HEP aynı tartışma... Çankaya Belediyesi, Can Bora Arpacıoğlu’nun ‘Yollarımız mayın tarlası gibi dersem...’ yazısına yine aynı yanıtı veriyor:Bu caddeler bizim değil, Büyükşehir’e bağlı...
Çankaya’nın açıklamasında deniliyor ki: “Ankara’daki bu görev alanındaki karmaşadan ve pek çok görev ve sorumluluğun Büyükşehir Belediyesi’nde merkezileşmiş olmasından belediyemiz de vatandaşlarımız kadar mağdur ve şikayetçi durumdadır. Bu merkezileşmenin önemli bölümü mevcut yasal düzenlemelerden kaynaklandığı gibi aynı zamanda yasalarda bir hüküm bulunmamasına karşın 12 metreden geniş tüm sokakları kendi yetkisi altında toplaması gibi Büyükşehir’in özel tasarrufu da söz konusudur. Nitekim belediyemiz kamuoyunu bilgilendirmek için bu duruma ilişkin şikayet ve önerilerimizle birlikte Çankaya’daki sorumluluk paylaşımını sokak sokak gösteren bir kitapçığı, geçtiğimiz ay yayınlamış bulunmaktadır. Çankaya sınırları içerisindeki yolların asfalt, kaldırım, budama vb. işlerinin çok büyük bir bölümü Büyükşehir’in görev ve sorumluluk alanında bulunmakta, ama bu okur mektubunda da gördüğümüz gibi, bu cadde ve sokaklarda yaşanan sorunların siyasi faturasının yüzde yüzü, son derece anlaşılır biçimde, vatandaşlar tarafından Çankaya Belediyesi’ne çıkarılmaktadır. Bu durumun farkında olan belediyemiz zaman zaman kendi sorumluluk alanında olmayan cadde ve sokaklarda yaşanan sorunları gidermek için bu alanlara müdahalede bulunmuş fakat her defasında Büyükşehir’in fiili engellemeleri ve hukuki yaptırım talepleriyle karşı karşıya kalmıştır. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, ana caddeler dışındaki tüm sokak ve caddelerin sorumluluğunun Çankaya Belediyesi’ne verilmesini talep etmiştir. Belediyemiz bu alandaki siyasal ve hukuksal mücadelesini bundan sonra da büyük bir kararlılıkla sürdürecektir.”
19 Mayıs iptalinin gerçek nedenini açıklar mısınız
CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi ve Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’e, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nın Ankara dışında kalan 80 ilimizde ‘okul içi etkinliklere’ indirgenmesinin nedenini sordular. Ekşi: “İptalin gerçek nedeni, Laik Cumhuriyete karşı herkesçe bilinen düşmanca duygularınız mıdır? İleri sürdüğünüz argümanların bir ulusal bayramın taşıdığı önem ve anlam yanında ciddiye alınmayacak bahanelerden ibaret olduğunu bilmiyor musunuz? Eğitim sistemimizi laik değerlerden uzaklaştırmayı amaçlayan programınızın öteki maddeleri nelerdir?” Bilgehan: “İçlerinde seçmenlerinizin de bulunduğu vatandaşların duygu ve düşüncelerini dikkate alacak mısınız? Dünyada, ABD ve Fransa gibi ülkelerde ulusal günler hiç değişmeden asırlardır aynen kutlanırken, halka gerçek niyetinizi açıklar mısınız? Ülkenin birliği ve bütünlüğü için önemli olan ulusal bayram kutlamalarının etkisizleştirilmesi memleketin hangi güncel sorununu çözecektir? İçinde bulunduğumuz, ekonomik, sosyal ve güvenlik meselelerine katkısı olacak mıdır?”
Altan Öymen’in sabrı
ÇANKAYA Belediyesi tarafından Cuma akşamı Ankara’da ‘Basın Özgürlüğü’ konusunda düzenlenen konferansta konuşmacı Altan Öymen’di. Ankara’nın sert kışına, soğuğa rağmen ÇSM salonu dopdoluydu ve kadınlar çounluktaydı. Altan Öymen’in 60 yıllık meslek yaşamı ve deneyleri aynı zamanda Türkiye’nin basın özgürlüğü mücadelesinin tarihiydi. Gazeteci, yazarların en ağır baskıları bugünün Türkiye’sinde yaşadıklarını öğrendik. Altan Öymen’i dinleyince ifade özgürlüğü konusunda en fazla firenin, yozlaşmanın iktidara yaranma yarışına giren medya sektöründe olduğunu bir kez daha anladık. Altan Öymen gibi meslek ahlakına bağlı kişilerin ne kadar azınlıkta kaldığını gördüm. Öymen, yağmur gibi sorulan, hemen tümü bugünkü baskılara işaret eden, çoğu da birbirine benzeyen, uzun yorumlar eklenen soruları birkaç kelime ile geçiştirmedi. Sabırla, uzun uzun yanıtladı. Dinleyicisine saygının en güzel örneğini verdi. Ciddiyetle ve sabırla. Sabırla diyorum çünkü Altan Beye sorulan soruların bir kısmı TV programında Nagehan Alçı’ya gösterdiği sabır ile ilgiliydi. Alçı’nın da bir gün gerçeği göreceğini, öğreneceğini yine sabırla vurguladı. Çankaya Belediyesi’ne ve Başkanı Bülent Tanık’a Ankara’lı olarak çok teşekkür ediyorum. Altan Öymen’ler Ankara’ya daha çok gelsinler. Nurten ALTINBAŞAK
Dikmen’deki ‘baz’lar
7 OCAK tarihli Ankara Eki’nde manşette yayınlanan Şentepe’deki baz istasyonları kaldırılmasıyla ilgili haberi okuyunca inanın çok sevindim ve mutlu oldum ama bir taraftan da üzüldüm. Çünkü haberin içerisinde Dikmen’deki baz istasyonlarının kaldırılacağı yönünde bir cümle aradım ama bulamadım. Bölgenin yapısını düşündüğünüz zaman buranın da öncelikli olması gerektiğini düşünüyorum zira bu baz istasyonlarının 1 km ilerisinde büyükelçilik binaları ve yeni yaşam alanları var. Bir başka habere göre, bu gölgede yapılan radyasyon ölçümlerinin Şentepe’ki baz istasyonlarına göre oldukça yüksek çıktığı bildirilmiştir. Bu konu üzerine benim merak ettiğim şey şu; yetkililer bu bölge için ne düşünüyorlar. Bölgenin sorumlulugu Çankaya mı, Büyükşehir sınırlarında mıdır? Halkın sağlığıyla oynayanların vebalini kim üstlenecek? Son olarak çalışmalarından dolayı Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ı yürekten kutluyor çalışmalarının diğer belediyelere örnek teşkil etmesini diliyorum. A.T.