Diyanet iktidardan değil Allah’tan korkmalıdır

CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes diyor ki: 30 Mart 2014 belediye seçimlerinde Üsküdar belediye başkan adayı idim.

Haberin Devamı

Kazandığım seçim hile yoluyla elimden alındı. YSK’dan sonuç alınmayınca Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştum. Neredeyse bir yıl sonra cevap geldi. Bu durum ülkemizde adaletin ne kadar ağır çalıştığının bir yansımasıdır. Anayasa Mahkemesi’nden gelen cevap çok ilginçtir. Anayasa Mahkemesi genel seçimlerdeki hak ihlallerine bakmaya yetkili imiş ama yerel seçimlerdeki hak ihlallerine bakmaya yetkili değilmiş. Böylece Türkiye’de yerel seçimler için hak ihlallerinde YSK dışında nihai bir merci olmadığı anlaşılmıştır. Anayasa Mahkemesi’nde “konu bakımından yetkisizlik” kararı verilmiştir.
Bu ülkede hakkımı teslim edecek bir hukuk müessesesi maalesef kalmamıştır. Bu nedenle iç hukuk yolları tükenmiş olduğundan AİHM’ye başvuracağım. İnsanın hakkını ülkesinde elde edemeyip AİHM’de hak araması ülkemizin ayıbıdır.
Erdoğan’ın, “Bizim rahmetimiz gazabımızı aşacaktır” demesi, inanç bakımından tehlikelidir. Çünkü, Yüce Allah “Kimi dilersem onu azabıma uğratırım, rahmetim ise her şeyi kuşatır” (7/Araf, 156) buyurur. Bir kulun Allah’ın vasıflarıyla örtüşür iddialarda bulunması şirk olup; tevhit inancı ile bağdaşmaz.
Son sözüm: “Diyanet, siyasi iktidardan değil Allah’tan korkmalıdır.”

Haberin Devamı

Günün sözü

“Etrafta satacak bir şey bırakmayınca, birbirlerini satmaya başladılar. Satmak fıtratlarında var.”
İlber ORTAYLI

Karakeçili: 3 milletvekili bekliyoruz

Aşiretler CHP’ye yöneldi

CHP Elazığ’da, DP geleneğinden gelen ve 40 yıl sağ siyasette yer alan Fevzi Septioğlu’ndan (Ali Rıza Septioğlu’nun oğlu) sonra Şanlıurfa’da sürpriz bir isim ortaya çıktı. Bu arada Siverek’i son yerel seçim hariç yıllarca yönetmiş olan; Bucak Ailesi’nden Ali Murat Bucak milletvekili aday adaylığı başvurusu yaptı; CHP Urfa İl Başkanlığı’na da Karakeçili aşiretinden, DYP’li Ömer Karaçekili getirildi. İzol aşiretinden de bir adayın CHP listesinde yer alacağı belirtiliyor. Ömer Karakeçili bu konuda şunları söyledi: “Sayın Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle teşkilatın başına geçtim. Bu heyecanımız sürerse, dilerim, 2002’de hiç milletvekili çıkaramayan CHP’ye üç milletvekilliği getirebiliriz. Şu anda aday adaylarımız bölgenin değerli insanlarından oluşmaktadır. Yani paket (blok) oyu olan insanlar... Geçmişte DYP ve ANAP’a oy verenler bu kez CHP’de toplanacaklar.”

Haberin Devamı

MOLLAVEİSOĞLU DA ADAY

-‘YOKSULLUK ve Yolsuzluk Programı’ ile kamuoyunda dikkatleri üzerine toplayan araştırmacı gazeteci ve televizyoncu Tuncay Mollaveisoğlu CHP’den kontenjan adaylığı için başvurdu. Gazeteci Celal Pir’in eşi Meltem Yücel Pir 2. bölgeden önseçime katılacak.
-SANAYİCİ ve işadamı Mahmut Atom Duruk (No: 78), “Sizlerle tanışma sürecimizde flama, pankart bastırmadık. Bu bütçeyi 14 ilçemiz adına toplam 1400 fidan diktirerek, çevremiz ve geleceğimiz için harcadık... Örnek teşkil etmesi dileğiyle...” diyerek üyelere duyuru yaptı.
-CHP 1. bölgeden Musa Bulut (50) Tuncelilelerin oyuna güvendiğini söyledi. İstanbul İl Genel Meclisi üyeliği sırasında bir grup meclis üyesiyle birlikte engellilerin su faturalarının % 50 indirilmesi hakkındaki önergesi Sayıştay tarafından kabul edilerek uygulamaya konulan Tunceli kökenli Musa Bulut, “Amacım, çocuklarımıza ve gençlerimize özgür ve aydınlık yarınlar bırakmaktır” diye konuştu.
-EDİRNE’den 38 yaşındaki Samet Serdar Dinçer, CHP Keşan’da 3 dönem gençlik kolu başkanlığı, 3 dönem de YK üyeliğini yaptığını belirtti ve Kılıçdaroğlu’nun “En genç belediye başkanı CHP’de... Genç milletvekilleri de CHP’den olmalı!” sözlerine uyarak aday adayı olduğunu açıkladı.

Haberin Devamı


Phileas masaya yatırılmalı


16 Mart’ta Malatya’da yanan trambüsten sonra önceki gün İstanbul’da bir metrobüsün yanması medyada çok fazla görülmeyen endişe verici ve kamu güvenliği ve sağlığı açısından üzerinde durulması gereken iki kazadır. Olay özelinde; 2008 yılında Hollanda’dan adedi 1.2 milyon Euro’dan alınan Phileas marka metrobüslerden birisinin yanması akıllara şu soruları getirmektedir: Bu otobüslerde 1.1.2014 itibariyle kullanılması zorunlu olan Otomatik Yangın Algılayıcı Sistem yok mudur? Varsa çalışmış mıdır? Sık sık arıza yapan ve İstanbul’un 7 tepeli yol ve yolcu şartlarına uygun olmadığı son 7 yıldır ispatlanmış olan metrobüslerin çalıştırılması İETT açısından ekonomik ve daha önemlisi İstanbul halkı açısından güvenli midir? ‘Riskli’ olarak nitelendirilen bu araçların, makine mühendisleri ve üniversitelerin ilgili uzmanlarının bu hususta görüş vermesi gerekmiyor mu?
Zafer GÜZEY

Haberin Devamı

KA.DER sahaya iniyor

KADIN Adayları Destekleme Derneği (KA.DER), daha fazla kadının aday gösterilmesini ve seçilmesini sağlamak amacıyla KA.DER Genel Seçim Kampanyası’nı başlatıyor. Geçmiş seçimlerde ‘kadın temsilini’ gündemin üst sıralarına taşımayı başaran KA.DER, yeni kampanyasıyla da ‘Kadınsız demokrasi olmaz’ gerçeğini liderlere bir kez daha hatırlatacak. KA.DER tüm partilerden aday adayı kadınların, özgeçmişlerini ve siyasi hedeflerini bugün açıklayacak. (Dedeman Oteli, 10.00)

Mesaj panosu

MİMARLAR Odası İstanbul Büyükkent Şubesi diyor ki: “Kuzey Ormanları Savunması olarak, mücadele alanımızın odak noktasını oluşturan mega projelerden 3. havalimanı üzerine hazırladığımız ‘Yaşam, Doğa, Çevre, İnsan ve Hukuk Karşısında 3. Havalimanı Projesi’ raporunu bugün kamuoyuna açıklayacağız.”

Haberin Devamı


Seçimlerde; ‘önden aday’ belirleme yerine ‘Ard Seçim’ esas olmalıdır

BAZEN bağımsız adayları da seçim arenasında görme durumumuz olsa da; ülkemiz siyaset ortamlarındaki mücadele daha çok siyasi partilerin tüzel kişiliği bünyesinde ve üzerinden yapılmaktadır.
Kişiler değil, partinin ilke ve görüşleri ön planda olmakta, çoğu zaman oy vermekte olan vatandaşlarımız; adayın kim olduğundan çok, kendilerine yakın buldukları siyasi partiye oy vermekte ve o partinin aday gösterdiği kişiler seçilmiş olmaktadır. Bir anlamda, parti; seçilen kişinin kurumsal kefili, oy verenlerin ise asıl muhatabıdır.
Ancak, mevcut durumda, siyasi partiler tarafından aday gösterileceklerin seçim öncesinde kesinleştirilmesi sebebiyle;
a. Hem seçim sürecinde, hem de sonrasında; Parti’nin, ilke ve görüşleri, problemlere yaklaşımları değil, kişilerin yaklaşımları hakim olabilmektedir,
b. Vatandaşlarımız oylarını partiye vermiş iken, seçilen kişi sanki tüm oylar kendi şahsına verilmiş gibi bir his içine girebilmektedir,
c. Seçilen kişilerin konulara yaklaşımları ve/veya icraatları ile bağlantılı oluşan atmosfer ve algı, özellikle olumsuzluklar, söz konusu seçilmiş adayın bir anlamda kurumsal kefili olan partiye fatura edilmektedir,
d. Aday adayı olan, ancak adaylaşamayan partililerin seçim sürecindeki her türlü katkıları ve çabaları, en hafif ifade ile tam olarak alınamamaktadır,
e. Seçilen kişilerin seçim sonrasında parti ilke ve görüşleri ile uyum içinde olmayan çalışmaları olduğu takdirde de; herhangi bir anlamlı müdahale imkanı kalmamaktadır,
Siyasi Partilerin ilke ve görüşleri ile vatandaşlarımızdan oy istemesi, eğer bir başarı sağlanırsa da, o başarının partinin başarısı olması, eğer belli sayıda görev pozisyonu kazanılırsa (milletvekili, belediye başkanı, belediye meclis üyesi, vb.); seçimin hemen sonrasında, parti içi en geniş küme olan tüm üyeler tarafından “ARD SEÇİM“ yapılarak, söz konusu kazanılmış görev/pozisyon için isim belirlenmesi esas olmalıdır.
Ayrıca; olası bir “ARD SEÇİM” sonrasında görevlendirilen partililerin, Parti’nin ilke ve görüşleri çerçevesinde hareket etmediği, görevinin hakkını veremediği durumlarda da; müdahale edilebilir, gerekirse söz konusu görev için, bir anlamda söz konusu görevin kurumsal kefili olan parti tarafından, yeni bir görevlendirme yapılabilir bir mekanizma da kurulmalıdır.
Haziran 2015 Milletvekili Seçimi yaklaşırken; CHP içinde bir çok seçim bölgesinde uygulanan ve tüm parti üyelerinin oy kullandığı “Ön Seçim” sebebi ile; parti içi demokrasi en heyecanlı şekli ile yaşanıyor. Bu heyecanı yaşamamak, alkışlamamak mümkün değil.
Yukarıda önerilmekte olan model ise; aynı şekilde tüm üyeleri ve örgütü söz sahibi yapmakta, adayların belirlenmesinin yine üyeler tarafından, yani örgüt tarafından yapılmasına imkan vermekte, ancak bu belirlemenin seçim öncesinde değil de, seçim sonrasında yapılmasını önermektedir.
Dr. Ali Mutlu KÖYLÜOĞLU
CHP İstanbul 2’nci Bölge Örgüt ve Örgütlenmeden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı

Yazarın Tüm Yazıları