bir Anayasa paketini gündeme getirmiştir? Nuri ALAN (E. Danıştay Başkanı)
Yargıya çıkış olmadı
Yargı reformunu da içermesi beklenen anayasa değişiklik çalışmalarının yürütüldüğü şu sıralarda, asgari planda da de olsa uzlaşmanın tesisine yardımcı olabilmek için sayın Başbakanın yargı kararlarına siyasi yorum getirmekten kaçınmasında fayda vardır. S.Ö.
Biliyor musunuz
GAZETECİ-Yazar İdris Akyüz’ün Skytürk’te bugün 22.00’de yayınlanacak Ombudsman programının konuğu Zülfü Livaneli ile “Darbeler ve demokratikleşme, Titrek Hamsiler Örgütü nasıl kuruldu, bu örgüte üyelikten kimler tutuklandı?” konularının konuşulacağını...
Paylaş