Paylaş
Erhan İşözen’i, CHP Milletvekili Tekin Bingöl’ün kardeşiyle iş arkadaşı diye yazdık. Her iki isimden de özür dileriz, olay doğru değil. Konunun mahiyeti saygın bir mimar olan İşözen, ‘Bir Semtin Arayüzü’ başta olmak üzere Ortaköy’ü yazan, bunun dışında 20’ye yakın kitap yazan, Beşiktaş’ın kirletilmesine isyan eden bir akademisyen, sanatçı, yazar-çizer... “Beşiktaş’a aday olmak gerçekten onurlu bir görev. Ancak bunun hak etme kriterleri ağır olmalı. Genel Başkan’ın istediği liyakate uygun, bilgili, kültürlü olmalı” dedi.
“Hayalini kurduğumuz kent değerlerini korumaya, hayalini kurduğumuz kalkınmayı kent mekanlarına, kamusal alanlara getirmeye, her gün yanımızda olan depreme, çözüm bulmaya çalıştık. Projeler çizdik Beşiktaş’ın emekli mahallelerine, kentin kalbi çarşıya, tarihi Ortaköy’e. Dereboyu’ndaki sokaklara, Arnavutköy’e, Boğaziçi köylerine... Başaramadık!
Kendimi çok sorumlu hissediyorum, olmadı! Bizim kuşak maalesef değişimin gücünü yanlış anladı. Dinamonun gücünü ateşleyecek bir değer çıkaramadı, olmadı. Kiminle konuşsam, gazeteciler, esnaf, akademisyenler, halktan insanlar, hocam bu semtte ne çok eser verdin yazdın, çizdin, fazla yorma kendini dedi. Bu semtin başkanı çoktan belli bilmiyor musun? Önce onu getirenleri terk etti, sonra yanında delegeleriyle karşı tarafa geçti. Yorma kendini, başkan belli, gelirsen yanımıza, yeniden adaylığın garanti denildi, bilmiyor musun? Acıyan gözlerle bakıldığını görür gibi oldum bize de boşu boşuna, yazıp çizmek konuşmak düşmüş yazık olmuş. En son haberi olanmışız.”
- Peki başkan nasıl olmalı?
“Kimin ne yaptığını, hangi projenin iyi, hangisinin balon, hangisinin çalıştığını kestirebilmeli, kimine dur, kimine devam diyebilmeli. Şehirciliği, planlamayı, ekonomiyi, gelecek bilimini iyi bilmeli. Uzayıp gider bu böyle. Bir sürü insan aday olarak çıkıyor şu günlerde, ben bu listeyi uzattıkça uzatırım ama kimse kusura bakmasın. Beşiktaş’a belediye başkanı olmak o kadar kolay değil. İstanbul’un kalbi Beşiktaş elden gidiyor. Bunun farkında olmalı. Neleri yapıp neleri yapamayacağını bilmeli. Kaynaklarını, parasını nereye harcadığını, elemanlarının nasıl çalıştığını iyi bilmeli. Açıkçası herkesin gönlünde böyle bir başkan yatıyor. Ben öyleyim diyen biri varsa buraya yazıp kendini tanıtabilir. Sözüm söz sonuna kadar yanında olacağım, onun için hangi ilçede olursa olsun. Saygılar.”
BODRUM’UN SUSUZLUĞUNA ÇARE OLACAK MI?
MUĞLA SU İNİSİYATİFİ KURULDU
Muğla genelinde 72 örgütün 8 Kasım tarihinde DSİ önündeki ortak basın açıklaması ile başlayan sürecin sonunda Muğla Su İnisiyatifi (MSİ) kuruldu. Geçen yaz Bodrum Yarımadası’nda yaşanan şiddetli susuzluk sonrasında sivil toplum örgütleri harekete geçmişti. Susuzluğun gerekçesi olarak DSİ’nin termik santralları işleten şirketlere su tahsisi gösterilmişti. Sivil toplum örgütleri, DSİ’nin su tahsisi yönetmeliğine göre öncelikle halkın içme ve kullanma suyu ihtiyaçlarını karşılaması gerekirken, baraj ve yeraltı sularının termik santrallara tahsis edilmesini protesto etmiş ve bir basın açıklamasında bulunmuşlardı. Açıklamada DSİ protokolleri iptal etmeye çağrılmış, 456 yurttaş aynı taleple kuruma dilekçe vermişti.
Eyleme katılan örgütler Muğla genelinde su hakkına el koyulmasına karşı tüm boyutları ile mücadele kararı almışlar ve örgütlenme çalışmalarına başlamışlardı. Örgütlenme çalışmaları tamamlandıktan sonra 28 Aralık 2023 tarihli bir kuruluş bildirgesi yayımlandı.
MESAJ PANOSU
- TÜRK Eğitim Vakfı (TEV), Cumhuriyetimizin 100. yılında, Cumhuriyet gençlerine ‘Cumhuriyetimizin 100. yılında gençlerimiz sizin desteğinizle okusun, Cumhuriyetin geleceği onlar olsun!’ diyerek, mevcut lisans ve meslek lisesi bursiyerlerine, bir defaya mahsus olmak üzere, 14 milyon TL’ye yakın Cumhuriyet Bursu desteği verecek.
GÜNÜN SÖZÜ
“Şehri imar ederken nesli ihya etmeyi ihmal ederseniz, ihmal ettiğiniz nesil imar ettiğiniz şehri tahrip eder.” Turgut CANSEVER
NİYE KADIN ADAYLAR GÖRÜLMÜYOR
Yerel seçimlere yaklaşırken, bakıyoruz, Türkiye’de ‘kadın belediye başkanı’ oranı sadece yüzde 3.2 görülüyor. Dahası, Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Konseyi’nin (CEMR)2019 tarihli raporuna göre Türkiye, kadınların siyasetteki temsilinde, 41 ülke arasında en alt dilimde yer alıyormuş! Utanç verici ama ülke genelinde seçilmiş tüm temsilciler içinde kadınların oranı, sadece yüzde 11.1; bu oran yerel yönetimlerde ise yüzde 10.7 ile daha da düşükmüş!
Kadın belediye başkanlarının oranına baktığımızda ise tablo daha da iç karartıcı sanki. Kadın belediye başkanı Fransa’da yüzde 40 ve Avrupa’da ortalama yüzde 15 iken, bu oran Türkiye’de sadece 3.2. Belediye meclislerindeki kadın sayısında ise yüzde 20’nin altında kalan 7 ülkeden biriymişiz. Ne acı... Aysel BEREKE
STK’LARDAN TÜRKİYE’NİN 2023 İKLİM KARNESİ
İklim değişikliği alanında çalışan TEMA Vakfı, Greenpeace Akdeniz, Yeşil Düşünce Derneği, Avrupa İklim Eylem Ağı, Fosil Yakıtların Ötesi ve İklim İçin 350 Derneği, Türkiye’nin 2023 yılında iklim alanında attığı olumlu ve olumsuz adımları derleyerek Türkiye’nin ‘2023 İklim Karnesi’ni çıkardı. 2023, rekor kıran küresel sıcaklıklar ile tarihe geçti. Bu yıl yaşadığımız sel felaketleri de iklim için harekete geçmediğimiz her saniye bizi daha büyük felaketlerin beklediğinin kanıtı.
Karnede, Türkiye’nin 2023 yılında yenilenebilir enerji alanındaki hedefleri, adil geçişin resmi belgelerde ilk kez yer alması olumlu olarak değerlendirildi.
Türkiye’nin hâlâ kömürde ısrar etmesi, yeni nükleer santraller kurma planları yapması, iklim hedefini iyileştirmemesi, İklim Kanunu taslağını sivil toplumla beraber hazırlamaması ise karnede olumsuz olarak değerlendirildi.
Türkiye’nin İklim Karnesi şöyle: Ulusal enerji planında öncelik kömür ve nükleerde. İklim Kanunu’nda sivil toplum yok. Güçlü bir iklim hedefi yok. Adil geçiş, planlara girdi ama yetersiz.
Paylaş