Paylaş
Grup Başkanvekili Prof. Haluk Koç ile milletvekilleri Kemal Kılıçdaroğlu ve Atilla Kart dün yaptıkları basın toplantısında olayı ayrıntılı şekilde sergileyerek hükümete ağır eleştiriler yönelttiler.
Çarpıcı sorularla, Hikmetyar'dan Yasin El Kadı'ya uzanan karanlık ilişkiler yumağını gündeme getiren Prof. Koç, "Devlet karanlık odakların kuşatması aldında" diyerek şu soruları yönetti:
- Kemal Unakıtan'a: Kirli çamaşırların ortaya çıkmasından mı korkuyorsunuz?
- Başbakan Erdoğan'a: Kimi, niye korumaktadır. Bakanlar Kurulu kararıyla mal varlıklarına el konulanların listelerini eskiden olduğu gibi Resmi Gazete'de niçin yayınlatmamaktadır? Bu listeler kimden, hangi gerekçeyle saklanmaktadır.
- Cemil Çiçek'e: Savcılığın takipsizlik kararına itiraz yapıldı mı? Yapılmadıysa bunun gerekçesi nedir?
CHP ne istiyor?
Koç, "Dosyanın tekrar açılmasını... Türkiye'nin terör örgütüne destek veren bir görüntüye büründürülmesinden süratle uzaklaştırılmasını istiyoruz. Hukukun egemen kılınması, kara parayı aklayanlardan hesap sorulması için cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağız. Tüm yurtsever savcıları göreve çağırıyoruz."
İktidar, karanlıkların aydınlığa çıkmasını neden istemiyor?
Madımak acısı
2 Temmuz 1993'te Madımak Oteli'nde gerçekleşen katliamın 13. yılındayız. Gerici bir güruhun "Şeriat isteriz", "Cumhuriyet Sivas'ta kuruldu, Sivas'ta yıkılacak" sloganları eşliğinde gerçekleştirilen bu kıyımda, savunmasız insanların bir otelde kıstırılmasına devletin güvenlik güçleri 8 saat boyunca seyirci kalmış ve 35 insan diri diri yakılmıştır.
Yangının alevlerinden geriye de Sivas ve Türkiye adına utanç veren kara lekeler kalmıştır. Bu kara leke AKP iktidarının Madımak Oteli'nin müze olmasına ilişkin kanun teklifini reddetmesiyle daha da büyümüş, otel binasının kebap salonu olarak hizmet vermesini onaylayan bu tutum en az Madımak Katliamı kadar canımızı yakmış, ruhumuzu incitmiştir.
Madımak Oteli'ndeki insanlık dışı kıyımın vicdanlarımızda yarattığı utancı hep birlikte temizlemek gerektiğine inanıyor ve bunun salt Alevilerin sorunu olmadığı kanaatini taşıyoruz. Madımak'ın toplumsal belleğimizde açtığı yarayı da demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, eşitliğe, çokkültürlülüğe inanan kesimlerle sarabileceğimizi biliyoruz.
Madımak Katliamı'yla yüzleşmenin ve gerçek faillerin bulunmasının gerekliliğine inanıyor, 2 Temmuz'un unutulması halinde farklı kimlik ve inançtaki her insanın can ve mal güvenliğine yönelik tehditlerin artarak devam edeceğini görüyoruz.
UNUTTURMAYA ÇALIŞIYORLAR
Türkiye, geçmişindeki bu utancı temizlemek, geleceğini de aydınlatmak zorundadır. Bizce bunun çözümü Madımak Oteli'nin müzeye dönüştürülmesi, katliamın karanlıkta kalmış gerçek faillerinin bulunması ve Alevilerden özür dilenmesidir. Yeni Madımaklar yaşamamak için 2 Temmuz'un unutturulması yönündeki girişim ve çabalara set çekilmelidir. Bu nedenle, 2 Temmuz'da Sivas'ta yapılan anmalar önem arz etmektedir.
Av. Fevzi GÜMÜŞ-Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri
Vidanjör nereye boşaltmalı
M.EREĞLİSİ'ne bağlı Sultanköy beldesini 'b..' bastı. Marmara Ereğlisi ve Gümüşyaka belediyeleri ile Kınalı İSKİ, arıtma tesislerini Sultanköy vidanjörlerine kapatınca; bunu fırsat bilen birkaç vidanjör sahibi de çekim ücreti olarak 70-80 YTL isteyince günlerdir çekilmeyen foseptik, sokak, cadde ve bahçelere akmaya başladı.
Ve belediye atık suların tarla ve boş arazilere dökülmesini emretti!
Şu an vidanjörler çektikleri atık suları Kınıklı Deresi'ne boşaltıyorlar.
Yıllarca arıtma ve kanal sistemi yapmayan, kendisinin ve yandaşlarının çıkarlarından başka bir şey görmeyen belediye hâlâ uyuyor.
A. Necip MİDİLLİ
SSK'da yanlış bir uygulama
SİZE SSK'nın yanlış uygulamasından bahsetmek istiyorum.
Bildiğiniz gibi SSK ve Bağ-Kur prim borçları için yeniden yapılandırma yasası çıkmış, hatta müracaat cuma akşamı sona erecek. Buna göre yeniden yapılandırma için SSK'ya gittiğimizde borç tutarı için kendi cebinizdeki paraya göre borçlanma yapamıyorsunuz. Bilgisayar otomatik hesapla kaç ay vade olacağını hesaplıyor. Yani öyle bir sistem geliştirmişler ki bilgisayara yüklenen program, gelen mükellefin cebindeki/kasasındaki paraya göre ödeyebileceği taksiti belirleyebiliyor.
Öte yandan bir diğer kurum olan Bağ-Kur mükellefin isteği doğrultusunda taksitlendirme yapıyor.
Acaba onların dayatmasıyla oluşturulan taksit tutarlarını düzenli olarak tahsil edebilecekler mi? Bunu zaman gösterecek.
Burak İSTANBULLUOĞLU
Biliyor musunuz
- İBB Basın Danışmanlığı Koordinatörü Cengiz Öztürk'ün, "Genel Sekreter Mesut Pektaş’ın, Özel Kalem Müdürü ve sekretaryasının görev yerlerinin değiştirilmesi bir nöbet değişimi olarak algılanmalıdır, art niyet aranmamalıdır" dediğini...
- TEMELİ birkaç yıl önce atılan, Anadoluyakası Türk Telekom Müdürlüğü bitişiğindeki Acıbadem Kültür Merkezi'nin inşaatına halen başlanmadığını...
- AZİZ Nesin'in ölümünün 11. yılı nedeniyle 1 Temmuz saat 13.00'te Çatalca'daki Nesin Vakfı bahçesinde bir piknik yapılacağını...
- SARIYER Belediyesi'nin maddi durumu iyi olmayan 650 çocuğu sünnet ettirmeden önce Miniatürk ve Eyüp Sultan’ı gezdirdiğini...
- BAHÇEŞEHİR Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü'nde Amerikan hukuk fakülteleri ve Türk hukuk öğrencileri için 3-30 Temmuz'da "Bahçeşehir'de Yurtdışı Eğitim-Yaz Programı 2006' düzenleneceğini...
MESAJ PANOSU
- MÜSLÜMANLAR dinini Kuran-ı Kerim'den öğrenmiş, ulusal kimliğini de tarihten almıştır. Ulusal kimlik ile inancı karıştırmamak lazım. Ulusal kimlik ile inancın birbirine karıştırılarak değerlendirme yapılması istismar olur. Bunu doğru bulmak mümkün değildir."
Halil İbrahim ŞAHİN-Eski ADD Genel Başkanı
- DENENMİŞLERİ denemek, deneme tahtası olmak, bitpazarına nur yağdırmaktadır. Nostaljiyle mostrayı karıştırmaktır.
Nurettin KAPTAN-Avukat
Paylaş