Kentsel dönüşümün ‘tozu’ da hasta ediyor

Başta sigara, egzoz, filtresiz sanayi bacalarından çıkan gazlar ve en önemlisi de ‘trafik tozu’... Son zamanlarda bunlardan rahatsız olanların giderek arttığını görüyoruz. Bir dostumuz da geçenlerde, “Sen esas kentsel dönüşüme bak” dedi. Gerçekten bu kadar bina yıkılıyor, o kadar toz havaya karışıyor. Sık sık yağmur yağmadığı için de yutuyoruz bunu... Üstelik yıkılan binaların bir bölümünde ‘asbest’ malzemesi kullanıldığı da biliniyor. Kentsel dönüşümlerin gerçekleştiği yerlerde yaşayan özellikle yaşlı kadınlar (erkekler dışarda) ve çocuklar orada toza maruz kalıyorlar. Alerjik bünyelerde bu vakalar daha öne çıkıyor. Ancak bu konuda hiç kimsenin önlem aldığı yok. Belediyeleri bırakın il sağlık müdürlerinin hiçbir uyarısı olmuyor. Bakanlık olarak bir ‘araştırma’ sonucu da yok. Sokaklarda, metro istasyonlarında ‘toz’ ölçümü yapılamaz mı?

Emin olun son zamanlarda hastaneler bir kontrol edilse, özellikle kentsel dönüşüm bölgelerinde akciğer rahatsızlıklarının nasıl arttığı görülür. Ne yazık ki AKP döneminin sağlık ve çevre bakanlarına, isimlerini hatırladığımız Recep Akdağ, Mehmet Müezzinoğlu, Ahmet Demircan, Mehmet Özhaseki ve Veysel Eroğlu’na uyarı yapmak isteriz. Bu kadar kirli havada yaşamak istemiyoruz. Her şey hastane yapmakla olmuyor!

‘BEŞİKTAŞ’TA NELER OLUYOR

BEŞİKTAŞ Belediyesi’nde neler oluyor? Büyük skandallar yaşanıyor. Murat Hazinedar’dan sonra ‘içerde’ kimler durumu ele geçirdi... Belediye borçlarını ödeyemezken ihaleler kimlere gidiyor? Taşeron maaşları ve sosyal yardım paralarını bir belediye ödeyemez mi? Kimlerin yakınları belediyeye yerleştirilmiş? Müfettişler kimleri atın dedi? Göreve getirilen Tahir Doğaç’ı kimler işlevsiz hale getiriyor? Bekleyiniz... İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ilçe kaymakamına ne talimat verdi?

TURİZM 10 CİLTTE

- TÜRKİYE’nin her yerinden, sektörün her kesiminden 522 kişi ile yüz yüze yapılan görüşmelerle hazırlanan Türkiye Sözlü Turizmi Tarihi için 2 Haziran’da İstanbul Hilton Oteli’nde tanıtım toplantısı düzenlenecek.

‘3.600 EK GÖSTERGE’ PARTİLERİ SARSIYOR

CUMHURBAŞKANI adayları Muharrem İnce ve Meral Akşener’in seçim kampanyalarında başlattığı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kapsamını genişlettiği, emeklilerle birlikte 5 milyon kamu görevlisi ve ailelerini ilgilendiren, halen 1. derece kadroda bulunan genel md.yrd./daire başkanı/mühendis/doktor/denetim elemanı vb kamu görevlilerine verilmekte olan 3.600 ek göstergenin; öğretmen/polis/hemşire/din hizmetleri görevlileri ve bazı yöneticilere de verilmesi vaatlerine ilişkin emekli mülkiye müfettişi Mahmut Esen’e, “Değerlendirme ve çözüm önerileriniz nedir” diye sorduk. Esen şunları söyledi:

“Kamu personelinin mali haklarının iyileştirilmesine yönelik vaat ve çalışmaların, personelin tümünü kapsayacak şekilde hizmetin özelliği nedeniyle konulmuş genel dengeleri de gözeterek yapılmasında yarar vardır. Bu amaçla iki ayrı yol/yöntem izlemenin olanaklı olduğu düşünülmektedir.

1- Emekli aylık bağlama oranlarında 60 puanlık bir artış yapmak suretiyle, göreceli olarak diğer emeklilerin gerisinde kalmış olan tüm kamu personeli emeklilerinin aylıklarında, aynı miktar/seyyanen 482.61 TL artış yapılabilmesi olanaklıdır. (Öğretmen ve polis memurlarına 3.600 ek gösterge verilmesi halinde, çalışanların aylıklarında 46 TL, emeklilerin aylıklarında ise 513.89 TL artış olacaktır.)

2- Kamu personelinin mevcut ek göstergeleri yasalara ekli cetvellerde belirtilmiş bir üst basamak rakamlarına göre yükseltilebilir.

Bu suretle birinci derece kadrolarda bulunanlar için tespit edilmiş en yüksek ek gösterge rakamları olan 2.200 yerine 3000, 3000 yerine 3.600, 3.600 yerine 4.800 ve diğer rakamlar kabul edilebilir.”

İlgilisi, bilgisili bunun ne demek olduğunu biliyor ama haksızlık yapılmasını istemiyor.

BİLİYOR MUSUNUZ

- CHP 2. bölge 8. sıradan aday gösterilen Orhan Kemal Müzesi’nin kurucusu Işık Öğütçü’nün yerine, kulis baskıları sonucunda milletvekili Dr. Ali Şeker’in konulmasını ‘kırgınlıkla’ karşılamasına karşın, “CHP’nin bir oy fazla alması için sokaklarda, evlerde el sıkıp broşür dağıtarak çalışmalarına devam ettiğini” açıkladığını...

- İYİ Parti Kurucusu ve Genel İdare Kurulu üyesi, gazeteci Ruhat Mengi’nin milletvekili isim listelerinin ilanından önce partide gördüğü yanlışlardan ötürü tüm görevlerinden istifa ettiğini duyurduğunu...

- GAZETECİ-yazar, savaş muhabiri, belgeselci Vedat Yenerer’in İYİ Parti’den İstanbul 2. bölge 9. sıradan aday gösterildiğini...

Gazetecilik işte bu!

 ANKARA gazeteciliği mesleğin temeli olan ‘güven’ esasına dayalıdır. Bu saç ayağının olmazsa olmazıdır. Bunun örneklerinden biri Talat Atilla’dır. 16 yıldır sahibi olduğu Turktime.com’da ve TV programlarında dikkat çekerken, CHP kulislerinde de etkin bir isimdir.

Atilla bir haberle üç milletvekilini götüren haberle en güzel cevabı verdi. Her şey 2016 Ocak ayında Atilla’nın “Atatürk fotoğrafını TBMM’ den indiren vekil” haberi ile başladı ve üç  CHP’li siyasetçinin parlamentodaki siyasi yaşamını kesintiye uğramasıyla sona erdi.

Dönemin CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, önce yalanladığı haberi daha sonra doğrulayarak “Atatürk fotoğrafını CHP Ankara Milletvekili Necati Yılmaz indirdi“ dedi. CNN TÜRK de konu ile ilgili tartışmaya dahil olan CHP’li Muharrem İnce’nin “Talat Atilla’nın yazdığı haber doğru. Bu konuşmalar Aylin Nazlıaka tarafından ifade edildi” demesiyle tartışmalar büyüdü. 50 günlük sessizliğini bozan CHP yönetimi Aylin Nazlıaka’yı ihraç etti. Aradan 2 yıl geçtikten sonra Atatürk fotoğrafının indirilmesinde isimleri sıklıkla geçen CHP Milletvekilleri Necati Yılmaz ve Zeynep Altıok da Kılıçdaroğlu tarafından Milletvekilliği seçimlerinde liste dışı bırakıldılar.

Israrlara karşın haberin kaynağını söylemeyen Atilla konuyla ilgili “dişlerim döküldü” diyen Necati Yılmaz’la ilgili olarak “Konu ile ilgili yakından uzaktan ilgisi hiç olmadı ama Nazlıaka, Yılmaz’ın ismini gündeme getirerek dikkat dağıtmak istedi. Haberi yapan gazeteci olarak net söyledim, yine söylüyorum Necati Yılmaz masumdu” dedi.

‘Türkiye Turizm Tarihi’ 10 ciltte toplandı

TÜRKİYE’nin her yerinden, sektörün her kesiminden 522 kişi ile yüz yüze yapılan görüşmelerle hazırlanan Türkiye Sözlü Turizmi Tarihi için 2 Haziran’da İstanbul’da Hilton Oteli’nde tanıtım toplantısı düzenlenecek.

Türk turizminin dünden bugüne gelişimini, bu gelişime katkı yapan kişi ve kurumları tanıtmak ve gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla gerçekleştirilen ‘Türkiye Sözlü Turizmi Tarih Projesi’ Prof. Dr. Nazmi Kozak başkanlığında 22 öğretim elemanının 696 saatlik yüz yüze görüşmesi ve Tarih Vakfı ile Ekin Grubu’nun kurumsal danışmanlığında gerçekleştirildi.

Prof. Dr. Kozak, proje kapsamında görüşülen çalışmanın basımının gerçekleşmesinde katkısı olan herkesi 2 Hazirandaki buluşmaya davet ettiklerini belirterek şunları söyledi:

“Proje kapsamında; Ayvalık’tan Nemrut’a Kapadokya’dan Alanya’ya Çeşme’den Palandöken’e İstanbul’dan Antalya’ya, Trabzon’dan Safranbolu’ya Türkiye’nin her yerinden, sektörün; rehber, acente, otel, yatırım, işletme, garson, pilot, muhasebe, shopping, finans, yayın, akademi ve diğer bütün kesimlerinden 522 kişi ile yüz yüze görüşüldü.

Bu görüşmelerden 7 bin 700 sayfalık 10 ciltlik bir yayın hazırlandı.

Projeye Eskişehir Anadolu Üniversitesi ile birlikte yapılmak üzere yapılan anlaşma ile başlandı. Fakat üniversite yönetiminin değişmesi ile projenin tamamlanması engellendi.

Bunun üzerine sektöre çağrıda bulunarak projenin tamamlanması için katkılarını istedik.

Sağolsunlar, sektörün duyarlı insanlarının sahiplenip destek ve katkı sağlaması ile 10 ciltin basımı tamamlandı.

2 Haziran Cumartesi Günü İstanbul Harbiye’deki Bosphorus Harbiye’ye bu eseri görmeye bekliyoruz”

Prof. Dr. Kozak konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

“Proje kitaplarının basımı için yönetsel ve hukuki yollardan çözüm elde edilemeyince Turizm Gazetesi Genel Yönetmeni Fehmi Köfteoğlu tarafından sektöre çağrı yapılarak destek kampanyası açıldı. Kampanya ile kitapların basımı için gereken paranın önemli bölümü elde edildi. Bu vesile ile kampanyaya destek verenlere ve kampanyayı başlatıp yürütün Fehmi beye teşekkür ederiz.”

Fehmi Köfteoğlu da şunları söyledi:

“Dünya turizmi için bir ‘Case Study’ (incelenecek vaka) olan Türkiye’nin turizmdeki dünden bugüne gelişimini bizzat yaşayanların ağzından anlatılarak kayda geçirilen böyle bir çalışmanın kişisel kapris ve anlaşılmaz nedenlerle engellenmesine gönlüm razı olmadı. Bunu sektör ile de paylaşarak çalışmanın basımı için gerekli parayı toplamak üzere kampanya açtık. Rektörün engellediği bu çalışma sektörün katkısı ile  tamamlandı.”

Emekli maaşında bir dengesizlik var

KAMUOYUNDA polis, hemşire, öğretmen gibi meslek gruplarının emekli maaşları ile ilgili düzenlemeler konuşulmakta fakat şu ana kadar hiç bilinmeyen bir kesimin, subay emeklilerinin maaşları ‘iyi’ bilindiği için olsa gerek, emekli binbaşıların aldıkları emekli aylıkları konusu gündeme gelmemektedir” diyen Emekli Binbaşılar Platformu Başkanı Fatih Çakırtaş diyor ki: ”Emekli bir Albay’ın bizden iki kaat fazla emekli maaşı aldığını biliyor musunuz?“

Çakırtaş, bu adaletsizliğin giderilmesi için yeni bir idüzenlemenin geçikmeden yapılmasını istiyor.