YİMPAŞ’la ilgili olarak Almanya’dan sonra İsviçre’de açılan davalar ve ’kaybolan’ paralar gündeme otururken, (Hürriyet, 9-10 Eylül) İstanbul’da bugün Kombassan hakkında açılan ’toplu dava’nın ilk duruşması başlıyor.
Avrupa’da yaşayan 1 milyona yakın gurbetçinin 30 milyar Euro (bazı iddialara göre 20 milyar) parasını dolandıran 80’e yakın İslami holdinge karşı hukuki mücadele, mağdurlar açısından yetersiz kalıyor... Avrupa’da bu holdingler aleyhine açılmış birçok dava sürerken, geçen AKP hükümeti dolandırılanlara karşı etkin bir yaptırım gücü ortaya koyamamıştı.
Ancak II. Erdoğan hükümeti, ’kangren’ halini alan soruna karşı nihayet bir adım atıyor. Hazırlanan Türk Ticaret Kanunu’nun Meclis’ten geçmesinden sonra, ’dincilik’ yaparak kayıtdışı para toplayan holdinglere karşı vatandaşlara birkaç alternatifli hukuksal mücadele yolu açma olanağı getiriliyor.
Yasa ne kadar işlerlik sağlayacak?
YİMPAŞ’tan sonra bugünlerde Kombassan’ın adı öne çıkıyor. Almanya’da dolandırılan Türklerin hakkını korumak üzere Muhammet Demirci’nin önderliğinde kurulan ’Avrupa Türkleri Dayanışma Derneği’ dün bir açıklama yaparak, Kombassan Tarım ve İnşaat AŞ’ye karşı açılmış olan toplu davanın bugün Levent’teki İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nde başlayacağını duyurdu.
Almanya’da birçok yüksek eyalet mahkemesinin verdiği onlarca karara göre, nitelikli dolandırıcılık yapan bu firmalar bu paraları faizleriyle geri ödemek zorunda...
Muhammet Demirci, "Derneğimizin feryat ve çabaları sonucunda, Türkiye’de daha önce SAYHA Holding ve Endüstri Holding yöneticileri hakkında Yargıtay’ın verdiği karar gurbetçilerimizi az da olsa sevindirmiştir. Bu kararlarda da bu şirketlerin nitelikli dolandırıcı oldukları ve bunun için de örgütlü çalıştıkları belirtilmiştir. Derneğimizin ve 6 avukatın Yargıtay’a yaptıkları başvuru nihayet sonuç vermiş, YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar hakkındaki mahkûmiyet kararı kesinleşmiştir; kendisi eylül ayının sonunda hapse girecektir.
Sıra Kombassan’a gelmiştir. Bu davanın da kısa sürede sonuçlanmasını istiyoruz. Avukatlarımız önümüzdeki günlerde ikinci toplu davayı da YİMPAŞ’a karşı açacaklardır. Bu dava artık alacak davalarıdır. Çünkü bu şirketlerin dolandırıcı oldukları mahkeme kararlarıyla ortaya konulduğu için vatandaşlarımızın bu şirketlerden paralarını geri alma hakkı doğmuştur. Bu konuda Gül ve AKP hükümeti başta olmak üzere partilerden destek isteyeceğiz" diyor.
Afra satılıyor
KOMBASSAN, üzerindeki mal varlıklarını satıyor. Yabancı emlak firmalarına sunulan gayrimenkullerin; İzmir Torbalı’da 958.000 m2 (Beşikçioğlu’na ait cips çiftliği) 15 milyon dolar; Sarıyer, Zekeriyaköy’de 141.000 m2 arazi (2B’li) 18.4 milyon dolar; Denizli Pamukkale kavşağında 41.600 m2 10 milyon dolar; Antalya Havaalanı yakınındaki Taçhan binası ve arsası 8 milyon Euro; İzmirSeferhisar’da 367.000 m2 (Korsan adası karşısı, 2. derece SİT alanı) 13 milyon dolar; İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi’de (imarlı) 57.000 m2 8 milyon dolar; Alanya Çıkcınlı Köyü’nde (imarlı) 12.526 m2; Konya’da biri 11.745 m2, diğeri 3.365 m2 olan iki benzin istasyonu yeri...
Kombassan’a ait Afra süpermarketleri için de müşteri arandığını doğrulayan bir emlakçı, "Bu yerlerin tapuları çeşitli şirketler adına kayıtlıdır; Kombassan, Giyim Gıda Sanayi İç Dış Ticaret AŞ, Taçhan Turizm, Rehberlik AŞ, Kom Gıda; Kom Petrol Ürünleri... Bu yerlerin daha çok Refahyol hükümeti döneminde alındığı anlaşılıyor; çoğunun imarları var. Afra’nın dışında bu arsaların 60 milyon lira değerinde olabileceği söylenebilir."
İsmet Paşa’nın sözü unutulmasın
CHP’nin kuruluş yıldönümü olan 9 Eylül’de Anıtkabir’de kalabalık bir grup, ’Türkiye laiktir, laik kalacaktır’ derken, Sarıgül yandaşı bir grup da Genel Merkez’in önünde Baykal’ı protesto ediyor.
Anıtkabir’deki grup nasıl toplanmış? Genel Merkez, örgüte bir genelge göndermiş; yıldönümü için ’MYK, PM; YDKP üyeleri, eski milletvekilleri, şimdiki milletvekilleri ile il ve ilçe başkanı, yönetim kurulu üyeleri ve belediye başkanı, belediye meclis ve il genel meclis üyeleri ve tüm partilileri’ Ankara’ya çağırmış. 1.5 yıl sonra yerel seçimler var; isteyen gitmesin!
Sadece İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 9 Eylül törenleri için İzmir’de kalmış.
İstanbul’dan 300’e yakın otobüs kaldıran İl Başkanı Gürsel Tekin’e göre, saat 11.00 itibarıyla girişindeki numaratik sistemle 175 bin kişinin Anıtkabir’e geldiğini söylüyor. Tabii buna Anıtkabir’i hafta sonu ziyaret edenler de dahildir. Genel Merkez ’kendi’ kalabalığını 80-100; Sarıgül de kendi kalabalığını 20 bin olarak belirtiyor. Genel Merkez 1500 araba tuttuğunu söylerken; Sarıgül’ün 316’sı İstanbul’danolmak üzere 800’e yakın araç kaldırdığı bildiriliyor.
CHP’nin enerjisini nerelere harcadığı bu ’cepheleşmeden’ görülebilir. Sosyal demokrat bir parti için ne kadar ’acı’ değil mi? Her iki tarafın harcadığı yaklaşık 3-4 trilyon ile neler yapılabilir? Hiç olmazsa bir parti okulu kurulamaz mı?
Ne yazık ki CHP anlayışı, kendi bütünlüğünü, kardeşliğini sağlayıp dışarıdaki rakipleri ile uğraşacağına içeriden kendi kendini yiyor.
İsmet Paşa’nın (İnönü) bu sözü hiç unutulmamalıdır:
"Bir komutan bütün mesaisini, hazırlıklarını kendini korumak için yapıyorsa, o komutan savaş kazanamaz..."
Hangi Anayasa
’ANAYASA uzmanı’, yeni Anayasa’nın cevap vereceği temel sorun hangisidir diye soruyor:
Cemaatlerin, mezheplerin, etnik grupların siyaset ve menfaatlerini öne çıkaran, Kophenag kriterleri kisvesi altında, sadece hak talep eden bireylerin hukukunu koruyan bir Anayasa mı?
Kurulduğu dönemde dünyanın, çağımızda Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu’nun en modern devlet projesi olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, üniter, laik yapısını koruyacak ve sadece hak talep eden bireylerin değil ülkesine karşı görevini yapan yurttaşların hukukunu koruyan bir Anayasa mı?