Görkemli konukseverlik her sorunu çözer mi?

Her sene ayrı bir yerde yapılıyor, seneye Çin ağırlama komitesi olarak görevli. Bu zirvelerde, liderler çeşitli konularda görüş alışverişinde bulunuyor, sonuç faslında, yaptırım gücü olmayan temenniler, bir bildiri haline getiriliyor. Dernek toplantılarında gündemin dilek ve temenniler bölümü gibi, bir nevi hasret giderme de sayılabilir.

T.C. Cumhurbaşkanlığı, Antalya’da ihtişamlı bir ağırlama yaptı. “Küresel ısınma ve mülteci krizi” konulu çalışma yemeğinde her lidere bir garson düştü, böylece herkese aynı anda servis sağlandı. Bu da ilginç fotoğraf kareleri olarak basına yansıdı.
G-20 liderleri, birinci derecede sorumlu oldukları mülteci dramını, muhteşem lezzetler eşliğinde konuştular, tartıştılar!
Yeme-içme, dinlenme bir tarafa Putin’in sözleri zirveyi sarstı... Zirveye katılanlar arasında, IŞİD’e silah dahil her türlü desteği verenler olduğu iddiasını ortaya attı.
Reyhanlı, Suruç, Diyarbakır, Ankara, Beyrut ve en son da Paris’te yüzlerce kişiyi katleden terörle işbirliği suçlaması, dünyanın geldiği yeri göstermesi bakımından trajikomik bir duruma işaret ediyor. Bu suçlamayı yapan liderin, ülkesi, dünya silah ticaretinin, % 27 ile ikinci büyük satıcısı (ABD % 31 ile birinci).
Paris’i kana bulayan teröristler, insanları Rus malı Kalaşnikoflarla taradılar.
Yediğiniz içtiğiniz sizin olsun da bu tarz garipliklere ne gerek var? Milyonlarca mülteciyi barındıran Türkiye, bu işin baş sorumlularına, Antalya’da misafirperverlikte sınır tanımadı, evlerinden barklarından olan insanlar, çoluk çocuk telef oldu, oluyor; liderler zirvesi nelerle meşgul?

Medyanın hakkaniyeti

SON G-20 toplantısı, esas toplantı amacının dışında, tamamen Suriye ve IŞİD terörünü lanetliyen bir havada yapılmıştır. Yılların ve günlerin PKK’sı terörist olarak anılmamıştır. İşin üzücü tarafı tamamen batıya odaklı medyamız, 24 saat Paris katliamının yasını tutmuştur. Bizim izlediğimiz, CNN İNTERNATİONAL, BBC, EURO NEWS, FRANCE 5 gibi TV kanallarında G-20 toplantısından hiç bahsedilmezken, Paris olayları non-stop yayınlanmıştır. PKK yanlısı medyanın, hep eleştirdiği sert önlemleri Paris polisi de uygulamıştır! Her ulusun yayınlarına hayran olduğunu belirten TRT, kendi durumunu gözden geçirmelidir. Daha 10 gün önce, 102 kişinin öldüğü Ankara, patlamasına 2 gün yer veren çift standartlı batı medyası ne kadar Türkiye karşıtı olduğunu göstermiştir. Bu arada, terörü lanetleyen kendi yöneticilerimiz bile, PKK teröründen hiç bahsetmemişlerdir. Paris’te hiçbir polis kendini ileri atmazken, damarlarındaki asil kanla PKK’ya karşı kendi canını ateşe atan yalçın kayalıklarda savaşan, şehit düşen askerlerimize ve polislerimize minnet ve şükran borçluyuz. Bu gün Suriye’de 1920’deki Sevr uygulanmaktadır. Sevr anlaşmasına Atatürk’le SSCB karşı çıkmıştı. Dünyada yalnız, arkasız ülkeme bir kez daha saygı duyuyorum. Bugün, tarih tekerrür etmekte, aynı Rusya ve Suriye hükumeti bu bölünmeye yine karşı çıkmaktadır. Zaten Suriye parçalanmıştır. ABD ve batının, Suriye’de ne işi vardır? Batılılar için Ortadoğu’ya karışmak farz mıdır? İsrail’in sinsice Golan tepelerini, ve Fırat’a kadar olan Suriye’nin çöl topraklarını ilhak hazırlığında olduğunu bilen var mı? Son G-20 toplantısı Türkiye’ye 100 milyon dolara mal olmuştur. Toplantı turizm toplantısı şeklinde geçmiştir. Böyle şatafatlı bir toplantı G-20 tarihinde hiç olmamıştır.
Aslan ÖZMEN

CHP’de kurultay kargaşası

ÖMER Faruk Eminağaoğlu’ndan delegelere çağrı: Lütfen herkes bir fotoğrafın içine girsin, kimse ‘ben’ demesin. Genel merkez yönetiminin değişmesi anlamında kimse kendini öne çıkarmazsa, bu delege üzerinde bir enerji yaratır; bilelim. Herkes ne kadar delege toplarım diye beyhude bir çabanın içinde.
Bir aday çıkıyor ama ‘gücü’ yok... Bir başka aday ‘Ben açık ara alırım’ diyor, bir yandan genel başkanla sık sık bir araya geliyor. Bir başkası delegeler ayrışırsa, bana düşerler diye düşünüyor.
Hiç kimse bir araya gelmiyor.
İlke ve değerler yitiriliyor, adaylar ‘altın tepsi’yi bekliyorlar!
Milletvekillerinin hepsi Meclis’te ve partide nasıl görev alırız beklentisi içinde.
Bugün kimse bir araya gelemiyorsa ne zaman iktidar olunacak.

OLAĞAN KURULTAY

MYK, iki yıl içinde yapılması gereken kurultayı bir yıl erteledikten sonra, seçimlerin yaklaşmasından hareketle, kongrelerin 7 Haziran 2015 sonrasında yapılacağını açıklamıştı. Buna göre, bitirilecek kongreler sonrasında da kurultayın yapılması, bu sürecin 17 Temmuz 2015 tarihine kadar sonuçlanması gerekiyordu. MYK, 13 Temmuz 2015 tarihinde aldığı kararla, il kongrelerinin 29 Kasım 2015 tarihinde bitirileceğini açıklamış, kurultay konusunda ise tarih vermekten kaçındı. Yargıtay’a ise kurultayın Aralık 2015’te yapılacağı ifade etti.
CHP seçim ve hukuk işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Bülent Tezcan, 20 Haziran’da sürecin başlatıldığını ve Ocak 2016 tarihinde kurultayın tamamlanacağını, kurultay konusunda herhangi bir hukuksal sorun bulunmadığını bu tabloda ifade ediyor.
Yani şimdi hiçbir sorun yok mudur? Genel merkez neden hareketsizdir. Şimdi olağanüstü kurultay için delegeler aydınlatılmalıdır. CHP, böyle bir yönetim anlayışına elbette layık değildir.

Bodrum Yalıkavak halkı RES'e direniyor

BODRUM Yalıkavak Geriş köyü tepelerine Rüzgâr Elektrik Üretim A.Ş. tarafından 13 RES ve 6.5 km yol yapılmak istendi. Bakanlar Kurulu, acil kamulaştırma yasasına bağlı olarak 49 yıllığına kiralama yapıldı. Bodrum Yarımadası Doğa ve Çevre Platformu bu projeye karşı çıktı. Köylüler kendi tarlalarının zeytinliklerinin yasal olmayan şekilde kamulaştırılmasına tepki göstererek yargıya gittiler. Mağdurların avukatlığını üstlenen Av. Remzi Kazmaz, yasal olmayan RES’ler için Danıştay 6. Dairesi’nin durdurma kararı verdiğini açıkladı. Çevreciler, RES’lerin yapılacağı tepede toplanarak piknik yaptılar ve yasal olmadan inşa edilmek istenen RES projesini protesto ederek dozerleri engellediler. RES’leri inşa edecek şirketin Bodrum’a “Püfür Püfür Enerji” yazan afişler dağıtarak reklam yapması ayrı bir tepki konusu oldu.

Sezer, Özden, Kanadoğlu ve Karaveli

GAZETECİ yazar Orhan Karaveli’nin yeni kitabı ‘Atatürk Babam ve Ben’in Ankara Tevfik Fikret Okulları’nda 13 Kasım cuma günü yapılan tanıtım toplantısı ilginç bir buluşmaya sahne oldu. Orhan Karaveli’nin babasının ve kendisinin Atatürk’le ilgili anılarını anlattığı toplantıyı öğretmen, öğrenci ve velilerin yanı sıra 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, eski Anayasa Mahkemesi başkanlarından Yekta Güngör Özden ve Yargıtay Onursal Başkanı Sabih Kanadoğlu da izledi. Sezer, Özden ve Kanadoğlu, Karaveli’nin konuşmasını ilgi ile izlediklerini söylediler ve yeni kitabından ötürü kendisini kutladılar.