Paylaş
Böyle bir sözü dikkate alan kaç belediye başkanı var acaba? Ben İstanbul seçmeniyim, CHP’de hiçbir başkanın böyle bir uygulama yaptığını görmedim, duymadım. 31 Mart’ta seçilen 27 ilçe başkanının bu ‘emri’ ne kadar uyguladıklarını tespit edemedim. Ama Ankara, İstanbul ve İzmir Belediye Başkanları açıklama yaptılar. Ancak belediyelerinin kapılarına özenli bir tablo halinde asıp asmadıklarını bilmiyoruz. Bunların içinde en ‘fakiri’nin bir evi ve arabası olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay olduğunu da öğrendim.
CHP son yerel seçimlerde büyükşehrinden beldesine kadar toplam 413 belediye başkanlığı kazandı ancak bir arkadaşımızın taramasıyla Balıkesir Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık ve Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’den başka bir bilgi görmedik. Varsa tabii ki yayınlamak isteriz.
Genel Başkan meydanlarda halka söz veriyor ama bu ‘emre’ tümüyle uyan belediye başkanı yok! Belediye başkanının utanılacak bir malvarlığı var da açıklamaktan mı utanıyor? Yoksa, görevden ayrılınca vereceği malvarlığının hesabını şimdiden mi yapıyor?
Medya olarak halkın talebinin takipçisi olmak zorundayız. Özgür Özel’e bu soru sorulduğu zaman ne cevap verecek; aksine ciddi bir fırça mı atacak! ‘Şeffaflık’ adına kapıları söktüren belediye başkanlarının ayrı bir odası olup olmadığı da izlenmeli.
İstanbul’da Prof. Dr. Nurettin Sözen’nin siyaset eliyle yaratılan ranta ve haksız mal edinmeye karşı mücadele verdiği, her siyasi görüşüne mensup kişilerce kabul görmüştür. Kendisi 1989 yılında İBB Başkanı olunca bürokrat atamalar yapmak için gelen notları incelerken bir ismin ‘malvarlığı’ dikkatini çeker ve yanındakilere dönerek “Ben bu kişiyi tanıyorum, bunun böyle bir malvarlığı olamaz. Bu görev alırsa çalacağını not etmiş...” Ve görev vermemiş. Kıssadan hisse!..
Unutmadan yazalım; sadece başkanlar değil, ‘iş’ takipçisi belediye meclis üyelerini de unutmuyoruz. Çünkü geçen dönemden çok adayın ismini listelerde gördük.
GÜNÜN ANMASI
EĞİTİM DEVRİMİNİN YERLİ VE MİLLİ ÜRÜNÜ
“ADD olarak kuruluşlarının 84’üncü yılında Köy Enstitüleri’nin fikir babası Büyük Atatürk’ü, dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’yü, kurucuları Hasan Ali Yücel ve Tonguç Baba’yı, Köy Enstitülü sevgili öğretmenlerimizi minnet ve şükranla anıyoruz.”
Atatürkçü Düşünce Derneği
AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI
- 15 Nisan 2024... Türkiye Sanayi Devrimini kaçırmıştı. Avrupa Yeşil Mutabakatını yakalayabilecek mi? Bayram geçti güzel şeyler yazmak isterdim. Soru sormak marifet değil, gündemi tutmak şart. Sadece AB’yi ilgilendiren bir konu değildir. AYM’yi AB ile ticari finansal ve siyasi ilişki içinde olan tüm ülkeleri dönüştürecek bir uluslararası düzenin lokomotifi olarak algılamak gerekiyor.
Alaettin HACIMÜEZZİN-
İzmir Çevre Gönüllüleri Platformu
CUMHURİYET DEĞERLERİNİ VE ATATÜRK’Ü ANLAMAK GEREK
Sayın İmamoğlu, ailenizin ANAP’lı olduğunu, sizin de politikaya ANAP’ta başladığınızı, bu nedenle Özal’ı sevdiğinizi biliyoruz. Belediye başkanı olduktan sonra Turgut Özal’ın anısını yaşatmak üzere bir müze yaptırdınız. 16 Nisan 2023’te Semra Özal ve ailenin diğer bireyleri ile birlikte bu müzenin açılışını yaptınız. Törende, sizden önce konuşan Kılıçdaroğlu gibi siz de Turgut Özal’dan büyük övgü ile söz ettiniz.
Müzenin bir duvarında Özal’ın dış politikası anlatılmakta. Burada, “Özal döneminde gelişmekte olan yeni dünya ekonomik sisteminin (yani neoliberalizmin) ulusal devlet anlayışını, ticari devlet anlayışına bıraktığı ve Özal’ın bu sistemi uyguladığı” yazmakta.
YAŞASIN ATATÜRK DEMEK YETMEZ
Sayın İmamoğlu, bu nedenle “Ağzınız, avazınız çıktığı kadar yaşasın Cumhuriyet, yaşasın Atatürk” demek yetmez. Önce Cumhuriyet’in kuruluş değerlerini bilmek ve Atatürk’ü anlamak gerek!..
Financial Times’ın dediği gibi masasında hem Kuran hem de Nutuk var; Kuran’ı okuduğunuzu biliyoruz ama Nutuk’u okuyup okumadığınızı bilmiyoruz. Tam bağımsızlıktan, emperyalistlerden ve emperyalizm karşıtlığından hiç söz etmediğiniz için okumadığınızı düşünüyoruz. Prof. Dr. Süleyman ÇELİK (scelik44@gmail.com)
BİLİYOR MUSUNUZ?
- 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin DİSK-KESK-TMMOB-TTB ve TDB tarafından bugün saat 12.00’de Beşiktaş İskele Meydanı’nda ortak bir basın açıklaması yapılacağını...
RESSAM İSMAİL ÇOBAN’IN ESERLERİ İCRADAN SATILIYOR
Almanya’da yarım yüzyıldır sürgün yaşayan sanatçı ünlü ressam İsmail Çoban’ın (79) ömrünün son yıllarında her şeyini kaybetme tehlikesi altında olduğu bildiriliyor. Bu konuda Prof. Neşe Özgen, Hatip Dicle, Hayko Bağdat, Zübeyde Zümrüt ve Yüksel Koç’un bir çağrı yaptığını bildiren gazeteci Doğan Özgüden, Almanya’da sevilen ve ünlü 40 ressam arasında 9’uncu sırada bulunan İsmail Çoban’ın, geçirdiği ağır hastalığı yenemediği için ekonomik sorunlar içinde bulunduğunu söyledi. Özgüden “Çoban’ın evi ile atölyesinin ve kendi kurduğu İsmail Çoban Vakfı’nın merkezinin bir mahkemenin verdiği haciz kararı gereğince içindeki eserlerle birlikte 22 Nisan’da Wuppertel Adliye Sarayı’nda yapılacak açık artırmaya sunulacak. Bu satışı önlemek için Almanya’daki insan hakları kuruluşları, sanat örgütleri ve Türkiyeli demokratik kuruluşlarının girişimiyle acil çözüm bulunmalıdır. Nedeni ne olursa olsun üzücü bir durum. 1951’de Nazım Hikmet, Türk vatandaşlığından nasıl çıkarılmışsa İsmail Çoban da Türk vatandaşlığından tek başına Evren tarafındançıkarılmıştı” dedi. Çoban’ın uluslararası plandaki başarıları ve yapıtlarından örnekler ‘Kapıkule’nin Ardındaki Sanatçılarımız’ sitesinde ayrıntılı olarak yer alıyor. (www.info.turk.be)
RUSYA VE KAZAKİSTAN’DA TAŞKIN SU AFETİ YAŞANIYOR
Rusya ve Kazakistan bir süredir çok büyük sel felaketi yaşıyor. Binlerce kişi tahliye ediliyor. Esas Kazakistan’da su baskınları tehlikeli yaratıyor. Dağlardaki karların erimesiyle bazı nehirlerde su seviyesi 8.5 metre yükseldi. Barajlar dolunca nehirler de sel sularını taşıyamaz oldu. Rusya’nın Orenburg şehrinde başlayan Oral Nehri’ndeki su yüksekliğinin kritik düzeyi aştığı bildiriliyor.
Kazakistan’da 17 vilayetin 10’unda ‘acil durum’ ilan edildi. Kuzey Kazakistan, Ulytau vilayetlerinde 70 bin kişi tahliye edildi.
Kazakistan’daki büyük afete karşı Kırgızistan’ın büyük yardım kampanyası yürüttüğü dikkat çekiyor. Türkiye’nin diplomatik yönden yardım önerilerine karşı Kazakistan’ın bir talepte bulunmadığı belirtiliyor.
Paylaş