Kongolaşıyor muyuz

ÇOK değil 15-20 gün önce kimi yazar ve bilim insanlarımıza "Türkiye Kongolaştırılıyor mu?" diye tek satırlık bir mektup göndermiştim. Kongo’da yeniden alevlenen trajediye, AB’nin bor madenlerimize ilişkin olarak aldığı son karara bakılırsa, emperyalizm ezeli ve ebedi (!) arsızlığını sürdürüyor. Marx’a atılan sahte gülücüklere inanmamız için hiçbir neden yok!

Haberin Devamı

AB'nin 'bor'u zehirli madde sayması üzerine oyunlar

Kongo’nun Koltan’ı ve diğer varsıllıkları için Afrika’nın yıllarca kanını içen Belçika’nın elleri kirli, tanrısı beyaz emperyalizmi, şimdi AB

GÜNÜN SÖZÜ
"Eğer amaca uygun bir geçmiş yoksa, her zaman için yeniden icat edilir."
(Eric Hobsbawm)
emperyalizmi bürosuna dönüşmüş, bizim ’bor’a gözünü dikmiştir. Türkiye’nin bor konusunda gösterdiği ve uzun bir öyküyü gerektiren ataleti yetmiyormuş gibi, şimdi tam da zamanında (!) topraklarımızın bor zehrinden temizlenmesi (!) için ilk ateş yakılmıştır.

Arkası kartopu gibi gelecektir.

Toplumsal ve tarihsel bilinçten, dolayısıyla siyasal bilinçten Mustafa Kemal’i kazımak için yıllardır uğraşanlar, şimdi ülkemizin zaten ülke yararına kullanılamayan bor rezervini de bir gün Koltan gibi kendi tezgáhlarına toptan çekecekleri güne kadar kilit altına almaya soyunuyorlar.

Trajiktir, ironiktir; içeride eşzamanlı olarak cumhuriyet devrimi ve aydınlanmasının önderinin taşıdığı tarihsel ağırlık ve kimlikten yıkanarak (sterilize edilerek) herhangi bir ’adam’ haline getirilmesi süreciyle, dışarıdan topraklarımızın bağrında yatan (!) bor madenlerimizin ’sterilize edilmesi’ tartışılması başlatılmaktadır.

Dünyayı kimin ve kimlerin hangi yol ve yöntemlerle, hangi evrensel zarar ve yitikler pahasına kirlettiğini sanki kimse bilmiyormuş gibi, Türkiye Cumhuriyeti’nin toprakları altında sanayi ürününe dönüşmeden (!) yatan bor madenlerinin ’toksik madde’liği tartışılmaya açılmak istenmektedir.

Kimsenin kuşkusu olmasın, biz böyle dur bakalım ne olacak, hele o gün gelsin, hayırlısı olsun, siyasetini aşağıdan yukarı sürdüreduralım; o an geldiğinde, yani Türkiye’nin Kongolaştırıldığının ilanı gürültüyle gözümüze dayatıldığında ne yapacağımızı çok merak ediyorum.

Evet, bir temizlik harekátı, bir doğal ve siyasal ’sterilizasyon’ ve ardı sıra atılması gereken adımları öngören gezegensel bir kalkışma gereklidir. Ama bu emperyalizmin Kongo’dan Türkiye’ye sicili bozuk, elleri kapkara, tanrıları beyaz Brüksel tacirlerinin ve onların ses yayarlarının, siyasal örgüt ve ajanlarının çizip çerçevelediği bir ’sterilizasyon’ olmayacaktır. Buna izin vermek, bu ve ardı sıra gelecek benzeri sahtekárlıklara siyasa fakiri bir edilgenlikle fırsat ve zemin tanımak, ipi boynumuza gönüllü geçirmekten başka sonuç vermeyecektir...

Uzun söze ne gerek: Türkiye ’Kongo’laştırılıyor mu?
Ümit SARIASLAN

Bosphorus’tan açıklama

’DOĞALGAZ zammı arkasında oynanan büyük bir oyun var mı?’ (5.11.2008) başlıklı yazınızda şirketimizi ilgilendiren iddialar karşısında sizi ve kamuoyunu aydınlatmayı görev bildik.

Bosphorus Gaz Corporation 4646 sayılı Doğalgaz Piyasası Kununu’na dayanarak Ali Şen ve ailesi tarafından 2003 yılında kurulmuştur. 2004 yılında Gazprom’a ait Alman ZMB GmbH şirketi % 50 pay ile şirkete ortak olmuştur. Ali Şen ailesi şu anda % 30 paya sahiptir.

Botaş 4646 sayılı kanun çerçevesinde piyasadaki hákim durumunu uzun yıllar koruyarak baş oyuncu olmaya devam edecektir. Botaş’ın piyasadan çekilmesi veya kontrol gücünü kaybetmesi söz konusu olmayacaktır.

Bosphorus Gaz Corporation’un bu piyasadaki payı ise % 2’nin altındadır.

Yazınızdaki diğer bilgi ve iddialar şirketimizi ilgilendirmemektedir.
Metin ŞEN

KİTAPLAR

TÜYAP Kitap Fuarı’nın kapanmasına iki gün kaldı; hafta sonu geziniz... İşte yeni çıkan kitaplardan ilginç olanlar:

Doğu Perinçek ’Anayasa ve Partilerin Rejimi’ (Kaynak Yayınları), Prof. Arman Kırım ’Türkiye Nasıl Zenginleşir’ (Remzi Kitabevi), Vural Savaş ’Hukuk (!) ile Aldatmak’ (Bilgi), Erol Bilbilik ’Amerikanperestler’ (Destek Yayınları), Orhan Erinç ’Medya ve Demokrasi Masalları’ (Cumhuriyet Kitapları), Mustafa Gazalcı ’Eğitime Dinci Çember’ (Bilgi), Osman Özbek ’Bir İktidar Partisinin Devletiyle Mücadelesi’ (Karınca Yayınları), Deniz Som ’BOP Dedik Recep’ (Cumhuriyet Kitapları), Faik Bulut ’Cihat Yolcuları-El Kaide’nin Sırları’ (Cumhuriyet Kitapları), Selahattin Çetiner ’Çöküş Yılları-II. Abdülhamit, Jön Türkler, İttihat ve Terakki’ (Remzi Kitabevi), Orhan Karaveli ’Ziya Gökalp’i Doğru Tanımak’ (Doğan Kitap), Mustafa Kemal Ulusu ’Atatürk’ün Yanı Başında-Anı’ (Doğan Kitap), Nazife Güngör ’Abdülcanbaz-Turhan Selçuk’tan İnsan Manzaraları’ (Cumhuriyet Kitapları), Prof. Erol Manisalı ’Batı’nın Yeni Türkiye Politikası’ (Cumhuriyet Kitapları), Mebuse Tekay ’Batı Doğu’dan Başlar (Katmandu’ya uzanan bir yolculuk)’ (e Yayınları), Cemal Acar ’Büyükşehir Çal(şı)yor-Karışık İstanbul Söylenceleri’ (Siyah-Beyaz).

Biliyor musunuz

Siyaset

KÜLTÜR bakanlarından SHP’li Ercan Karakaş’ın, CHP İl Başkanı Gürsel Tekin ile il binasında bir araya gelerek CHP’ye üyelik formunu imzaladığını ve partisinin önümüzdeki yerel seçimlerde vereceği her göreve hazır olduğunu belirttiğini... DENİZ Baykal’ın bugün Bakırköy’de Atatürk Spor ve Yaşam Köyü’nün açılışı ile Alibeyköy’de CHP’ye katılım törenine katılacağını...

Spor

SPORDAN Sorumlu Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu’nun, Beden Terbiyesi Genel Müdürü Mehmet Atalay ile Spor Toto Genel Müdürü Bekir Yunus Uçar’ın, bazı işlemlerinden ötürü imza yetkilerini aldığını, buna tepki gösteren Atalay’ın, personeline ’Bakanlık müfettişleri gelirse içeri almayın’ diye talimat verdiğini, bunun üzerine Bakan’ın Başbakan’a bir dosya sunduğunun spor kulislerinde gündem oluşturduğunu...

Yazarın Tüm Yazıları