Karamsarlık ve umutsuzluk

CNN Türk’te bu akşam 21.00’de yayınlanacak ’Ahmet Hakan’la Seçim Kahvesi’ turunda Trakya’yı turladık. TEM’den Mahmutbey gişelerinden çıktıktan sonra Küçükçekmece ve Büyükçekmece göllerinde sular iyice kurumuş; sular çekilmiş, torf toprağı açığa çıkmıştı. Görüntüler moral bozucu. 22 Temmuz’dan sonra esas gündemi susuzluk oluşturacak.

Ahmet Hakan, biraz Silivrili sayılır, yani hemşeri sayılırız. Dolayısıyla Trakya’nın sorunlarını biraz biliriz. Silivri’den dostlarıyla bir araya geldik. Kınalıköprü’den 2-3 km. uzaklıktaki 30 dönümlük çamlık bir koru içindeki ’Çamlık Restoran’da Trakya’ya özgü kuzu pirzolası yedik.

Yerli karpuz daha çıkmamış; domates de... Eskisi gibi sebze-meyve bolluğu olmayacağı anlaşılıyor.

İstanbul’un sayfiye beldesi ne olmuş öyle? Köyleriyle 75 bin nüfusa ulaşmış, bu kez ’beldesi’ olmuş İstanbul’un... Büyükşehir’e bağlanınca, resmen ’patlamış’, son dönemlerde büyük göç almış. Silivri’nin kendisine özgü yağlı koyun yoğurdunu bul ki yiyebilesin! Silivri, ünlü belediye plajında kanalizasyon sorunu yaşıyor; her ilçede gördüğümüz gibi... (Çevresel anlamda Trakya’nın her yeri böyle; İstanbul’un arka kapısı olmaya başladığından beri... Bu coğrafyada bu kadar nüfusu teşvik eden bütün siyasetçilerin günahı çok!) Üç dönem belediye başkanlığı yapan Selami Değirmenci, "Büyükşehir’in olağanüstü katkılarıyla Silivri’nin uçması gerektiğini, ancak yerel yönetimdeki beceriksizlikler yüzünden bunun gerçekleşemediğini" söylüyor...

1974’lerde oluşturulan sanayi bölgesi ile ihracatta önemli bir payı bulunan Çerkezköy’e geldiğimiz AKP’li Belediye Başkanı Ali Erdem ile karşılaştık. ’Osmanlı Camisi’nin (Daha önce Abdülhamid adı verilmek istenmiş) bulunduğu meydanda büyük bir Atatürk heykeli vardı. İşadamı Halit Narin’in öncülüğündeki sanayiciler yaptırmış. Çerkezköy’ün dini akımların etkisi altında olduğuna dair gözlemlerimizi kendisiyle paylaşınca başkan "Hayır" dedi, "Çerkezköy, Atatürkçü, cumhuriyetçi bir ilçedir, bu gözlemlere katılamam"... Kapaklı Köyü’nün nüfusu 65 bin olmuş. Saray’ın Büyükyoncalı Köyü’ndeki sohbette Belediye Başkanı Nurettin Yılmaz, "Hemşerimiz Sabri Ülker bizi unuttu galiba" diye sitemini iletti. Meşe ağaçları içinde Balkan köyleri Güngörmez ve Bahçeköy sorunlar yumağına dönüşmüş; yoksulluk giderek artmış. Bir pazarcı gördük; sarmısak dışında bütün meyve ve sebzeler İstanbul halinden getirilmiş. Yerel bir tek ’manda yoğurdu’ vardı köyde; sulak alanlar kalmayınca manda da bakılamaz olmuş. 180 köyün bulunduğu Istranca orman alanında ’makta’ yasaklaması sonucu AKP’ye büyük öfke dikkati çekiyor. Trakya köylerinde özellikle CHP’nin ağırlığı gözleniyor; ardından MHP ve GP’liler geliyor.

Emekli olduktan sonra köylerine çekilen insanlar, ilçelerine gidemez durumda. Bahçeköy’de, "Tıraş olmaya değil Çerkezköy’e gitmek; köy kahvesine çıkıp çay parası ödeyemeyecek arkadaşlarımız var" diye yakınmalar dinledik. AKP’nin Anadolu’daki ’yardımları’ ve ’yatırımları’ bu bölgede yok. Bir köylü, "Kömür ve erzak dağıtıyorlarsa, bizim köye uğramıyor; demek ki cami cemaatine gece yapılıyor" diyor. Belki bu nedenlerle AKP bölgede beklediği ilgiyi göremiyor. Bir de bölge insanının, Balkan ve Rumeli kökenli olmaları nedeniyle Atatürk’ü çok sevmeleri ve ’ülke bütünlüğüne’ dönük kaygıları AKP’ye ’soğuk’ olunmasında bir başka etken.

Aşırı karamsarlık ve umutsuzluğun izleri yüzlerden okunuyor.

MİLLETVEKİLİNE TEPKİ

Kıyıköy’
de bir çay bahçesinde, ikindi namazından çıkan AKP Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam’la karşılaştık. Bir anda Kıyıköy sakinleri çevremizi doldurdu. Özellikle orman mağduru köylüler ile balıkçılar, milletvekiline tepki gösterdiler. Milletvekili sessizlikle dinledi; ama anlattıkları onları hiç tatmin etmedi, karşı itirazlar yükseldi.

Böyle durumlarda bir milletvekilinin vatandaşın elini sıkması çok zordur. Başka bir bölgede dinledik. AKP’li bir milletvekili köy kahvesine girdiğinde tokalaşmak istemiş. Ancak aralarından bazıları "Elimi kirletemem" diyerek elini uzatmamış.

Buğday verimi kuraklık nedeniyle geçen yıllara göre % 20 dolayında düşük; ayçiçeği ürünü bir hafta içinde yağmur görmezse ’yandı’ gitti.

Programın yapımcısı Defne Alphan’ın seçtiği görüntüleri biz de merak ediyoruz.

Hangi sürpriz

Ne var ne yok?

Tayyip Bey, genel seçimi ’cumhurbaşkanı’ seçimine dönüştürdü; adaylar meydanlara çıkamıyor. AKP’li vekilin elini sıkmak istediği vatandaş, "Ben elimi kirletemem" diyerek uzatmıyor. Onları soru yağmuru ile bunaltıyor. Bakanlar ve adaylar meydanlarda görülmüyor; ancak devlet imkánlarıyla gezebiliyorlar; vali ve kaymakamları ziyaret ediyorlar. Ziraat Odaları ve sendikacıları ziyaret edemiyorlar. Bu nedenle, cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu kadar 23 Temmuz’da da ’sürprizler’ ortaya çıkabilir. Bu nedenle, 1994 yerel seçimlerinde Bedrettin Dalan’a % 60 oy tahmininde bulunulurken, Dalan (YTP, % 15.4) ancak dördüncü olmuş, İlhan Kesici (ANAP, 22.1), Zülfü Livaneli (SHP, 20.3) ve Ertuğrul Günay (CHP, 1.4) safdışı kalmış. Başkanlığı, aradan sıyrılan Tayyip Erdoğan (RP 25.1.) kazanmıştı. Bu seçimde, kendisini devlet ve belediye imkánlarıyla inanılmaz şekilde ’pompalatan’ AKP’nin, bir sürprizle karşılaşabileceği de düşünülmelidir. Bu seçimin diğer seçimlere benzemeyeceği besbelli.

Cumhurbaşkanlığı seçimi...

Hele son İstanbul’daki billboard işinden sonra Gül, her ne kadar ’mağdur’ olduğunu (başım dik dese de) anlatsa da şansını iyice yitirdi. Geriye iki aday kaldı; biri ’esas’ aday Tayyip Erdoğan ile bazı çevrelerde ismi telaffuz edilmeye başlanan ’sürpriz aday’ Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu...

Nereden çıktı bu?

İslam Konferansı Genel Sekreterliği’ne Erdoğan ve Gül’ün kulisleri sonucu seçildi. Görenler anlatır; Mekke’deki odasında üç fotoğraf vardır; Erdoğan’ın, Gül’ün ve kendisinin... İhsanoğlu politik bir adam değildir; uzlaşıcı bir yapıya sahiptir; karısının başı açıktır. Bu ismi de bir kenara not edin...

Biliyor musunuz

İSTANBUL’da bugün Başbakan Erdoğan’ın Kazlıçeşme’de 16.30’da; Erbakan ve Kutan’ın da Çağlayan’da 16.00’da konuşacaklarını; her iki miting için eski ve yeni Milli Görüşçüler arasında büyük bir tanıtım ve ’taşıma’ savaşı yaşandığını... MHP Kocaeli 2. ikinci sıra adayı Lütfü Türkkan’ın, İzmit’teki seçim gündemini "Orman Bakanı Pepe’nin oğullarının gemileri ve yüzlerce daireleri ile doğalgaz döşenmiş mahallelere dağıtılan kömürün’ oluşturduğunu belirterek, "Ne yazık ki Kızıltepe’de sinema var, 600 bin nüfuslu Gebze’de yok. Yapılan kültür sitesine de belediye el koymuş" dediğini..
Yazarın Tüm Yazıları