Paylaş
100 TL'lik ekmekte 20 TL'lik un var
ADANA Çiftçiler Birliği Başkanı Cumali Doğru, ‘‘Hükümet, Dünya Bankası ve IMF kadar bizi de dikkate almalıdır’’ diyor.
Buğday-ekmek fiyat dengesi üzerinde çarpıcı bir noktaya değiniyor:
‘‘Geçen mayısta Adana'da 50 bin lira olan 200 gramlık ekmeğin fiyatı bu yılın aynı ayında 100 bin liraya yükselmiştir. Artış % 100'dür. Zaten 100 bin liraya satılan ekmekte unun payı % 20'dir. Dolayısıyla çiftçi buğdayını bedava verse tüketici ekmeği 80 bin liradan yiyecektir. Yine geçen yılın mayıs ayında 194.5 bin lira olan motorin fiyatları bu yılın mayıs ayında % 123'lük bir artışla 435 bin lira olmuştur. Buğdayda kullanılan zirai ilaç fiyatlarında da ortalama % 80'lik bir artış vardır. Aralık-Nisan 2000 tarihleri arasında sadece gübrede artış oranı % 38'dir.
Doğru'ya göre, buğday fiyatı belirlenirken % 25 enflasyon hedefi alınırsa üretici yok sayılmış olacak.
IMF, Dünya Bankası sıkıştırıyor ama bu işin bir de sosyal yanı yok mu?
* * *
ÇUKUROVA'da buğday üreticisini sorunlu ve dertli gördük ya... Narenciye üreticileri de bir başka perişan kesim... Rusya'ya ihracat durunca limon ve portakal dalda kalmış...
Turunçgil üreticisi Zeki Savatlı'yı dinliyoruz:
‘‘Narenciye üreticileri son üç yıldır kan kaybediyor. Girdi fiyatlarının her yıl % 150'ler düzeyinde artmasına karşın, limon 1997'deki fiyattan satılıyor. Reçeteleri doğru yorumlayacak teknik personel yetiştirilmeli, iki yıllık Turunçgil Meslek Yüksekokulu açılmalı ve işletmelerin büyümesi teşvik edilmelidir.’’
Tan'ın trafik önerilerine destek yağdı ama...
Otomobilde bira içimi özendiriliyor
DSP'li Ahmet Tan'ın trafik yasası üzerinde özellikle alkollü araç kullananlara dönük önerisine çok sayıda destek geldi.
‘‘Milletvekilleri hálá ne güne duruyorlar, hep birlikte bu yasayı ele alsınlar’’ diyenlerden tutunuz, eğitimin artırılarak ehliyet alımının zorlaştırılmasına kadar birçok konuda görüş bildirenler oldu.
Cadde ve sokaklara istediğiniz kadar polis çıkartın, bu cezalarla sorun çözülmüyor.
İnsanımız, araba üstüne çıktığı zaman kimlik değiştirerek canavarlaşıyor.
Sorunun en başında eğitimsizlik geliyor.
- SAMSUN'dan Şekip Ergun ile Selim Kaçanlar, alkollü araç kullanımını teşvik eden Tuborg'u kınıyorlar:
‘‘Ahmet Tan'ın trafik sarhoşlarına karşı ağır müeyyideler uygulanması amacıyla bir kampanya açılması önerisi sorumlu bir milletvekilinin tavrını ortaya koyması bakımından sevindiricidir. Ancak... Bulunduğumuz işyerinin karşısındaki büfede, Tuborg'un bir ilanını anlatmak gerekiyor. Tuborg firması bira tiryakilerinden araç kullananlar için seyir halindeyken rahat bira içimini sağlayan bira şişelerine ağızlık icat etmiş... Dört şişe alana bir ağızlık bedava.
Demokrasimizi ve ekonomimizi AB'ye uydurmaya çalışırken trafiğimizi gözardı etmememiz konusundaki kampanyaları destekliyoruz.
Ayrıca, Tuborg firmasını da yeni teknoloji ürünü 'zeká harikası' ağızlığı icatlarını piyasaya sürdükleri için kutluyoruz!’’
- ANTALYA'dan Yeşim Akın, Tan'ın önerisini ilgiyle okuduğunu, bu yasanın bir an önce Meclis gündemine getirilmesini istiyor. ‘‘Ama bir şey var, gazeteler ve TV'ler de bu işe ciddi destek vermeli’’ diyor.
Bu arada isteyenlere de Tan'ın telefon numaralarını iletiyoruz:
Meclis santralı: 0312-420 50 00, Faks: 0312-420 67 68.
Kayseri'den İzzettin Beyol, trafik suçlarının kabahat olmaktan çıkarılarak, ağır suçlar kapsamına alınması gerektiğini söylüyor.
Samsun Valisi Metin İlyas Aksoy'un dediği gibi trafik kazalarının önlenmesi için 'sosyal-kültürel, fiziki ve hukuki' boyutlarıyla tartışmak gerekiyor sorunu...
Baş cani; sürücüler
DSP İzmir Milletvekili Hakan Tartan da, geçen dönem Meclis Başkanlığı'na, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4. maddesinin değiştirilerek trafik cezaların ağırlaştırılmasını istemiş ama bu yasa kadük olmuş..
Tartan, ‘‘Bu yasa teklifi ile kastı kusurla, yani alkollü ve benzeri kusurlarla yaralama ve ölüme sebebiyet veren mutlaka hapis yatmalı... Şimdi kaza yapan 750 bin lira para cezası ile kurtuluyor. En az iki yıl hapis yatmalı, hapis cezası, para cezasına çevrilmemeli...’’ diyor.
‘‘Ahmet Tan'la birlikte mi çalışıyorsunuz yasa teklifi için’’ diyoruz. ‘‘Hayır, sen-ben meselesi değil... Hepimizin bu konuya sarılması gerekiyor. Geçen dönem verdiğim tasarıyı tekrarlayacağız’’ karşılığını veriyor.
Tartan trafik kazalarına neden olan unsurları sıralarken çarpıcı bir oran veriyor:
‘‘1984 yılında sürücü kusurları yüzde 73.61 iken, bu yıl bu oran % 97.44'e yükseldi. Bu çok yüksek, dünyada görülmeyen bir oran. Demek ki, sürücülerimiz alkollü, yorgun, stesli, dikkatsiz ve sorumsuz... Yaya, yolcu, taşıt, yol ve diğer kusurlar ise 033 ile 1.7 arasında değişiyor. Bu nedenle ilk önce sürücüleri her yıl eğitimden geçirmek gerekiyor.’’
'Bakkal'dan peynir alınır gibi ehliyet alınabiliyorsa sonuç bu.
Huber Köşkü Sezer'i bekliyor
TARABYA'da oturan G.U., ‘‘Huber Köşkü kafama takıldı’’ diyerek, Cumhurbaşkanı Sezer'e şunları soruyor:
‘‘Özal, Huber Köşkü'nü satın aldırarak, Cumhurbaşkanlığı Yazlık Konutu yapmak istedi. Ömrü vefa etmedi. Demirel ise hiç oturmadı ama hemen onarıma başlattı, sonra inanılmaz şekilde büyüttü. Hesabını bilmediğimiz trilyonlar harcandı. Neredeyse Çankaya Köşkü'ne rakip oldu.
Acaba Sayın Sezer burada oturmayı mı düşünür, yoksa otel yapılmak üzere satmayı, devlete kaynak yaratmayı mı?’’
Paylaş