’Liman işletmeciliği’

Bilinen klasik dallar dışında ’çocuk gelişimi, dış ticaret ve AB, emlak ve emlak yönetimi, girişimcilik, gümrük işletmesi, otomotiv ve yerel yönetim’ gibi dallarda da iki yıllık eğitim ve öğretim yaptıklarını söylemişti. Örneğin, Renauld firması kendilerinden eğitim almış ’kaportacı’ elemanı istemişti. Bu dalda hemen bir bölüm açarak öğrenci yetiştirmişler.

Son yıllarda deniz taşımacılığı giderek önem kazanıyor. Türk bayraklı deniz ticaret filomuz gelişiyor. Buna bağlı olarak yeni liman projeleri gündeme geliyor. İstanbul Gümüşyaka, Tekirdağ Barbaros ve Şerefli’de NATO’ya ait askeri amaçlı limanların önümüzdeki yıllarda devreye girmesi ile konteyner taşımacığında büyük bir kapasite yaratılacak. Tekirdağ Valisi Aydın Nezih Doğan, limancılık sektörünün gelişimi ile ara eleman ihtiyacının ortaya çıkacağını görerek, bir meslek lisesinin kurulmasına öncülük etmiş; bu görüşü İstanbul Deniz Ticaret Odası’nca da büyük destek görmüş. Vali Doğan önerisini Bakanlığa bildirmiş.

MEB’den ’onay çıktığında’ önümüzdeki ders yılında faaliyete geçirilecek lise. Klasik bir ’Anadolu Meslek Lisesi’nin ötesinde Türkiye’de ilk kez ’Liman İşletmeciliği Lisesi’ açılmış olacak.

Türkiye’nin ihtiyacı olan liman otomasyonu-haberleşme ve çok özel liman makinelerini (adedi 10 milyon doları buluyor) kullanacak operatörlerin yetişmesini sağlamaya yönelik yeni bir dal... Aynı zamanda lojistik sektörünün de tamamlayıcısı... Çorlu, Çerkezköy ve Lüleburgaz yöresindeki fabrikaların yıllık 300 bin konteyner gidiş-gelişi olduğuna göre bu eğitimin ne kadar önemli olacağı ortaya çıkıyor.

ULAŞTIRMA VE LOJİSTİK

Türkiye’de ’Denizcilik ve Su Ürünleri’ Meslek Liselerinin sayısı 24’ü buluyor ama bunların kontenjanı 2 bin civarında. 20 bin öğrenci talebini karşılamıyor. Bu arada TOBB Ulaştırma ve Lojistik Sektör Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu’nun sözlerine dikkat çekmek gerekiyor. Sektörün hedefinin birkaç yıl içinde "Türkiye’nin bölgesel ve küresel bir lojistik üs haline gelmesi" olduğunu söylüyor. Küresel lojistik sektörünün 3 trilyon doları bulduğunu belirtirken "Türkiye’nin doğu ve batı arasında 600 milyar dolarlık mal hareketinin geçiş noktasında bulunduğuna" dikkat çekiyor. Bu bakımdan bu okullar sektörün gelişiminde önemli bir altyapı oluşturacak.

PKK ve El Kaide

BAŞBAKAN Erdoğan, İtalya’da Batı basınını eleştirirken "El Kaide’ye terörist diyorsunuz da PKK için neden militan, asi, gerilla gibi ifadeler kullanıyorsunuz" diye sitem etti.

Erdoğan, Türkiye’de de "Yasin El Kadı’nın terörle ilgisi olmadığını, hayırsever işadamı" olduğunu birçok kez yineledi. BM Güvenlik Konseyi, 11 Eylül’den sonra Yasin El Kadı dahil yüzlerce kişinin mal varlığını dondurdu. Türkiye’deki soruşturma ise hasıraltı edildi; dosyayı hazırlayan Maliye Müfettişi Hamza Kaçar’ın başına gelmeyen kalmadı. Görevden uzaklaştırıldı.

Terör ve finansmanıyla mücadele tutarlılık gerektirir.

Bir hükümet başkanı olarak ’El Kaide’ finansörüne arka çıkılırsa, bugün ABD’nin PKK’ya sahip çıkmasına da karşı durulamaz. Yasin El Kadı kefilliğinden başka Hamas’ın Türkiye’ye davetinin faturası da bize kesilir.

Türkiye’nin eskiden böyle sorunları yoktu; şimdi var.N.S.

Bugünün dahili ve harici bedbahtlar!

DR. Hüseyin Çorbacıoğlu, Atatürk’ün ölümünün 69. yıldönümünde "Atatürk’ün ışığı yolumuzu aydınlatıyor" derken, "Dahili ve harici bedbahtlara karşı Atatürk’ün Gençliğe Hitabı’nın yayınlanmasını istiyor.

"Bir gün, İstiklál ve Cumhuriyet’i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkán ve şeráitini düşünmeyeceksin! Bu imkán ve şeráit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklál ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeráitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalálet ve hattá hıyanet içinde bulunabilirler. Hattá bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr- ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evládı! İşte, bu ahval ve şeráit içinde dahi vazifen, Türk istiklál ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Ne mutlu Türküm diyene."

Hayır için iftar

EKŞİOĞULLARI Group Yönetim Kurulu üyesi Ömer Faruk Ekşi dünkü ’AKP fakirin rantını zenginlere aktarıyor’ yazısına gönderdiği yanıt özetle şöyle:

"Okurumuzun Üsküdar Rumi Mehmet Paşa Mahallesi’nde şikayetçi olduğu metruk vaziyetteki gazoz fabrikasının yeri şirketimiz tarafından alınmış ve tadilat ruhsatı ile Üsküdar’ın silüetine uygun bir mimarı anlayışla hizmete sunulmuştur. Eski yapıyı yıkmadık, sadece kolonlarını son teknoloji ile karbon fiber kullanarak güçlendirip, dış cephesini yeniledik. Kimsenin manzarasını kesmedik; hatta önceki yapıdan daha alçak bir çatı inşa ettik ki bu uydu resimleri ve eski fotoğraflarla açıkca anlaşılmaktadır. Üsküdar Belediyesi’ne iftar vermiş olmamız hayırseverlik anlayı ile değerlendirilmelidir. (Sözü edilen rakam (150.000 YTL) asla bahsedilen rakam değildir. Üsküdar Belediyesi ile aramızda ’kötü niyetli’ bir ilişki bulunmamaktadır."

Bağcılar can yakıyor

"BAĞCILAR Belediyesi, Çiftlik’te insanların tapulu, imarlı, iskanlı binalarını yıkmaya çalışıyor.

Kaydırma yolu ile başka kişiler hissedarmış gibi gösteriliyor. Amaç rant kapısı açmak. Eğer bir yenileme yapılacaksa acı çektirilmez. Eski Başkan F. Kıyıklık ’Ben kanun tanımam, yapacağımı yaparım kanun arkamdan gelsin’ derse, yeni başkan Lokman Çağrıcı’nın eli kolu bağlanmaz mı?

Bu konuda hakkımızı sonuna kadar arayacağız" diyor semt sakinleri. Sonunda burada yaşanan yasadışılıklar belgesel film olacak galiba!

Biliyor musunuz

ELAZIĞ Valisi Muammer Muşmal’ın, Uluslararası Hazar Şiir Akşamları etkinlikleri çerçevesinde eserleri 154 dile çevrilmiş Kırgızlı yazar Cengiz Aytmatov’a Elazığ’ın fahri hemşerisi ilan edildiğini, ’Türk Dünyası Hizmet Ödülü’; Belediyenin yaptırdığı parka adının, Türk Edebiyat Vakfı’nca ’Türk Dünyasının yaşayan en büyük yazarı’ beraatının; Fırat Üniversitesi tarafından da ’fahri doktora’ unvanının verildiğini açıkladığını...