ANAYASA Mahkemesi ve Danıştay kararlarını ortadan kaldırabilmek amacı ile ‘hileli yöntemlerle’ olağanüstü genel kurul toplantıları düzenleyen AKP destekli Kızılay yöneticilerine yargıdan bir ‘tokat’ daha gelmiştir.
Tarafımdan açılan davaya bakan Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi kesin hüküm içeren yargı kararlarına rağmen, 7.8.2004 tarihinde yapılan Kızılay Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nı ve bu toplantıda alınan kararları ‘iptal’ etmiştir. Böylece Talat Yılmaz ve arkadaşlarından oluşan bugünkü Kızılay yönetiminin yasal olmadığı ve kurumun da işgal altında bulunduğu tescil edilmiştir. Bilindiği gibi Anayasa Mahkemesi, Türkiye Kızılay Derneği’ne yapılan ‘siyasi müdahaleyi’ Anayasa’ya aykırı bularak iptal etmiş, Danıştay 10.Dairesi de bu karar doğrultusunda Bakanlar Kurulu’nun uygulama işlemini durdurmuştu. Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi ise 7.8.2004 tarihli genel kurul toplantısı için ‘ihtiyati tedbir’ kararı vermişti. Ancak Talat Yılmaz‘Bunlar içi boş kararlardır’ şeklinde beyanda bulunarak tüm yargı kararlarını çiğnemiş ve olağanüstü genel kurul toplantısını yapmıştı.
Türkiye’de ilk kez böylesine vahim bir olaya tanık olduklarını vurgulayan hukukçular ‘Anayasa’nın 153.maddesini açıkça ihlal eden Başbakan’a Yüce Divan yolunun açılabileceği görüşünü’ belirtmektedirler. AKP hükümetinin bu tutumu Anayasa’nın ‘hukuk devleti’ kavramını zedelemektedir. Yargı kararlarının uygulanmaması durumunda, konuyu AB’nin yetkili organlarına ve AİHM’ye taşıyacağımızı özellikle belirtmek isterim. Hukuk dışı yapılan bu uygulamalara karşı büyük bir hassasiyet gösterilmesini rica ederim.
Dr.Ertan GÖNEN Kızılay eski Genel Başkanı
Bebek’teki park utanılacak halde
BEBEK’te oturan bir okurumuz, utanç verici şeyler yazıyor: Bebek Parkı bakımsızlıktan perişan halde. Biliyorsunuz parklar Büyükşehir’e ait ve onlar da her sene parkların bakımını ihale ile şirketlere veriyorlar. Verdikten sonra hiç bir şekilde kontrol etmiyorlar. Görevini kimse yapmıyor. Tahmin ediyorum ki, görevlendirilen adam ehil değil; budama yapmıyor, soğuk havalarda güllere naylon sarmıyor. Parktaki heykelin plaketi düştü, kaidesi kırık; utanç verici bir durum. Belki de kim olduğunu unuttular. Yandaki Mısır Başkonsolosluğu da bakımsız, dökülüyor. Kocakoca Mısır devleti bunu görmüyor mu? İstanbul en güzel yerinde yüzkarası bir durum. Yan kapısında polis kulübesi var; orası da ayrı bir çöp yığını, insan utanıyor. Ben üç yıldır uğraşıyorum, ne yazık ki, başarılı olamadım.
İSKİ, ‘suyu kesti’
İSKİ’nin, ‘İSKİ sessiz kalıyor’ (22.12.2004) yazısına gönderdiği açıklama şöyle: ‘Konuya ilişkin daha önce kaleme almış olduğunuz (19.11.2004) yazınız üzerine idaremiz gerekli incelemeleri yaparak Hamidiye AŞ ile akdedilen protokol hükümlerine uyulmadığı gerekçesiyle protokolün sonlandırılmasına karar vermiş ve fesih bildiriminde bulunulmuştur. 31.12.2004 tarihi itibariyle İSKİ ile Hamidiye AŞ arasındaki protokol son bulacaktır.’ Bilindiği gibi Hamidiye AŞ, su satış yerini Cihan Ltd.Şti’ye (Dr. Cihan Koç) kiralamış; bu kiralamadan mağdur olduğunu söyleyen su nakliyeycisi Alaettin Güneş, İSKİ ve Savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
CHP geçmiş sol örgütlere dönüştü
MENEMEN’de Kubilay’ın şehit edilişinin 74. yılı anma töreninde CHP İzmir Milletvekili Vezir Akdemir, ‘Bizi başka belediye başkanlarıyla oturtmayın, biz bölgenin başkanlarıyla oturmak istiyoruz’ diye sesleniyor.
Protokol krizi yanında provokasyon da, polemik de, kavga da vardı Menemen’de dün... Tartışmalar sırasında meydana gelen itiş kakış arasında Mustafa Sarıgül’ün yandaşlarından birinin burnu kanıyor. Sarıgül’ü, Menemen’e davet eden Menemen’in CHP’li belediye başkanı Tahir Şahin konuşmasına başlarken ‘Sayın Şişli Belediye Başkanım...’ diye hitap ediyor.
CHP’li 14 milletvekili alternatif bir toplantı yapıyor; bir yanda da Sarıgül, Baykal’a göndermeler yapıyor.
Anlamlı bir toplantıda ‘Türkiye laiktir, laik kalacaktır’ sloganı komik kaçmıyor mu?
Sarıgül bir taraftan alkışlanıyor, bir taraftan yuhalanıyor. Bir grup ‘İzmir seninle gurur duyuyor’ diyor, Genel Merkez yanlıları ise ‘Senin burada ne işin var?’ diye tepki gösteriyor.
CHP’nin üzerinden atamadığı hizipçiliğin boyutu; devlet bürokrasisi, askerler, gençler, ADD üyeleri, emekli astsubaylar ve çeşitli illerden gelen Lionslar tarafından ibretle seyrediliyor.
İzmir’den bir dostumuz, bütün bunlara üzülmüş; bir konuyu hatırlatıyor:
‘1980 öncesinde aynı tabandan gelen sol hizipler birbirleriyle kapışırdı. Zaman zaman Dev-Sol’cular, Dev-Yol’cularla, Kurtuluş’çular Dev-Yol’cularla konuşturulmazlardı. Çünkü bir araya gelirlerse birbirlerinden etkilenirler diye endişe ederlerdi önderleri... Eğer bir araya gelirlerse mutlaka kavga ettirilirlerdi. O yüzden çeşitli gruplar yıllarca birbirlerine düşman gibi baktılar ve bir şey de olamadılar.’
Biliyor musunuz
BÜYÜKŞEHİR’in İSMEK (İstanbul Sanat ve Meslek Eğitim Kursları ve Semirerleri Organizasyonu Hizmet Alımı) işinin ‘acil ihtiyaç’ gerekçesiyle açılan 5 trilyonluk ilk ihaleyi bir TV şirketine yakın olan Atlas firmasına verildiğini; ayrıca 5 ocaktaki 15 trilyonluk 2. ihale şartnamesinin ise bu işi 3 yıldan beri yürüten Rey Medya’ya verilecek şekilde hazırlandığının ileri sürüldüğünü...İSTANBUL Esnaf ve Sanatkar Odası’nın, esnaf ve sanatkarlara AB’ye entegrasyonunda katkı sağlayacak Ar-Ge birimi kurduğunu (İletişim; 0537-263 34 44)...
Mesaj panosu
BEYOĞLU Savcılığı’na; otoyol tabelalarına çıkan meczubun altına atlama yastığı seren ve yaktıran itfaiye, Yeşilçam’da dakikalarca yalvaran Erkan Abacı’ya, arabada olduğu halde akıl edip yastık getirmeyen Beyoğlu İtfaiyesi suç işlemiş olmuyor mu? Fehmi KURŞUN
‘90. YILDA 90.000 şehit anılıyor’ Sarıkamış Harekatı’nın yarınki anma törenine katılacak ilk kafile bugün 08.00’de Haydarpaşa’dan törenle Erzurum’a hareket ediyor.