Kabine değişikliği için 2 yol

ANKARA siyasi kulislerinde edindiğimiz izlenimleri soru-yanıt şeklinde aktarmaya devam ediyoruz.

Haberin Devamı

Kabine değişikliği üzerine senaryoları dünden devam olarak biraz daha açıyoruz.

"AKP içinde bu talep sürekli var. Erdoğan’ın ’dar kadrosu’na dönük her zaman tepki var. Çözüm için iki yol var; ya kabinedeki bakan sayısı artırılacak, ya da bazı bakanlar yer değiştirecek. İçişleri Bakanı Aksu’nun, Başbakan Yardımcılığı’na aktarılacağı sürekli gündemde tutuluyor ancak Güneydoğu milletvekilleri rahatsız edilmeden bu operasyon nasıl yapılacak? Çünkü bunların bir kesimi Aksu gibi devlet teammüllerine bağlı isimler. Ancak, bir grup da var ki, özellikle Kürt sorununda Aksu ve çevresi gibi düşünmüyor. Bu tablo Başbakan’ın elini bağlıyor. Ali Babacan’, AB müzakerelerini üstlenmesi nedeniyle Devlet Bakanı sıfatıyla kabinede tabii ki kalacak... Bu sıfatla sadece AB’den sorumlu olacak. Babacan’ın yerine yeni bir isim getirilecek. Kabineden alınması düşünülen isimlerden biri de Devlet Bakanı Ali Coşkun... Ancak, İstanbul’un muhafazakar sermayesi ile ilişkilerinin iyi olması nedeniyle ’dokunmaya’ çekinilen bir isim olduğu da biliniyor. Kürşad Tüzmen’in de, kabineden alınacak isimler arasında yer alıyor. (TÜSİAD’ın önceki akşamki kokteylinde yoktular) Dış ticaret açığının büyümesi nedeniyle Tüzmen’e dönük yoğun eleştiriler yapıldığı biliniyor. Bütün bunlar kulislerde konuşulanlar ama ’kabine rotasyonu’nda asıl maharet Erdoğan’da düğümleniyor. Bir şeyi hatırlamak gerekiyor. Özal da baştan dar kadro ile çalışmıştı ama sonra ipin ucunu kaçırmış, iktidarı sarsılmıştı."

AKP’deki ’MHP’liler’...

- MHP’lilerin çok ağırlık içinde olduğunu düşünmüyorum. Görünürde bir ağırlıkları yok.

Abdüllatif Şener ve Salih Kapusuz gibi isimler.

- Abdüllatif Bey, Galataport projesini hálá imzalamaması ilginç... Tayyip Bey’le arası biraz limoni... Kendisi Meclis Başkanı’na yakındır. Salih Kapusuz ise kimin yanında olursa olsun bir denge unsurudur. İki isim gelişmeleri dikkatle izliyorlar.

GÜNÜN SÖZÜ

"Zaferden az, yenilgiden çok şey öğreniriz."

(Japon atasözü)

Muhalefetin manzarası

Haberin Devamı

CHP’de neler oluyor?

- Baykal
, rahat bir döneme girdi; artık önümüzdeki seçimdeki oluşacak tablo üzerinde hesaplar yapılıyor CHP’de...

DSP ve Ecevit...

- İstanbul’
daki toplantıda, önce AKP’ye karşı direncin gösterilmesini ve çalışılmasını istedi. Güven duygusu ile birlikte Genel Başkan Zeki Sezer’e vasiyet gibi "Tek başınıza iktidar olun" uyarısı yaptı.

’BİRLİK PARTİSİ’

DYP ve ANAP...


- Hep birleşme sözü ediliyor ama her iki taraftan bir ’hareket’ görülmüyor. Merkez sağın birleşmesi için hiçbiri bir ’alan’ açmadığına göre, AKP’ye alternatif olarak ’Birlik’ adı altında bir seçim ’işbirliği veya ittifakı’ yapılması gerektiği kulislerin bir başka gerçeği... Hatta oluşturulacak çatı partinin adı ’Birlik Partisi’ olarak telaffuz ediliyor. Almanya ve özellikle de İtalya’daki ’Zeytin Dalı’ koalisyonu gibi...

MHP...

- Devlet Bahçeli, Erdoğan’
ın her çıkışına hemen yanıt vermiyor. Bekliyor, genel bir eleştiri yapıyor. Çok titiz davranarak, ülkücü kesimi bir anlamda frenliyor hükümete karşı... Seçim için ciddi bir hazırlık içinde oldukları söylenebilir.

AKP’yi, daha doğrusu yeni başlayan kongreleri izlemek onun gelecek seçimlerdeki seyir defterini ortaya çıkaracak.

’Sevk káğıdı’ hastaları zora soktu

EMEKLİ Sandığı, SSK ve Bağkur’lular, esas olarak da emekliler, hangi hastaneye gitmek isterlerse sağlık ocağı ve muhtarlıklardan sevk káğıdı almak zorunda.

Yeni uygulamanın hiçbir yararının olmadığını düşünüyorum.

O ’makam’da muayene olmuyorsunuz ki.

Yatağından kalkamayan bir kişi nasıl sevk kağıdı almaya gidebilir? Sonra o doktorlar tam gün çalışmıyorlar; bu nedenle doktor peşinde koşuyorsunuz.

Bu sistemin altyapısı oluşturulmadan sistemin işleyeceğini sanmıyorum.

Gül ÖNET-BEŞİKTAŞ

Sarıkamış’ı unutma

SARIKAMIŞ bir trajedi; Allahüekber Dağları’nda bir gecede tek kurşun atmadan donarak ölenlerin, askerin harbi... "Sarıkamış üstünde kar, kar altında Mehmed’im yatar!"ın inanılmaz bir hikayesi. 22 Aralık’ta (bugün) başlayacak anma toplantıları 5 Ocak’a kadar sürecek.

Sarıkamışlı Prof. Bingür Sönmez hocamız, "Sarıkamış’ı unutmadın değil mi?" dedi. Bir dosya hazırlamış, Sarıkamış’la ilgili çıkan kitapları hatırlatıyor dostlarına. Sarıkamış’la ilgili ilk kitabın Alptekin Müderrisoğlu’nun ’Sarıkamış Dramı’ (Kastaş), ikinci kitabın ise E. Kurmay Yarbay Köprülü Şerif’in (İlden) ’Sarıkamış’ (İş Bankası Yayınları) adlı kitapları olduğunu söylüyor. Sadece bu yıl içinde Özhan Eren’in ’Sarıkamış’a Giden Yol-Rehin Alınan İmparatorluk’ (Alfa), M. Rıza Sehradoğlu’nun ’Savaşın Doktoru’ (Remzi Kitabevi), Sami Önal’ın yayına hazırladığı Tuğgeneral Ziya Yergök’ün anılarının yer aldığı ’Sarıkamış’tan Esarete’ (1915-1920) (Remzi Kitabevi), İsmail Bilgin’in ’Sarıkamış-Beyaz Hüzün’ (TİMAŞ) ve İrfanoğlu İsmail Efendi’nin ’Allahüekber Dağlarından Sibirya’ya’ (özel yayın) adlı kitapları basılmış.

Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Sönmez bu yıl yürüyüş yapmadıklarını ancak Diyanet’in camilerde bu kahramanları anmak için cuma namazından önce vaaz verileceğini ve topluca dua edileceğini belirterek "Bu durum Sarıkamış şehitleri için bir ilktir" diyor.

Kars Valisi Nevzat Turhan ve Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu ise 90 bin şehidi anmak üzere 24-25 Aralık tarihlerinde ’Türkiye şehitlerine yürüyor" adlı etkinlik düzenlediklerini açıkladılar.

Yazarın Tüm Yazıları