‘‘
İstanbul'u mahvedecek bir proje. Nitekim zaman zaman böyle hayali projeler geliştirenler ortaya çıkıyor. Hatta
İstinye koyundan
Haliç'e yapılacak kanalla bu bölgede bir
Manhattan yaratılacaktı... Gökçek'in önerisinin de bunlardan biri olduğu anlaşılıyor. Maalesef bu işleri bilmeyenlerin ütopları bitmiyor. Ama
Gökçek, 'maliyet-yarar' analizi, hesabı yaptı mı? İstimlak bedellerini, tahrip olacak havza ve orman alanlarını düşündü mü? Politikacılar sıkıştıklarında imar konularında açılım yaparlar; rant organizasyonuna başvururlar.
İstanbul'da şu anda 1.5 milyon konut var;
Gökçek İstanbul'da konut fazlası olduğunu bilmiyor mu?
İstanbul'un asıl ihtiyacı kaliteli ve nitelikli sosyal konuttur.
Gökçek bu bölgelerin dönüşümünü sağlayabilir, kalitesiz konutları tamamen ortadan kaldırabilirse bizler de kendisine yardımcı olabiliriz. Bu konudaki projelerimizden de yararlanabilir. Yoksa iddia ettiği gibi yeni bir
Boğaziçi yaratmak olabilecek bir şey değildir,
İstanbul'a yapılabilecek en büyük cinayetlerden biridir. Ne derler, insan hayal ettiği müddetçe yaşarmış; bu eleştirimizi de lütfen kabul etsin.’’
ÖSS sınavına dikkat
‘‘NELER oluyor Diyarbakır'da’’ diyen bir öğretmen okurumuz yazıyor:
Pazar günü üniversiteye giriş sınavları yapılacak.
Güneydoğu'da bazı yerlerde liseyi zar-zor bitirenler yine sınavı kazanacaklar;
ODTÜ ve Hacettepe Tıp'ta okuyacaklar.
Ayarlanmış gözetmenler müdür odalarında meşrubat içerken, lafa tutulurken çok şeyler dönecek yine. Dershaneler iyi hazırlandı.
Üniversiteye kesinlikle giremeyecek durumdaki
PKK milatanları,
Hizbullah fedaileri, eğitimde fırsat eşitliğini başka yoldan elde edecekler.
Şu anda sınavı heyecanla bekleyenler...
Erzurum'da,
İzmir'de,
Edirne'de,
Adana'da,
Trabzon'daki öğrenciler... Hiç zahmet etmeyin, sizin yerinize üniversiteye girecekler var.
1997-98 ders yılının sonuçları incelensin.
Bismil Lisesi çok mu kaliteli eğitim veriyordu ki, o yıl yüzlerce mezunu üniversitelerin en değerli bölümlerine girdiler?
ÖSYM de kuzu kuzu bu haksızlığı kabul etti.
Evet işte böyle... Duyuyoruz; sınavdan bir gün önce torbaların olduğu binalara giriliyor. Kitaplar alınıyor, torbaların ağzı açılmıyor, dibi sökülüyor.
Neyin karşılığı mı yapılıyor; anlatmayayım.
Mardin, Siirt, Silvan, Bismil, Siverek ve özellikle
Diyarbakır... Dikkat, dikkat ÖSYM... Dürüst sınav yaptım diyen yalan söylüyor.
Ağrı'nın feryadı
AĞRI Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı
Kazım Karaca, ekonomik çaresizlikten ötürü her an bir sosyal patlama beklentisi içinde olduklarını söylüyor. Halkın sosyal sıkıntılarının incelenmesi gerektiğine işaret ederek feryadını şöyle dillendiriyor:
‘‘
Ağrı kalkınmada öncelikli illerden, kalkınmada öncelikli acil il ilan edilmelidir. Bölgeye deneyimli, vasıflı, nitelikli, konusunda uzman bürokratlar gönderilmelidir. Ağrı deneme tahtası olmaktan kurtarılmalıdır. Artık yeter, daha ne kadar dayanacağız, ne kadar dayanırız bilemiyoruz. İlgili, duyarlı olan tüm makam, kuruluş ve kişilere sesleniyoruz. Duyun bizi. Bunun bir feryat olduğunun bilinmesi gerekir.’’
Fetih kutlaması nasıl olmalı
PROF. İlber Ortaylı, İstanbul'da fetih kutlamasının nasıl yapılacağını ve bünyesindeki
'cürufu' nasıl atacağını şöyle anlatıyor:
‘‘İstanbul'un fethini beşeriyet için önemli tarihsel dönüm noktası olarak görüyorum.
İstanbul'a sahip olmak ne güzel bir duygudur. Ama kasabalı zevki ile değil bu şehrin sorunlarını anlayan ve çözmek için kolları sıvayan adamlar gibi kutlama yapmalıyız. Mesela şimdilik sembolik mütevazı girişimlerle surları, büyük camileri ve güzelim
Üsküdar'ı batıran binaları tazminatını ödeyerek yıkalım, yavaş yavaş. Bu süreç bir başlarsa her yıl para da bulunur, bağış da gelir ve şehir gıdım gıdım temizlenir. 29 Mayıs törenleri buna bir vesile olmalıdır.’’
İşte
İstanbul'a saygı bu.
Müşteri var uçak yok
ALMANYA'nın
Solingenkentinde uçak acenteliği yapan
Alişan Hızlı, THY'nın
Almanya'dan direkt
Antalya'ya turistik sefer düzenlemesini öneriyor.
‘‘Bir işim için
Antalya'ya gittim. Büyük tatil köyleri ile lüks otellerin çoğu dolu... Büyük acenteler anlaşmalı bu otellere müşteri getiriyorlar. Zaten müşterileri, otel bünyesinden ayrılıp kent içindeki esnafla karşılaşmıyor, büyük grupların halıcı ve kuyumcularına götürülüyorlar. Bizim gibi küçük tur operatörlerin özel uçak kaldırması da ekonomik gücümüzü aşıyor. Birçok
Alman müşterimiz, özel olarak
Antalya ve yöresine gitmek istediği zaman uçak bulamıyor.
THY günde hiç olmazsa
Antalya'ya direkt sefer koyarsa, üç yıldızlı gibi küçük otellere hizmet verebiliriz. İstanbul veya Ankara üzerinden Antalya onlar için cazip gelmiyor. Turizm Bakanımız
Mustafa Taşar, Alman müşterinin
THY'yi tercih etmesine de olanak tanımalıdır.’’
Hızlı, yapılan geniş tanıtma kampanyası sonucu
Almanya'dan başka
Çek Cumhuriyeti gruplarının gelmek istediğini, ancak uçak bulamadıklarını gördüğünü de söylüyor.
Kurnaz kahveci
İSTANBUL Kahveciler Odası Başkanı
Ahmet Turan Doğan'la ilgili gelen şikayetleri daha önce dile getirmiştik. Binlerce üniversite mezunu işsiz genç varken
Oda'dan 1.5 milyar maaş almasını kınıyorlardı meslekdaşları... Şimdi bir grup
Oda mensubundan bir mektup geldi; deniliyor ki: ‘‘Bu maaşı bardak bardak çay satarak ocakcı, garson, vergi, kira ve
Bağkur primi ödeyip bizlerin
Oda'ya verdiği aidatlardan alıyor. Şimdi de
Mürefte ve
Gelibolu'da imarsız 50 dönüm yeri güya Odamız adına satın almış. Sonra öğreniyoruz ki
Ahmet Bey'in aldığı arsa ormanlık alanda ve imarsızsız değilmiymiş! Oda'dan çıkan yaklaşık 150 milyarı cebinden versin bakalım. Bakan
A. Kenan Tanrıkulu bu olaya herhalde sessiz kalmayacaktır.’’
MESAJ
ADANA'dan bir okurumuz iletiyor; ‘‘Bağ-Kur Adana Bölge Müdürlüğü'nde işlerini yaptırmak isteyen
Bağ-Kur'luların bina dışındaki pencere önlerinde kuyruğa girmeleri gerekiyor. Ancak üst katta çalışan klimalardan çıkan atık sular kuyrukta bekleşen insanların üzerine damlıyor. Görülmüyor mu?
‘‘İSTANBUL Büyükşehir'in 3.kısım A bölgesi zabıta memurluğunda görev yapan
A.Y. her ay rapor alırsa yılda kaç gün çalışacaktır? Amiri hiç rahatsız olmaz mı? 'Beni elindeki rapor ilgilendirir' derse yarın kendisinden hesap soran da çıkmaz mı? Hükümet Tabip'leri belediyeleri arpalık gördüğü için mi rapor verir?’’ diye soruyor bir Belediye çalışanı.