KOLİN İnşaat ile Üstyapı İnşaat firmaları arasında KKTC’deki karayolu ihalesiyle ilgili tartışma sürüyor.
Hüseyin Gündoğdu’nun, 25.2.2005’teki eleştirisine Kolin’in sahibi Celal Koloğlu’nun yanıtını ‘Haksız Eleştiri’ (9.3.2005) başlığıyla yayınlamıştık. Ancak Üstyapı’nın sahibi Hüseyin Gündoğlu, ‘Karşı tarafın ‘suçluluk psikozu’ içinde çırpındıkça battığını size belgelerle ispat etmek istiyorum’ diyerek iddiasını şöyle sürdürüyor:
‘KKTC’deki (Dörtyol-Geçitkale-Büyükkonut) yol ihalesine 10 firmanın davet edileceği ve yüzde 20 tenzilat ile Kolin’in alacağının tespiti ihaleden önce ilgili yerlere bildirilmiş ve bu tespit gerçekleşmiştir. Nitekim, Ankara 8.İdare Mahkemesi’nin 2001/1605 sayılı kararının 4. sayfasında ‘...ihale saatinden önce Ahmet Baltacı adıyla Karayolları Genel Müdürlüğü ve Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü’ne gönderilen faks yazılarında yapılacak olan ihaleye katılacak 10 firmanın adı yazılarak, bunlardan Kolin İnşaat’ın yüzde 20 civarı tenzilatlı işi alacağı...’ ifadesi yer almaktadır. (Dosya içeriğinden Ahmet Baltacı isminin davacı firma Üstyapı İnşaat tarafından kullanıldığı anlaşılmıştır.)
Aynı kararda ‘...22.12.2000 tarihinde yapılan ihale saatinden önce ihalenin sonucuna ilişkin yazılı olarak yapılan ihbardaki iddiaların aynen gerçekleşmesi...’ şeklindeki gerekçeli karar Danıştay 10. Dairesi’nce onaylanarak kesinleşmiştir.
Yargının bu kararındaki ifadeyle ‘ihaleye fesat karıştırılıp karıştırılmadığı’na kamuoyu karar verecektir; ancak olay gerçektir.’
Gündoğdu, Kolin İnşaat’a ve Celal Koloğlu’na ‘Hani önceden ayarlanmamış ihale, hani yalan ve maksatlı iddia’ diye sorarak devam ediyor:
‘Beş yıl aradan sonra yapılan bir ihaledeki kamu yararının bakkal hesabı ile yapılamayacağı, böylece 13 trilyon kamu yararının bulunmadığı iddiası hem bakkallara saygısızlık hem de matematikte her zaman okul hayatında başarısı bulunan şahsıma saygısızlıktır. Bu hesap 2005 yılına göre güncelleştirilmiş fiili rakamlardır ve doğrudur. Bunu Koloğlu iyi bilmektedir, bu cevabı ise ’ya tutarsa’ mantığıyla yapılan bir savunmadır.
1995 yılında Üstyapı İnşaat’ın yüzde 14.08 tenzilat ile KKTC’de yol ihalesi almış olduğu iddiasıyla Koloğlu acaba neyi ifade etmek istiyor? Evet bu tenzilatla firmamızın kazandığı ihaledeki Kolin İnşaat’ın tenzilatının yüzde 1.55 olduğunu mu açıklamamızı istiyor.
Görüleceği gibi 25.2.2005’te köşenizde yer alan yazımız, aynen doğru, kesinleşmiş, belgeli ve kanıtlıdır. Uluorta, mesnetsiz hiçbir iddiamız gösterilemez. Necati Doğru’nun Vatan’da 28.2.2005’te çıkan yazısını merak edenler okuyabilirler.’
Turizm geliri niye artmıyor
DYP’li Demre Belediyesi’nin söktüğü Aziz Nikola heykeline talip olan Ürgüp Belediye Başkanı Bekir Ödemiş, acentecilerin ve otelcilerin buluştuğu EMİTT Turizm Fuarı için bir süre önce İstanbul’a gelmişti. Ödemiş, sektörün turizm sektöründe yaşanan krizleri fiyatları düşürerek atlatmaya çalıştığını; ama bunun da bir çözüm olmadığını belirterek diyor ki:
‘Kapadokya bölgesinde kişi başına bir geceliği yarım pansiyon 8-9 dolara 4 yıldızlı otellerde grup ağırlayarak turizm yapamazsınız.Bugün bu paraya Avrupa’da müzelere giremiyorsunuz.
Kapadokya’yı ne yazık ki iyi tanıtamıyoruz.Bundan bir süre önce Kanada Toronto Üniversitesi’nde katılmış olduğum eğitim programında dünya haritasından Türkiye’yi göstererek üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu söylediğimde hocanın ilk tepkisi; ‘Türkiye’de denize girmek yasak değil mi?’diye sordu.Kaldığım üç ay içinde gazeteleri takip ettim; bir tek haberimiz çıktı; o da İbrahim Tatlıses’in Asena’yı tehdit ettiğiydi... Bugün Kapadokya’da 12 bin yatak kapasitemiz var; yıllık doluluk oranı yüzde 35-40 civarında. Yanıbaşımızda Türkiye’nin en önemli termal bölgesi Kozaklı Kaplıcası var; yarım saat doğumuzda önemli bir kayak merkezi Erciyes; tam ortasında şehiraltı şehirleriyle, peribacalarıyla, kaya oyma kiliseleriyle dünyanın önemli bir kültür ve inanç merkezi... Eğer bunlar Amerikalıların elinde olsa, değerli turizmci Cem Kınay’ın belirttiği gibi 60 milyon turist gelir. Paris’in demirden Eyfel Kulesi’ni yılda yaklaşık 35 milyon turist geziyor. Kapadokya iyi bir sunumla dünya sinema sektörünün doğal film platosu, ayrıca kongre turizmi için de önemli bir merkez olabilir. Eski Kültür Bakanı İstemihan Talay’ın döneminde başlayan Ürgüp Kongre Merkezi inşaatı yüzde 65 oranında tamamlandı; ancak Erkan Mumcu döneminde de bitirilemedi. Eğer bu merkez tamamlanırsa Kapadokya kongre turizminde önemli bir sıçrama yapacaktır. Bunu yeni Bakan Sayın Atilla Koç’tan bekliyoruz.
Yarış atlarına ‘kahramanların’ adı verilebilir mi?
İSTANBUL’dan Avukat Rıdvan Saçan, 16.3.2005’te Adana’daki at yarışlarında koşan atlardan birinin adının ‘Yahya Çavuş’ olmasına dikkat çekerek, ‘Sanıyorum 4.olan bu ata oynayıp kaybedenler küfretmiş olabilirler.Böylece Çanakkale Savaşı’nda kahramanlık destanı yaratan böyle aziz bir komutanın ruhu muazzep olur. Acaba bu ismi verenlerin bundan haberi var mıdır?’ diye soruyor.
Saçan, bu konuda Şehitlik’te de bir anıtı olan (Ezineli) Yahya Çavuş’un veya bu gibi kahramanların uluorta bir yerlere verilmemesi için Çanakkale ve Ezine Belediye Başkanları ile görüşmüş; bu duygularını aktarmış ve ‘Bu gibi kahramanlarımızın adı cadde ve sokaklara veya bir harp gemisine verilmesi daha uygun olmaz mı?’ demiş; onlar da bu konuda daha duyarlı olunması gerektiğini söylemişler.
Jokey Kulübü çevrelerine bu konuyu sorduk; onlar bu gibi isimlerin unutulmaması ve saygı ile anılması anlamında bir yanlışlık olmadığını söylediler. ‘Yahya Çavuş’ adı zaten TİGEM’in Mahmudiye harasında üretilip satıldığı için ismi de TİGEM tarafından konulmuş.
‘Arap’ cinsi bu atı Jokey Kulübü Yönetim Kurulu eski üyesi Orhan Tanatar almış... Geçmişte ‘Conk Bayırı’, ‘Seddülbahir’ ‘Anafartalar’ gibi isimler de koyulmuş atlara... Bu arada ‘Çanakkale Zaferi’ adıyla üç yaşlı Arap taylarının en önemli üç yarışından biri olan ‘Çanakkale Zaferi’ koşusu, ‘G1’ sıfatıyla koşuluyor.
Atatürk’ü unutturmak
ÇANAKKALE Zaferi’nin 90. yıldönümü münasebetiyle düzenlenen törenler sırasında TRT 2’nin yaptığı yayınlarda görüntüye sık sık Mustafa Kemal Atatürk’ün değil Alman Komutan Otto Liman Von Sanders’ın resimleri geldi. Bu durumu, kınamak için 0312-490 43 00’i aradım, çıkan muhataplardan sayın avukat Sinan Baltık bana hak verdi. Ama bunun, işlenen fahiş hayatı düzeltmesi mümkün müdür? Böyle günlerde bile Atatürk’ün hakkını, hukukunu, emeğini kenara itenlere ‘yazıklar olsun size’ dememiz gerekmez mi efendim. Naim TANYER
Sahte bal uyarısı
TÜKETİCİLER Derneği (www.tuder.net) uyarıyor:
‘Dünyada bal üreten ülkeler arasında 5.sırada yeralan ülkemizden Almanya’ya ihraç edilen 25 ton balın sahte olması nedeniyle geri gönderildi. Soruyoruz; geri gönderilen ballar denetlenmiş miydi? Eğer denetlenmemiş idiyse denetimi hangi kurum yaptı? İç piyasaya dağıtıldı mı, dağıtıldıysa izni kim verdi?’
Mesaj panosu
İSTANBUL Üniversitesi’nin tarihi (Beyazıt) kapısının bulunduğu meydanın önemli bir bölümü tamamen otoparka çevrilmiş ve yüksekte kalan park niteliğindeki ağaçlık platformlara da rampa yapıp orayı da dahil etmişler. Otoparkcılar habire bilet kesiyor. Herşey açık seçik; meydan yok artık.
Alper TÜRKMEN
GÜNÜN SÖZÜ
‘İnsan başkalarını aldatma idmanını önce kendinde yapar.’