Dere yatağında bir spor kompleksi!..

GEÇTİĞİMİZ yıllarda İstanbul’da meydana gelen sel felaketlerinde derelerin taşması sonucu insan ve milli servet kaybı hafızalardan silinmemişken, ders alınmamışki on gün önce Samsun’da meydana gelen yine sel felaketinde dere yatağındaki TOKİ Konutlarında 12 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir.

Haberin Devamı

Öne sürülen hiçbir gerekçe bu canları geri getirmeyecektir. İşte bir örnek daha; Gençlik ve Spor Bakanlığı Hentbol Federasyonu Kompleksi daha önce Çankaya Belediyesi sınırları içinde olan alan vadi projesi kapsamında iken (Yeşil alan) yapılan bir imar değişikliği ile Dikmen dere yatağına inşaa edilmiştir. Bu bölge rampalarla doludur, tüm yağan yağmur bu kompleksin duvarına birikmektedir. Oradan da sızarak mevcut binanın bodrumunu doldurmaktadır. Denebilir ki bugüne kadar bir tehlike yaratmamıştır. İleride buranın da bir İstanbul Ayamama deresi, bir Samsun (Canik) olmayacağını kim iddia edebilir? Devlet vatandaşı suçlayarak, vatandaş devleti suçlayarak bu sorunlara çözüm bulabilecek miyiz?
Orhan ŞAVK

Özensiz taşeronların kulağı çekilmeli

TÜRKİYE’de değişmeyen bir gerçek. Önce maliyeti yüksek olan asfaltlar yapılıyor. Arkasından doğalgaz için kanal kazınıyor, akabinde su, devamında Telekom, kanalizasyon derken, şimdi de özelleşen elektrik kabloları yerin altına alınıyor. Anlayacağınız yapılan asfaltlar beş kurum tarafından delik deşik ediliyor, işler bitince de üstü kapatılmıyor.
Anadolu Elektrik tarafından Oska Elektrik firmasına ihale edilen yer altı döşeme işi bir taşerona verildi. A.B. isimli taşeron tarafından yapılan bu iş vatandaşları çileden çıkarıyor.
Gölbaşı-Haymana yolu-Hacılar Köyü’ne kadar yapılan enkaz-molozlar, yol boyunca vatandaşlara ait tapulu arsalara döküldü. Şikayet üzerine toplamış gibi yapmışlarsa da sadece göstermelik. Aynı taşeron, Karşıyaka Mahallesindeki (Cemil Özgür çiftliği bitimi, Müzikseverler Kooperatifi önü) kazı çalışmaları bir kabus... Yer altındaki elektrik kabloları kesildi, gelişi-güzel bağlanıp üstü örtüldü. Su doğal borulara zarar verilmiş. Sadece ihtiyaç olan yerde kanal açılacağına, kepçe ile asfaltın yarısı gelişi güzel kırılmış, güzelim yollar tahrip edilmiş. Mahalle sakinleri ”Müteahhit para kazanacak zararını vatandaş çekecek. Ayrıca bozulan yollar neden hemen asfaltlanmıyor. Kim yıkıp bozmuşsa, o yapsın. Bu kadar basit” diye konuşuyorlar.
Başka ne desinler?
Osman YAZICI

Haberin Devamı

Gölbaşı’na suni göller ve golf alanı

Haberin Devamı

ANKARA sıcak, Ankara kurak, Ankara bozkır... İşte bu nedenlerle insanlar buldukları ilk ağaç altında, ilk su birikintisi kenarında cumartesi-pazar günlerini geçiriyorlar Pazar günü Gölbaşı-Hacılar tarafında idim. Kurumaya yüz tutmuş bir çeşme musluğundan akan cılız bir su, yan tarafında dört ağaç, toprak bir yol, geçen araçların tozları... İnsanlar mangalları ile piknik yapıyorlar...
Aklıma eğitim hayatımın bir bölümünün geçtiği Roma geldi; Roma’ya 10 kilometre ötede Eur bölgesinde suni bir göl... Meraklıları Googleearth’den baksınlar 41°49’44.35”K 12°27’45.72”D, bir tarafında da bizim için çok değerli bir bulvar, Mustafa Kemal Atatürk Bulvarı, bir başka yerinde ise Amerika Caddesi...
Roma’da Eur bölgesinde bu alan ciddi bir çekim alanı, çevresinde insanlar çimler üzerinde spor yapar, koşar, eğlenir, konserler yapılır. Yapılan bu suni gölde düzenlenen kürek yarışları ile lise, üniversite öğrencileri spor yaparlar. Çevresinde büyük ve bakımlı parklar vs vs...
Büyükşehir Belediyesi ve Gölbaşı Belediyesi nedense kentsel planlamalarında bu kurak ve boş bölgede suni göller ve bu gölün çevresinde rekreasyon alanları düşünmezler... Halen boş, bakımsız olan bu alan üstelik merkezden de 20 kilometre ötede. Bu bölgede neler yapılmaz ki neler. Özellikle, suni göller yapılarak bölgede aktivite yaratmak mümkün, Tuluntaş’dan aşağıya yaklaşık 2-3 kilometrelik bir mesafeyi havadan geçebilmek için uygun yükseklik farkı var, spor klüpleri yamaç paraşütü yarışmalarına teşvik edilir, suni göllerde kürek yarışları yapılabilir...
Bildiğim kadarı ile golf alanı olmayan Avrupa’daki iki başkentten biri Ankara, bir diğeri de Tiran. Düşük yoğunluk öngörülen turistik ve spor aktivitelerinin ön plana çıktığı Gölbaşı’na neden bir golf alanı yapılmaz anlamak zor.
Kızılırmak suyununda bu bölgeden geçtiğini duyduğumda iyice şaşkına döndüm, neden suni göller ve yemyeşil çim sahalarda golf turizmi oynayanları düşünmek bize kalır, onu da anlamak zor geliyor.
Merve SAZLIK

Yazarın Tüm Yazıları