Kafası karışan millet

‘Devletin zirvesinin cenaze namazında saf tutmasıyla terör önlenemez’ başlıklı yazısında, PKK’ya karşı yürütülen terör mücadelesinde yaşanan eksiklikleri sıralıyor ve bazı önerilerde bulunuyor.
Kumkale diyor ki:
“Devlet kadrolarında anarşi ve terör olaylarına karşı dünyanın en tecrübeli ve yetenekli kişileri istihdam edilmektedir. Fakat AK Parti yönetimi elindeki bu kadrolardan istifade edememektedir.
-  PKK örgütünün dolaylı yoldan propagandasını yaparak örgüte destek verenlerin kapısını cumhuriyet savcılarımızın neden çalmadığını da halkımız merak etmektedir.
-  Ergenekon soruşturmaları ile birlikte Türk ordusuna karşı ‘Asimetrik Psikolojik Savaş’ yürütüldüğü bizzat Genelkurmay Başkanı tarafından defalarca dile getirilmiştir. Buna rağmen yandaş medya olarak adlandırılan kuruluşlarca her fırsatta Türk ordusu adeta bir suç örgütü gibi gösterilmeye devam edilmektedir.
-  Askere karşı yapılan her kanlı saldırı sonrasında şehitlerimizin komutanlarının hatalı olduğu vurgulanarak teröristler haklı gösterilmekte, bu şekilde subaylarımız milletin gözünde küçük ve aciz duruma düşürülmektedir.
-  Terörü sıfır noktasına indiren üst rütbeli bazı komutanların, teröristlerin imzasız ihbar mektupları ile terör örgütü yöneticisi ve üyesi olarak suçlanıp tutuklandıkları bir ortamda milletin kafası allak bullak olmuştur. Komutanların bu durumu terörle doğrudan mücadele eden kişilerin moralini bozmuş ve askerin teröre karşı direnme azim ve iradesini zayıflatmıştır.
Asker meşru
müdafaada
-  Teröre karşı elindeki yasal ve teşkilatlı devlet güçlerini kullanmakta tereddüt eden yönetim, adeta köpekleri salmış ve taşları bağlamıştır.
-  Türk insanı terörü ve terörle mücadeleyi iyi bilmektedir. Fakat bugün bu mücadeleyi yapması gerekenlerin elleri yasalarla bağlanmıştır. 2002’de terörü sıfırlayan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yasalar gereği terörle mücadelede sorumluluk ve yetkisi yoktur. Terörü önlemede tek yetkili İçişleri Bakanı ve İl İdaresi Kanunu’na göre illerin valileridir. Terörü önlemede asker-sivil işbirliğini ve ortak planlamayı öngören EMASYA uygulamasının da kaldırılması ile terörle mücadelede yetişmiş askerler bugün tamamen devre dışı bırakılmışlardır. Hiçbir operasyon yetkisi bulunmayan askerler, kendilerine yapılan saldırıları kışlalarında karşılamakta, bir bakıma sadece meşru müdaafa durumunda bulunmaktadır. Güvenlik güçlerinin yeni yasal uygulamalarla elinin kuvvetlendirilmesi gerekmektedir.
-  Dışarıda teşkilatlanıp, yığınak yaparak doğrudan devletin güvenlik güçlerine ağır silahlarla yapılan saldırı ortamının adı anayasamıza göre savaş halidir. Savaşa karşı tedbirler ancak ‘2941 Sayılı Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu’na göre alınabilir.
-  PKK terör örgütünün sadece silahlı kişilerden oluşmadığı, yurtiçi ve yurtdışında her alanda teşkilatlandığı dikkate alınarak bütün yurtta uygulanacak sıkıyönetim ilanı ile başlatılacak savaş hali durumuna göre acilen gerekli tedbirler alınmalıdır.
Terör, devletin öncelikli sorunudur. Mutlaka ve acilen çözülmelidir. Soruna acilen çözüm bulunamadığı takdirde ülkenin hızla bir içsavaşa doğru sürüklendiği gerçeği göz önünde tutulmalıdır. 30 yıldır terör baskısını yaşayan halkımızın alınacak bütün tedbirlere katkıda bulunma gayreti içinde olacağı unutulmamalıdır.”

GÜNÜN SÖZÜ

“Geçmişte siyasi iktidar, hükümlü Erdoğan’ın TBMM’ye girebilmesi için muhalefetin de desteğini alarak anayasa değişikliğine gitmişken, bugün üstelik de 12 Eylül izlerini taşıyan anayasa hükümleri nedeniyle özgürlükleri bile kısıtlanan tutuklu milletvekilleri konusunda, iktidar partisinin anayasa değişikliğinden kaçması anlaşılabilir değildir.”
(Ömer Faruk
EMİNAĞAOĞLU)

Araç muayenede tezgâh

HEPİMİZ başlangıçta araç muayene istasyonlarının özelleştirilmesini destekledik. Güzel, modern istasyonlar, eğitimli personel hizmeti alacağımızı düşündük. Yollarda egzoz dumanıyla dolaşan arabaların biteceğini, kamu yararına bilimsel standartlar getirileceğini zannettik. Ama yanılmışız! Büyük bir soygun kumpanyası kurulmuş meğer... İhaleyi alan firma büyük bir açgözlülükle vatandaşı nasıl söğüşleyeceğini şaşırdı. Sanırım meclisteki lobileri sayesinde istedikleri kanunları hızlı bir şekilde çıkarıyorlar. Vatandaş sesini kimseye duyuramıyor. Önce muayeneler 2 yılda birdi şimdi insanları yılda bir muayeneye zorluyorlar. 2005-2006 model minibüslere ABS uygulaması getirdiler ki fabrika üretiminde ABS’si olmayan bu araçları 1 sene önce muayeneden geçirdiler. Gidin yaptırın diyerek 15 bin TL etmeyen araçlara 12 bin TL masraf çıkarıyorlar. Bu işi kendileriyle ortaklı olduğunu düşündüğümüz birkaç firmaya yönlendirmeye zorluyorlar, tezgâh kurulmuş trilyonların peşine düşmüşler. 15 bin servis minibüs sahibini zor durumda bıraktılar, vatandaşlar sesini duyuramıyor. Yolcu güvenliği öncelikleri olmadığı o kadar açık ki gidin hâlâ kendini götüremeyen araçlar, egzoz dumanıyla yollarda kol geziyor. Düzgün gelen vatandaşı zorluyorlar, sıkıntı çıkarıyorlar. Bu adamların derdi, yatırdıkları parayı en kısa zamanda toplumun cebinden çıkarmak. Bu soyguna lütfen birileri dur desin. Makul ve bilimsel bir sistem getirilsin.
Gürkan ULUÇ-Eski milletvekili

Biliyor musunuz

- PİR Sultan Abdal Kültür Derneği, bu sefer Kartal’da Çınardere (Kurfalı) Mahallesi’nde yaklaşık 25 kadar Alevi kökenli yurttaşın evine işaretler konulduğunu belirterek “Siyasi iktidarın sorumluluğunun gereğini yerine getirmesi ve duvarlara anlamsız şekillerle resim ve yazılar yazan bu kabiliyetsizleri yakalayıp adalete teslim etmesi ve halkımız arasına düşmanlık tohumları ekilmesini sağlayacak söylem ve eylemlerden vazgeçmelidir” diye açıklama yaptığını...
- AŞKALE Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Hüsniye Kaya’nın “Son dönemde yaşanan ve bizleri tedirgin eden gelişmeleri halk iradesi dahilinde dile getirmek ve tepkimizi ortaya koymak adına sessizliğimizi bozuyor” diyerek pazar günü 13.00’de Kadıköy İskele meydanında Atatürk anıtı önünde bir saatlik oturma yapacaklarını” açıkladığını...
- EĞİTİM-İş Genel Merkezi’nin, MEB’in, İmam hatip ortaokullarına kayıt yaptıran öğrencilerin, Kuran kurslarında verilen hafızlık eğitimini almaları durumunda okula 1 yıl geç başlayabilmelerine olanak sağlayan düzenlemenin iptali için Danıştay’da dava açtığını...
- İSTANBUL’da vefat eden, gazeteci-yazar Necmettin Deliorman’ın oğlu, gazeteci, yazar ve tarihçi Altan Deliorman’ın (76) cenazesinin bugün Fatih Camisi’nden kaldırılacağını...