Paylaş
Bulunduğumuz bölgede imar planı gereği yapılan binaların maksimum kat yüksekliği 4 kattır. Ancak imar planında yeşil alan olmasına rağmen nasıl oldu ise buraya 12 katlı ve bitişik dört blokdan oluşan devasa bir inşaat yükselmektedir. Söz konusu yerde Ihlamur Vadisi Konutları olarak yapılan bu ucube, bütün binalarımızın 8 kat üzerine çıkarak mahallemizi yaşanmaz hale getirmek üzere.
Bu konunun üzerine gidilmesini ve bu hazsız, kanunsuz uygulamaya engel olunmasını Büyükşehir ve Valilikten rica ederiz.
K.G.
Erkekler cinsiyet kotasıyla bizi aldattı
BİZLER her seçimde alanlarda partinin her etkinliğinde, her yerde kapı kapı dolaşıp CHP’nin prolelerini anlatan partimiz için canla başla çalışan yıllarca hiç bir beklentisi olmadan partimize emek veren CHP’nin emekçi kadınlarıyız.
Tüzük Kurultayında Kemal Kılıçdaroğlu’nun gayretleriyle %33 cinsiyet kotası ve gençlik kotası tüzüğümüzde yer aldı fakat Ankara İl Kongresinde, ilçe kongrelerinde ve delegasyon seçimlerinde tüzük hükümlerine uyulmadı. Bu durumun düzeltilmesi için Ankara’da imza kampanyası başlattık.
“26.2.2012 tarihli 16. Olağanüstü Kurultayda kabul edilen ve parti tüzüğüne konulan ‘Cinsiyet Kotası’ başlıklı 61a maddesinde, “... Partinin katıldığı milletvekili genel seçimlerinde merkez yoklaması yoluyla belirlenecek adayların saptanmasında, PM seçiminde, İl, İlçe, belde yönetim organlarının seçiminde, il genel meclisi ve belediye meclisi üyelikleri için adayların saptanmasında, kongre ve kurultay delegesi seçimlerinde en az %33 cinsiyet kotası uygulanır...” denilerek, bu temel değer açıkça tüzük maddesi haline dönüştürülmüştür.
Buna rağmen; 9. Olağan Ankara İl Kongresinde, il kongresi öncesindeki ilçe kongrelerimizde, ilçe yönetimleri ile il delegasyonunun, il yönetimi ile kurultay delegasyonunun belirlenmesinde, tüm uyarı ve önerilere rağmen tüzüğümüzün ‘Cinsiyet kotası’ başlıklı ilgili maddesi açıkça ihlal edilmiş, tüzüğümüzde ‘en az %33’ denilmesine rağmen, biz kadınların temsiliyeti açıkça göz ardı edilmiştir.
9. Olağan Ankara İl Kongresi’nde yarışan her iki listede de bu kotaya önem verilmemiş, tüzük ihlal edilmiştir.”
Nevin UYGURER
(nuygurer@hotmail.com)
Sağlık hakkı
SAĞLIK çalışanına saldırı; sağlık hizmeti alma hakkına saldırıdır. Güç kullanma yetkisini elinde bulunduran kamu otoritesinin birinci görevi güvenliğin sağlanmasıdır. Kamu otoritesi bu görevini devredemez ve erteleyemez.
Yaygınlaşma eğilimi gösteren şiddet sarmalına karşı başta kamu otoritesi olmak üzere, toplumun tüm kesimleri üzerine düşeni yapmalı; şiddet sarmalı mutlaka durdurulmalıdır.”
Süleyman BAKAL
Paylaş