Emekli bayram ikramiyesine zam bekliyor

10 bin TL aylık alan emekli ve 17 bin 2 TL para ile ter akıtan asgari ücretlinin ateşi düşmeyen hayat pahalılığı altında ezildiği, derin maddi sorunlar yaşadığı ortada. Hal böyle iken düşük zam politikası ile onlardan tasarruf yapmak vicdanları incitir.

16 milyonu aşkın emekli, dul ve yetim yılın ikinci yarı zammı için bir yanda temmuz ayını sabırsızlıkla beklerken, diğer yanda 3 bin TL tutarındaki bayram ikramiyesinin Kurban Bayramı öncesi hatırı sayılır oranda artırılmasını bekliyor.

3 bin TL’lik ikramiyenin yetersiz kaldığını, temel gereksinimlerini bile karşılamadığını Şeker Bayramı’nda bizzat yaşayarak gördü emekli. Hiç olmazsa Kurban Bayramı öncesi ödenecek ikramiye en az 5 bin TL’ye yükseltilmeli. Yetmez ama az da olsa soluklanmalarını sağlar. Bu para ile bile kurban kesmeleri olanaksız. Ortalama 13 bin TL aylığı olan emekli kurbanı unutalı yıllar oldu.

Yılın ikinci yarısında olası yüzde 25 oranındaki TÜFE zammının yanı sıra mutlaka göreceli refah payı verilmesini de umutla bekliyorlar.

SSK ve Bağ-Kur emeklileri yılbaşında memur emeklilerine göre aylıklarına düşük yansıtılan zam açığının temmuzda giderilmesini istiyor.

17 bin 2 TL tutarındaki aylığı her geçen gün eriyen asgari ücretli de ara zamma odaklandı. Hükümetin “Ara zam yok” açıklamasına karşın umutlarını koruyorlar. Şubat 2025’e dek mevcut ücretle geçinebilmek can yakıcı hayat pahalılığında mümkün mü? Asgari ücretli için de temmuzda ara zam kaçınılmaz.

Tasarrufa giden hükümet, gariban kitlenin talebine kayıtsız kalmamalı, düşük zamma mahkum etmemeli. Kamuda gereksiz harcamalar kısıtlanarak emekli ve asgari ücretliye kaynak yaratmak olanaklı. Umarım yayınlanan genelge ile milyonlara hak ettikleri artış verilir. Şükrü KARAMAN

GÜNÜN SÖZÜ

“Hayat bir masal gibi başlar, yaşlandıkça roman olur, anlattıkça da fıkra... Sonuç mu? Hepsi hikaye...” Anonim

YAŞAR KEMAL ONURUNA EDEBİYAT FESTİVALİ

OSMANİYE Valiliği ve DS Kitap, Yaşar Kemal’in yetiştiği Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde Yaşar Kemal onuruna edebiyat festivali düzenleniyor. Festival kapsamında çok sayıda yazar okurlarıyla buluşacak. Söyleşiler ve imza günleri düzenlenecek... ‘1. Osmaniye-Kadirli Edebiyat Günleri’ 25 Mayıs-9 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek. Edebiyat Günleri, kitap okuma kültürünü teşvik etmek ve Yaşar Kemal’in edebi mirasını onurlandırmak amacı taşıyor.

KEMALİZM KUTSALDIR

- KEMALİZM kutsaldır. Laf eden elenir. Ne Leninizm kaldı ortada ne Nazizim, ne de Mussollinizim ama Atatürk hâlâ yaşıyor. İlber ORTAYLI

- TARHANA bulgur köylünün yemeğidir. /Aracı tefecinin yediği üreticinin emeğidir. / Sen eşek olursan / Sırtına binen çok olur / Yükü sen çekersin / Sırtındaki beyefendi yorulur. Erhan TUĞLU

- HEM meyveyi hem çekirdeğini tüketenler o hastalığı bir daha yaşamıyor. Ömrü uzatıyor, ciddi taş gibi yapıyor, hastalıklarla mücadele ediyor. İster çayını ister tozunu (Nar) tüketin... P.C.   

- ‘CUMHURİYETİN Yeni Yüzyılında Enerji ve Teknoloji’ konulu panel. Bilim Akademisi üyesi M. Pınar Mengüç’ün moderatör olacağı panelin konukları Koç Üniversitesi’nden Seda Keskin Avcı ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden Raşit Turan ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Danışmanı İskender Gökalp. Panel 24 Mayıs 19.00’da Beyoğlu Yapı Kredi Kültür ve Sanat Merkezi’nde

- GARANTİ BBVA’nın desteğiyle gerçekleşen Salt’ın yeni sergisi Havaya Dair, hava kirliliğinin toplumsal ve ekolojik boyutlarını maddi, işitsel ve görsel deneyler aracılığıyla somutlaştırmayı amaçlıyor. Salt Beyoğlu’ndaki Forum alanı için tasarlanan enstalasyon 18 Ağustos’a kadar ücretsiz gezilebilecek.

KREDİ FAİZ ARTIŞLARI ÇİFTÇİYİ OLUMSUZ ETKİLİYOR

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, “Kredi faizlerindeki değişkenli artış esnaf gibi çiftçiyi de zora soktu” dedi. Gürer, Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Kızılca kasabasında çiftçilerle görüştü. Çiftçiler, Cumhurbaşkanının tarım kesimine kredi artışı açıklamasına rağmen kredi faizlerinin artması ve kredi alma şartlarının zorlaştırılmasının banka yerine tefeciye yönelimleri artırdığını ifade ettiler.

Gürer, çiftçilerin kredi alarak üretim yaptığını ve borcu olmayan çiftçinin kalmadığını belirterek, “Bankalara ve şahıslara toplamda 700 milyar lira civarında çiftçinin borcu var. Artan faizler çiftçiyi düşündürüyor. Banka kredisi kullanan çiftçilerin yüzde 59’u tek banka, yüzde 26’sı iki banka, yüzde 8’i ise üç bankadan kredi alarak çalışmaktadır. Doğal olarak çiftçiler artan faizlerden direkt etkileniyorlar. Kredi faizlerinin artması da çiftçiyi doğrudan etkiliyor ve aldıkları dönemdeki serbest faizle bugünkü uygulanan faiz arasındaki her fark, çiftçinin mağduriyetini katlıyor” dedi.

BİLİYOR MUSUNUZ

- Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan: 2002 yılında bütün spor dallarında aldığımız madalya sayısı 1481 adet iken 2023 yılı sonu itibariyle bu rakamın 7 bin 404’e yükseldiğini...