Paylaş
“Kemal Kılıçdaroğlu’nu genel başkanlığa imzaları ile aday gösteren 944 kişiden 204’ünün seçimde ona değil de Muharrem İnce’ye oy vermesi, aynı biçimde Muharrem İnce’ye oy veren 415 delegenin yalnızca 177’nin bunu kongre öncesinde açıklaması, CHP içinde açık politika yapmanın eksikliğini göstermiyorsa önemli sayıda korkak ve oportünist delegenin bulunduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak CHP’nin içindeki sancılar sürüyor. Onun bu ağrılardan kurtulması için uzman bir doktora görünmesi ve onun tavsiyelerine uyması gerekiyor. Bu doktor, Türkiye halkının sağduyusu, sınıf mücadelesinin kanunları ve zamandır...”
Güçlü bir Balkan STK’sının başındaki bir okurumuz da olayı başka türlü değerlendirdi:
“Kemal Bey... 204 delege sizi satmış, beraber hareket ettiği kişiler size doğruları söylememişler.”
Tanıdık bir dost da herkesin duyacağı şekilde konuşuyor:
“Gördünüz mü, millet bu partinin solcu olmasını istiyor.”
Delegeler ve partilileri, abartmayalım ama “çok dertli” gördük.
Bir grupla sohbet ederken Kılıçdaroğlu’na dönük şöyle eleştiriler yapıldı: “Kemal Bey, herkesi gücü yettiğince dinliyor, e-mail’lerini okuyor, gerektiğinde cevap veriyor. Bu görüş ve eleştirilere hep ‘Evet’ diyor. ‘Olur’, ‘Git çalış’,
‘Konuşalım’ dışında ‘tavır’ koyan bir ifadede bulunmuyor. En önemlisi kimsenin ‘akıldanesi’ olmak
istemiyor.
Çünkü her şeyi biliyor artık!
Evet söylemeye gerek yok... Bir lider gerektiğinde elini masaya vurmalı.
Onu da yeni yeni hatırladı, fakat iş işten geçti!..
GECEYARISI NOTU:
“Korkuyla imza atmanın” sonuçları ağır oldu Kılıçdar-oğlu için. Kılıçdaroğlu’nun anahtar listesi çok delindi. “Yüzde 30” deniyor, geceyarısı olduğunda...
İdeolojik kaygı
MUHARREM İnce’nin başkan adayı olarak Kılıç-
daroğlu’nun karşısına çıkmasının nedeni ideolojik değil, adı geçtiği halde gerek Ankara belediyesi başkan adayı, gerek cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmemesi olarak görülüyor. Kılıçdaroğlu’na “Sağcıları seviyor” diye sitem etmesinin nedeni budur. Fakat ona oy veren diğer muhaliflerin kaygıları ideolojiktir.
Kılıçdaroğlu bütün teminatlarını yaktı
-İŞADAMI bankadan kredi ister. Teminatlarını gösterir. Banka bakar işadamı kredileri iyi kullanamıyor. Yeni kefalet ister ya da duruma el koyar. Evet, bu ‘patron’ Kemal Kılıçdaroğlu uyarılara kulak asmadı ve bugünkü durum ortaya çıktı. Cumartesi günkü konuşması ‘dağınıktı’ zihni ‘kısa devre’ yaptı Kılıçdar-
oğlu’nun... Stratejik olarak ‘birlik ve beraberlik kurultayı’nı tanımaz göründü. Yeni bir vizyon ortaya koyamadı ve tepki aldı partililerden. Konuşmasında ‘danışmanların’ kendisine ilettikleri 15 parça notu değerlendirmedi. Son anda istediği öneri sloganlar önüne gelemedi.
Bunlar mazeret olamaz.
Partide sancı artarak sürecek.
Üç ay sonra yeni bir ‘doğum’ olur mu, bugünden bir değerlendirme yapmak doğru olmaz.
Çok adaylı ve en renkli kurultaydı
-ATO’nun salonuna bakıldığında Türkiye’nin en renkli kongresi yapıldı diyoruz. Tam bir panayır gibiydi; 600 dolayında aday başvurusunun ‘tanıtımı’ hayli etkindi. Kimisi adamları vasıtasıyla yeri göğü inlettiler. Kurultay salonunun altındaki büyük sahanlıkta masalar üzerinde adayların standları kurulmuştu. Saz çaldıran adaylar da vardı, su ve kurabiye dağıtan da...
Bu kadar aday olur mu?
PM’ye girmek isteyenler, adaylık tespitinde ‘ayrıcalıklı’ durumlardan yararlanabiliyor.
Baykal’lı bir kurultay olsaydı, bu kadar aday ortaya çıkmaya cesaret edemezdi.
Delegelerden bazıları “Kılıçdaroğlu gerçekten yoruldu” yorumunda bulundular.
Erdoğan iktidarının gücü, oyunları, taktikleri ve parası karşısında mücadele etmek her muhalefetin üstesinden gelebileceği bir mücadele değil. Dünkü dünyada bir ülkeyi yiyip bitiren böyle bir iktidar yok!
Cepheler üçe çıktı
-KURULTAY ile partide üçüncü bir cephe daha doğru.
-Ulusalcılar var...
-Beklediklerini bulamayan solcular var.
-‘Sağcılık’ olarak nitelendirilen politikalarda ısrar eden ‘Kılıçdaroğlu’nun kendisi.
Rakıya baba nasihatı
-Gönül verip gönül geçme.../Ekmediğin yeri biçme.../Benden sana bir nasihat.../”Tek başına rakı içme...”
Meze mezedir deyip seçme.../Kavun peynirden vazgeçme.../Benden sana bir nasihat.../“Çok yiyerek rakı içme...”
Salataya itibar et.../Meyveleri ihmal etme.../Benden sana bir nasihat.../“Kızartmayla rakı içme...”
Rakıcı der ki neşeli ol.../Muhabbetsiz kişi seçme.../Benden sana bir nasihat.../“Şeftalisiz rakı içme...”
Haydi şerefe...
(T. Haznedaroğlu’ndan)
BİLİYOR MUSUNUZ?
-MERHUM Vali Recep Yazıcıoğlu’nun ölümümün 11. yılında 8 Eylül Pazartesi günü (yarın) Aydın Söke’deki kabri başında anılacağını, oğlu Mehmet Kemal Yazıcıoğlu’nun da 20 Eylül’de Ankara’da dünya evine gireceğini...
Paylaş