Güneydoğu'da yeni bir şey yok

1985’ten beri sosyal, siyasal ve askeri alanda kalıcı tedbirler alınmadığından dolayı, Güneydoğu’daki huzursuzluk ve terör devam etmektedir. PKK’nın kullandığı taktikleri yok edecek olan politikalar icraata konulmadıkça, Güneydoğu’da değişen bir şey olmayacaktır.

Kürtleri kokutarak ve mağdur ederek mücadele eden PKK, bölgeyi fakirleştirmek ve halkı kendisine bağlamak için sürekli kanlı eylemlerde bulunmaktadır. ‘Kürdistan’da Zorun Rolü’ kitabını yazan Öcalan, Kürtlere uyguladığı baskı politikasını şöyle açıklar:

“Siz bir şey bilmiyorsunuz... Ben köylere giderdim. Kürtlerin bana katılmasını sağlamak için o köyden birkaç adam bulurdum. Onları öldürtürdüm. Ondan sonra tüm köy halkı bana tabi olurdu.”

Coğrafi şartların zorluğu örgüte hep kolaylık sağlamıştır. Coğrafi alanı avantaj olarak kullanan PKK saldırı stratejisini de şu temele dayandırmıştı:

Savaşa açık bir bölgede giriyorsak; haberleşmenin zor, toplum hayatının kısır olduğu dağınık nüfuslu bölgeler bizim avantajımızdır” düşüncesini eylemlerinde kullanmıştır.

Askerlerin eğitimi: Bölgenin şartlarına göre yetiştirilen askerler, bölgede uzun süreli istihdam edilmelidir. Bölgedeki arazi ve iklim şartlarına uymak için eğitim gören askerlerimiz, tecrübeli oldukları süreçte terhis edilmektedir. Ancak, göreve yeni gelen askerler, için aynı döngü tekrar yeniden başlatılmaktadır. Bu durum hem zaman hem de can kaybına neden olmaktadır. Bölgenin iklim koşullarını ve arazi yapısını çok iyi bilen teröristler ise farklı taktikler ile askerlerimizi ne yazık ki ‘şehit’ etmektedirler.

Kış aylarında, eylemlerine ara veren PKK için siyasiler hep şu ifadeyi politik malzeme olarak kullandı: “PKK’nın belini kırdık, bakın eylemler kesildi” denilerek, kamuoyu uzun yıllar teselli edildi. PKK’nın uzun yıllar ülkemizin gündeminde kalmasının bir nedeni de siyasilerin olayları ciddiye almamalarını gerekçe göstermek mümkündür.

Siyasilerin kullanacağı üslup ve yaklaşım kamuoyunda olumlu ya da olumsuz bir atmosfer oluşturmaktadır. Kararlı ve kalıcı politikalar ile ancak Güneydoğu’da yeni değişim ve dönüşümler gerçekleşebilir. Aksi takdirde, tarih tekrar etmeye devam eder. Yani canlar gider, hükümetler yıkılır, göçler olur, ekonomi zarar görür. Olan yine halkımıza olur. Bizden söylemesi... / Yrd. Doç. Dr. Ramazan TOPDEMİR


ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARI 'İNSANLIK SUÇUDUR'

DİSK Genel Başkanı Kani Beko, TBMM gündemindeki Özel İstihdam Büroları ile ilgili yasa tasarısı için “Bu insanlık suçudur” diyor ve ekliyor:

“Türkiye’de emeği ile geçinen milyonlar köle haline getirilmek istenmektedir. Konuyla ilgili olarak toplanan Üçlü Danışma Kurulu’nda hiçbir mutabakat olmamasına rağmen, bu yasa teklifi Meclis’e gönderilmiş, komisyonlardan apar topar geçirilmiştir. Bir avuç işçi simsarının ve onlardan işçi kiralayacak bir avuç sermayedarın talebini acele bir biçimde Meclis’ten geçirmek isteyen AKP iktidarı tarafından, başta DİSK olmak üzere, işçi kesiminden gelen hemen hiçbir itiraz dikkate alınmamıştır.

Daha önce defalarca söyledik. Görmeyen gözler görsün, duymayan kulaklar duysun diye bir kere daha tekrar ediyoruz. Özel İstihdam Büroları’na karşı sonuna kadar direneceğiz. İş güvencesinin ortadan kaldırılmasını istemiyoruz.”


İŞTE İKİ LOGO İHALESİ:  GAZİANTEP 760 BİN, TEKİRDAĞ 20 BİN

CHP’li Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nin 2014’te açtığı yarışmayı Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Tarık Yazar kazanmış ve kendisine 20 bin TL ödül verilmişti. Yazar daha önce Gümüşhane Belediyesi ve Samsun Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin amblemlerini de kazanmıştı. Kütahya Belediyesi 10 , Bingöl 5 bin TL'ye logo ihalelerini yaptılar.

AKP’li Gaziantep Belediyesi’nin ihale açtığı logo yarışmasını Emrah Yücel’in Amerika’daki I Mean It Creative, INC adlı şirketinin kazandığı ve kendisine 270 bin dolar (760 bin TL) ödendiği açıklandı. CHP’li Mahmut Tanal, Emrah Yücel’in Egemen Bağış’la bir ortaklığı olup olmadığını sormuştu. İnternette bu amblem 750 liraya satılıyor.


GÜNÜN SÖZÜ

“Atatürk’ü 20’nci yy’ın lideri olarak tanımlıyoruz ama böyle giderse 21, hatta 22’nci yy’ın da lideri olur. Ciddi sorunlarla karşı karşıyayız, hep çıkış yolu arıyoruz, çıkış yolu ararken Mustafa Kemal Atatürk’e bakmaya çalışın. Büyük samimiyetle itiraf etmek isterim ki, çözüm yolunu onda bulacaksanız.”
Eski Genelkurmay başkanı İlker BAŞBUĞ


BİLİYOR MUSUNUZ?

- TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in, “2 bin 234 kişilik çarşı ve mahalle bekçisi kadrosu verilmiştir. İçişleri Bakanlığımız, valilerimiz eliyle sınav düzenleyerek bekçilerimizi kadroya alacaklardır. Halkımız artık güven içerisinde sokağa çıkacak” dediğini...

- CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan’ın, bu hafta görüşülmesi beklenen torba tasarıda esnafın uzun süredir talep ettiği prim borçları ve primlerine, eğitime katkı payı ve vergilere yeni bir yapılandırma öngören kanun teklifini Meclis Başkanlığı’na sunduğunu...

- CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun Türkiye’nin tehdit altındaki su varlıklarının belirlenmesi ve eylem planı hazırlanması amacıyla Meclis araştırması açılmasını istediğini...


MESAJ PANOSU

- “ERGENE’de yalana, Trakya’da talana son”, “Ergene Hayat Bulsun. 10 Nisan’da Lüleburgaz’a” sloganlarının yer aldığı  Ergene Büyük Yürüyüşü için 10 Nisan Pazar günü, saat 14.00’te Lüleburgaz Hükümet Konağı önünde buluşuyoruz.  / Trakya Mücadele Platformu.

- PTT Kargo’ya Kastamonu’dan 21 Mart’ta verilen paket Beylikdüzü Büyükşehir’e 31 Mart’ta ulaşabildi. Tebrikler PTT Kargo / Aydil EROL

- DİN’e ve topluma en büyük zararı veren ‘din tüccarı’ sapıklar hakkında savcılar neden suskun kalır? Bu sapıklara cesaret veren herkes suçludur. / Sezai ŞAHMAY