MERSİN'de hububat ticaretiyle uğraşan ismi saklı bir tüccar, Türkiye'nin mısır ihracatıyla ilgili şunları söylüyor:
‘‘İki tıp mısır vardır: Yemlik-yağlık ve çerezlik (patlamış mısır). Türkiye yemlik ve yağlık mısır üretir. Çerezlik (patlamış) mısır üretimi hemen hemen sıfırdır ve kalitesi yenmeyecek kadar kötüdür.
2003 senesinde mısır rekoltesi azlığı dolayısıyla yerli yemlik ve yağlık mısır üreticilerini korumak için ithalatta gümrük vergisi % 35'ten, eylül ayında % 70'e ve 2004 senesi için % 80'e yükseltilmiştir.
Tesadüfe bakın ki ağustosta bir firma gümrük vergisi artırılmadan önce bir partide 4 bin ton gibi büyük bir çerezlik patlamış mısır partisi ithal ederek akabinde yükseltilen gümrük vergisinden kurtulmuştur.
Türkiye'nin son 10 senedeki çerezlik mısır ithalat istatistikleri incelendiği takdirde hiçbir Türk ithalatçısının bir partide 10 konteyner, takriben 260 tondan fazla çerezlik mısır ithal etmediği görülür. 4 bin ton gibi bir senede tüketilen ve satılan çerezlik mısır ithalatında, ithalat gümrük vergisinin yükseltileceği önceden haber alınıp menfaat sağlanmış olunamaz mı?
Nitekim mısır ithalat vergisinin önce % 70'e ve daha sonra % 80'e yükseldiği biliniyor. Böylelikle eski gümrük ithalat vergisiyle ithal edilen çerezlik ithal patlamış mısırlar, dahili piyasaya satılarak diğer ithalatçılar piyasadan silinmiş olmaz mı?’’
Gümrüklerden Sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, mısır ithalatçıları ve getirdiklerinin miktarlarını kamuoyuna açıklamalıdır.
Getirilen mısırlar tavuk yemi olacaksa kanatlı hayvan ihracatımızın patlaması gerekir.
İki TIR’ın yükü kayboldu
İKİKuveyt plakalı ve şoförleri Suriye uyruklu TIR, Hatay'ın CilvegözüSınır Kapısı'ndan giriyorlar. Gümrük kayıtlarında yük olarak onbeşer ton 'sünger' yazıyor. Rahatça gümrük kapısından geçiyorlar. Belki de gümrükçüler beyannamedeki beyana inanmış olabilirler.
İki TIR geçen hafta feribotla Ukrayna'ya geçmek üzere Zonguldak Gümrüğü'ne geliyorlar. Gümrük muhafaza memurları örnekleme metoduyla TIR'ları kontrol ediyorlar. Bir de ne görsünler? İkisi de bomboş. İçinde beyandaki süngerler bile yok. Gümrükçüler işlem yapıyor. İki TIR'a el koyuluyor.
Peki bu nasıl oldu? Bir kere bir TIR'ın 15 ton 'sünger' alması mümkün değil, uzmanlar bunu en fazla 3 ton olarak söylüyorlar. Demek ki iki TIR'da onbeşer ton ağırlığında 'yük' veya mal varlığı olması gerekiyor. Peki bu ne olabilir? Uyuşturucu mu? Silah mı, mermi mi, elektronik malzeme mi yoksa cep telefonu mu?
Bir defasında Mersin ve İskenderun üzerinden Nahçıvan'a gönderilen 200 TIR, Türkiye içinde kaybolmuştu. Bunun soruşturması ne oldu?
Evet, bu çok ciddi bir olay. Otuz ton mal neydi? Bu kaçak mal neydi, nereye indi? Vurgunu kim yaptı?
Başkent: Yargıya biz götürdük
‘SAYIN Haberal çok üzülüyoruz’’ başlıklı dün yayınlanan yazımıza Başkent Üniversitesi Basın Danışmanlığı'ndan bir açıklama yapıldı:
‘‘Yazınızda sözü edilen konuyu tespit edip yargıya götüren Başkent Üniversitesi yönetimidir.
Eğer sizin ya da başka birilerinin elinde herhangi bir bilgi-belge varsa, Başkent Üniversitesi yönetiminin yaptığı gibi, hiç durmayıp yargıya ulaştırmasını beklemekteyiz. Ayrıca, Başkent Üniversitesi'nde yapılacak bundan sonraki atamalarda sizin de öneri ve görüşlerinizi almak niyetindeyiz. Bizimle teması kesmeyin lütfen... Sayın Bayer, kısaca her şey için hodri meydan... Umarız bu mektubu da yayınlarsınız.’’
Bize hodri meydan çekenlerin muhatabı İzmir Emniyet Müdürlüğü ve Cumhuriyet Savcılığı'dır.
Yazım çıktı ceza aldım
KÖŞENİZDE ‘‘Kaygılarım çok’’ (11.07.2003) başlığıyla YÖK'ü eleştiren bir mektubum yayınlanmıştı. Bu mektubun yayınlandığı gün hakkımda başlatılan soruşturmanın sonucu şu: Hizmet dışında, resmi sıfatın gerektirdiği itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunduğum gerekçesiyle disiplin cezası aldım. Ben yalnızca düşüncelerimi açıkladım. Kimseye hakaret etmedim. Bir profesörün dahi düşüncelerini açıklıkla ifade edecek akademik özgürlük düzeyine sahip olmaması çok üzücü. İşte rektörlere açıkça tanımlanmayan sınırsız yetkiler veren 2547 sayılı YÖK yasası bundan dolayı hemen değişmeli!
Prof. Dr. Tahir BALCI-Çukurova Üniversitesi
Biliyor musunuz?
2001'lerde Edirne yeni otogar ihalesiyle ilgili olarak ‘‘Beyaz Ahtapot’’ operasyonu sonucundabir süre hapis yatan, yargılaması sonucunda ise muhalefet şerhli beraat eden ancak savcılığın ‘‘irtikap’’ suçundan cezalandırılması talebiyle dosyası Yargıtay'a gönderilen Hamdi Sedefçi'nin partisinden yeniden aday gösterilmesinin huzursuzluk yarattığını...
Giresun Valisi Ali Haydar Öner'in seçim arifesinde görevinden alınıp AB ile ilgili bir komisyon çalışması için merkeze çekildiğini ve bu konuda Giresun'da yoğun tepkilerin olduğunu... Biliyor musunuz?
Mesaj panosu
CHP seçim kampanyasında kullanacağı çizgi filmde Baykal'ı Temel Reis, Erdoğan'ı da Kabasakal rolünde oynatacakmış. Bizim Temel Reis'lere değil zenginden alıp fakire veren Robin Hood'lara ihtiyacımız var.
Mahir GÜLLÜ ANKARA
ANKARA'da hırsızlar şimdi de cadde ve sokaklardaki döküm ızgaralarını çalmaya başladılar. Bu ızgaralar hurdacılara satılıyor. Bir önlem alınamaz mı?
H. Edip ÖZCAN ANKARA
HALUK Ulusoy'un Futbol Federasyonu Başkanlığı'na yeniden aday olurken açıklayacağını söyleyeceği projelerini çok merak ediyorum. Dünya futbol sektörünü ve kültürünü takip edemeyen, yabancı dili olmayan, internetin önemini anlayamayan bir federasyon başkan adayının vizyonu ne olabilir?
Davut KARA ANKARA
GÜNÜN SÖZÜ
‘‘(Osman) Pamukoğlu Paşam, 65 yaşındayım, bana yaşlanmamın beyinde olduğunu öğrettiğiniz için size teşekkür ediyorum. Beyinde teslim olmazsak asla teslim olmayız.’’