‘Kömürden elektrik üretmeye gerek yok’

İktidar 14 termik santralın sahiplerinin talebini yerine getirdi ama ‘çevresel’ tepkiler nedeniyle 2.5 yıllık ertelemeyi sonunda ‘veto’ ile kaldırdı.

Özmen sorunu şöyle anlatıyor: “Son günlerde konuşulan termik santralara takılması istenen filtre sistemleri, Türkiye’de aşina olduğum en kronik sorunlardan birisi olup, 1956 yılında İTÜ’de öğrenciyken yaz stajlarında Zonguldak’taki 120 megavat gücündeki Çatalağzı Termik Santralı’nda tanık olduğum bir tarım arazisi kirlenmesi olayı vardır. Sektörde tek kuruşa muhtaç Türkiye’de çevre yatırımlarına 1 Amerikan Doları ayrılmaz. Teknik olarak filtreleme sistemleri Afşin’de 1.5 milyar Amerikan Doları, Yatağan’da 1 milyar Amerikan Doları. Diğerleri de bu aradadır. Bu tesisleri design ve imal/montaj etmek için en az 3 yıl gerekir. Okuyucu sanmasın ki pompa filtresini değiştiriyorsun. Santral sahipleri bunu bildikleri için 2.5 yıl öteleme kanununu çıkartmışlardır. Elektrik sistemimizin amiral gemisi 2x1340 megavat gücünde AEL-A ve AEL-B’de sorun, bacasız Afşin A’dır. 2002’de Mitsubishi tarafından yapılan Afşin B santralında baca filtre sistemi vardır ve bacadan duman çıkmaz. A santralı ise 1999’da özelleştirilmiştir ama Alman WBA firması sendika tarafından içeriye sokulmamıştır. Bu ünitede işletme çalışmaları çok az yapılmıştır. Sonunda 3 yıl önce Çelikler şirketine enerji bakanı tarafından ‘Santralı kapatıyoruz, 4 yıl içinde önemli revizyonlar ve fitreler yapacağız’ denmiş ve işçileri işten çıkararak meseleyi kapatılmıştır. Son 3 yılda bir yatırım yapılmamıştır. Bir inşaat müteahhidi olan şirket, santralı bu şekilde çalıştırarak elektrik üretmiştir.

Gazetelerdeki dumanlı resimler A santralına ait resimlerdir.

Olay Türkiye için hayati çevre sorunudur. Ama 5 milyar Amerikan Doları ve en az 3 yıl süre gerektirir. Afşin B dışındaki 14 santralın da durdurulması gerekir. Eksik yüzde 12 gücünde karşılanır. Zaten sanayide kullanamadığımız için elektriğe de lüzum yoktur. Gerçek budur!”

EDREMİT’TE ESKİ BAŞKANA 14 YIL

TUNCAY Kılıç, MHP’den 2009-14 arasında Edremit Belediye Başkanı’ydı, güçlü bir siyasetçi idi. Kendisinden önceki belediye başkanı AKP’li Yunus Bozbey’in döneminde meydana gelen yolsuzluk, usulsüzlük ve ihaleye fesat karıştırma olayında Tuncay Kılıç da çıkar gruplarıyla birlikte hareket ettiği iddiasıyla mahkemeye veriliyor ve 14 yıla mahkûm oluyor. Dosya Yargıtay’a gönderiliyor. Fakat Yargıtay’dan karar çıkmadan önce Kılıç, “Amerika’da bulunan kızımın yanına gidiyorum” diye Edremit’i terk ediyor. Hukuk çevreleri, Kılıç’ın 40 yıllık çok iyi bir ceza avukatı olduğunu ve Yargıtay’dan bu kararın çıkacağını bildiği için yurtdışına ‘kaçtığını’ söylüyorlar. Bu davaya dayalı bazı kararlardaki birkaç kişinin de ‘kaçtıkları’ konuşuluyor.

AYDIN ‘GÜN AYDIN’LA ATAĞA KALKIYOR

AYDIN ili gastronomisi, doğası, kültürü ve turizmi ile atağa kalkıyor. Vali Yavuz Selim Köşger’in önderliğinde bugün Kuşadası’ndaki Korumar Otel’de bir sunum yapılacak. Aydın’ın yeni sloganı “Gün Aydın’la başlar” olacak. Aydın’ın simgesi olan ‘Aydın efesi” oyunu, yeni cıngıl ile ve yiğit, kahraman, mert duruşlu unsurlarıyla yeniden yorumlandı. Ayrıca ‘vegan turizmi’ için “Türkiye’de Aydın da var” mesajı veriliyor. Aydın bir ‘termal şehir’ olarak jeotermal su kaynakları ile Avrupa’nın birincisi, dünyanın da yedinci olarak biliniyor.

TÜRKİYE, İNGİLTERE’NİN YERİNİ AB’DE DOLDURABİLİR Mİ?

2020’de en büyük değişikliği AB’de göreceğiz. Buna göre 12 Aralık’ta İngiltere’de seçimleri kazanacak Boris Johnson’ın partisi 31 Ocak 2020’de AB’den çıkışı gerçekleştirecek. Burada iki tarafın da zararları olacak fakat Johnson ulusalcı bir politikayla AB ile ilişkilerini kesip kendi ülkesindeki belirli sorunlara rağmen olayı devam ettirmek istiyor.

Türkiye, İngiltere’nin yerini AB’de doldurabilir.

Son NATO zirvesinde ortaya çıkan gelişmede Türkiye’siz bir NATO’nun olmayacağı ve AB’nin savunma politikasında Türkiye’nin yerinin olduğu kanıtlandı. Fransa ve Almanya’nın kurmak istediği ordu, eğer Türkiye’yi içine almazsa gelişmeyecek bir gelişme. Trump gayet açık bir şekilde Avrupa’nın soğumasını istemeyeceğini belirtti, daha açık bir deyimle “Kendi başınızın çaresine bakın” dedi.

            Prof. Dr. Faruk ŞEN

BİLİYOR MUSUNUZ?

ERMAN Özbaşaran’ın verimli tarım arazilerinin fabrikalar ve atıklarla dolarak peyzajın yeniden biçimlendiği bir hatıranın kendisinde bıraktığı izleri anlattığı, 60 adet işten oluşan, 12 Aralık’ta açılacak ikinci kişisel sergisi ‘Eksen’in 18 Ocak 2020 tarihine kadar Art ON İstanbul’da salı-cumartesi 10.00-19.00 saatlerinde görülebileceğini... (eylul@artonistanbul.com)

MESAJ

GEÇEN gün kızımla birlikte arabayla Mecidiyeköy’de bir markete gittik. Arka sokağa park edip içeri girdik. 15 dakika sonra geri döndüğümüzde arabamız yoktu. Etrafa bakınırken uzaktan bir beyefendi “Buyurun, muhtemelen aşağıdaki otoparka çekmişlerdir, sizi götüreyim” dedi. Arabaya bindik, yola koyulduk. Ben “Zahmet oldu, teşekkür ederiz” dedikçe “Bunları yapmak zorundayız, birbirimize yardımcı olmazsak nasıl bir arada yaşayacağız, geleceğe dair nasıl umutlanacağız” dedi. Bu yaklaşımı, en çok da 9 yaşındaki kızımın da bunlara şahit olması beni çok sevindirdi. Yolum o tarafa düştükçe 10-15 dakika aynı yerde duruyorum. Belki ben de birine aynı şekilde yardımcı olurum diye.     �Aydın ERTUNÇ

9 YAŞINDA torunuma ‘hiperaktif’ teşhisi konuldu. Rehabilitasyon merkezinden eğitim alması gerekiyor. Ancak Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi engelli çocuk sağlık kurulundan heyet raporu alınması lazım ki eğitime gidebilsin. Tüm randevu kanallarını aramamıza; 182, 184, CİMER, SABİM gibi kuruluşlara müracaat etmemize rağmen randevular dolu, sürekli dolu. Kimseden yardım alamıyoruz.

Mustafa TÜRÜDÜ (05552738394)