- Tamamen bir aldatmacadır. Yahu bu memlekette ne kadar vergi günahkárı varmış; tam iki milyon kişi dilekçe vermiş.
Vergi mükellefi ne kadar?
- 3.5 milyon... Bunu bırakın, Maliye Bakanı 6.6 katrilyondan söz ediyor. 6.6 katrilyon karşılığında almaktan vazgeçtiği vergi, ceza ve faiz miktarını da açıklarsa vergi barışının
Türkiye'ye maliyeti ortaya çıkar. 6.6 katrilyon alabilmek için devletin 72 katrilyondan vazgeçtiğini biliyor musunuz? Vergi Barışı Yasası, naylon fatura kullanarak %90 çıkar sağlayanı affetmiş, naylon fatura basanı-yazanı (% 10 çıkar sağlayanı) af dışında bırakmıştır. Götürenin büyüğü korunmuştur.
Kim enayi, kim akıllı?
- Vergi barışı, vergisini stopaj yoluyla gününde ödeyen işçi, memuru, vergi yükümlüklerini hakkıyla yerine getiren taciri, sanayiciyi ekonomik yönden cezalandırmış, vergi mükellefiyetlerini yerine getirmeyenleri ise ödüllendirmiştir.
Kimse artık vergisini ödemeyecek, af bekleyecek.
- Çok kötü bir durum...
Türkiye her on yılda bir vergi affı namı adı altında vergi kaçakçılarının mazisini temizlemektedir. Genel aflarda hapishaneler boşaltılmakta, suçlular tekrar suç işleyerek hapishanelere geri dönmektedir. Vergi affı çıkarılmakta, affedilenler aftan hemen sonra devletin vergisini
double götürmeye başlamaktadırlar.
Türkiye'nin bozuk vergi düzeni
‘‘Sen az ver, sen çok ver, sen boşver’’ anlayışı içinde devam etmektedir.
İddialı konuşuyorsunuz; 62 katrilyondan 6.6 katrilyona razı oldu hükümet diyorsunuz.
- Hesap bizim hesabımız. Şeffaf devlet-tüccar devlet diyenler de koysunlar hesabı ortaya... Bugün namuslu ve vergisini ödeyen işadamı enayi durumuna düşürülmüştür.
Buyrun Maliye Bakanı
Kemal Unakıtan; cevap verin... İki gün önce ziyaret ettiğiniz doğum yeriniz
Edirne'nin Domurcalı köyü halkı da sizden bunu bekliyor.
Coşkun’un ekibi
SANAYİ ve Ticaret Bakanlığı'nın atamalarla ilgili dünkü açıklaması ne kadar doğru acaba? Açıklamada müsteşar yardımcılığı görevlerine henüz asaleten atama yapılmamıştır, diyor. Peki vekaletle getirilenler kim? Bakanlıktan bir okurumuz bize bu isimleri bildiriyor:
Adnan Delikurt, Mustafa Sipahi, Hüseyin Kuran, Zülküf Kanat, İsmail Yücel, Faika Özer, Mustafa Aydınalap, İbrahim Kısacık.
Bu isimler kim? Bekleyiniz.
Arınç rejimi test edemez
AVUKAT bir okurumuz
Bülent Arınç'ı uyarıyor:
Meclis Başkanı tarafsızdır. Parti başkanı gibi davranmamalıdır. Çünkü oy hakkı olmayan, oyunun rengini açıklama yasağı ile kuşatılmış olan tek odur.
Arınç az konuşmalı ancak laik demokratik cumhuriyeti, üniter sosyal hukuk devletini çok temsil temsil etmelidir. Meclis Başkanlığı onurlu bir makamdır; hakkını vermelidir. İlk Meclis Başkanı'nın
Atatürk olduğu unutulmamalıdır; ruhu inciltip, kemikleri sızlatılmamalıdır.
Arınç makamı da aldığı gibi devretmelidir. Rejimi ikide bir teste kalkışmamalıdır. Rejimin tepkisini sınama kimsenin ne hakkı, ne de haddidir.
23 Nisan resepsiyonu gibi sürekli geri adım atacağınız girişimlerden vazgeçin; yeter artık!
Başkanlık neden olmaz
BAŞKANLIK Sistemi, Dengeleme ve Denetleme
(Checks and Balances) ve Kuvvetler ayrımı
(Seperation of powers) prensipleri üzerine kurulmuştur.
Denetleme ve dengelemeyi ise ağırlıklı olarak halk adına meclis ve daha sonra yüksek mahkeme yapar.
Türkiye'de tam başkanlık sistemi mevcut parti yapısı ve seçim sistemi ile kaosa yol açar. Sistemin süpabı iki turlu dar bölge seçim sistemidir.
Lütfen düşününüz. Yönetimden sorumlu bir başkan ve mevcut sistemdeki gibi adeta onun emrinde 365 milletvekili. Grup kararı aldırıyor. Şu yasa çıkacak deniyor ve o yasa çıkıyor. Yani denetleme ve dengelemede Meclis tamamen devre dışı kalıyor.
Oysa 2 turlu dar bölge seçim sisteminde milletvekilleri başkandan veya parti liderinden önce bölgesindeki seçmene kulak vererek ve istekleri paralelinde hareket ederek başkanın yetkilerini denetlemekte ve dengelemektedir.
Özetle, 2 turlu dar bölge seçim sistemi tam başkanlık sisteminin ayrılmaz bir parçası olmalıdır.
Yarı başkanlık sistemi ise
(Erdoğan sanırım tam olarak farklarını bilmiyor) yarı parlamenter sistemdir ve güvenoyu mekanizması var olduğundan istikrar taşımaz, iki başlılıktan dolayı kaosa neden olabilme olasılığı çok yüksektir.
Cem TOKER-İSTANBUL TBMM’nin onuru
KAHRAMANMARAŞ'tan
Ö. Ali Yılmaz'dan sitem:
Ankara'da Meclis'teki milletvekilleri ile
Petit Donane minik futbol takımı arasındaki maçı
TV'den üzülerek izledik. Türkiye Cumhuriyeti Meclisi'nin oluştuğu bağımsızlık gününde
Maraş'ı işgal eden bir ülkenin firmasının adını görünce kahrolduk. Milletvekillerinin göğsünde taşıdığı
Bingo ne oluyor? Sponsorluk olabilir ama böyle bir günde değil. Bu ülkenin biraz onurunu da düşünün. Meclis Başkanı'na artık bir şey söylemeye gerek yok!
Biliyor musunuz?
THY Genel Müdürü'nün bir teleks emriyle yurtdışında bulunan 30'dan fazla satış müdürünü geri çektiğini; böylece büroların yarısının boşaldığını...
CHP Bursa Milletvekili
Kemal Demirel'in baskıları sonucu
Ertuğrul Akagündüz'ün Bursa İl Başkanlığı'ndan istifa ettiğini; yerine yapılacak atama için kulislerde, eski AP, MDP'li ve ANAP'lı, Büyük Kulüp Yönetim Kurulu üyesi
Feridun Pehlivan ile
Cavit Çağlar'ın Devlet Bakanlığı döneminde özel kalem müdürlüğünü yapan,
Erol Evcil'in basın danışmanlığında bulunan, şimdi Nilüfer Seyahat'in basın müşavirliğini yapan gazeteci
İsmail Öztat'ın adlarının geçtiğini; önceki akşam da Pehlivan'ın isminde karar kılındığını...
Biliyor musunuz?
MESAJ
LAİK Cumhuriyet'i yıkmak için atılan her adım, tekme tokat olarak sahibine geri döner.
Günsel TUNA
BÜTÜN çocukların eşit eğitim ve de parasız sağlık hizmetlerinden yararlanmasını öneriyorum. Bu konuda yapılacak çalışmaların takipçisi olmanızı diliyorum.
Umut DİNÇ-EDİRNE Koleji, 1/B sınıfı