Bursa’da bir şeyler oluyor

Otobanda da 30 lira daha vererek şehir merkezine ulaşmak için yoğun bir trafiğe girdik. Beş yıldır Bursa’ya gelmemiştik, özellikle Nilüfer ilçesi çok değişmiş. Nilüfer’de, İzmir yolu üzerindeki Odunluk mevkiinde yeni bir ‘Maslak’ kurulmuş. Oteller, bankalar, AVM’ler, ilaç depoları, helikopter alanı, Bursasporluların ‘timsah’ görünümlü stadyumu ve Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB)... AVM’ler ve gökdelenler arasında kurulu tüm akademik odaların ofislerini barındıran 550 kişilik konferans salonu ile karşılaşınca şaşırdık. CHP Adayı Mustafa Bozbey’in yeni dönem projelerini dinliyoruz. TMMOB’ye bağlı 20 meslek odası dışında baro, noter, yeminli mali müşavirler, tabipler, diş hekimleri ve eczacılar gibi meslek odaları aynı çatı altında toplanmış; toplam 26 odanın ahenk içinde çalışma yapmaları, ayrı bir sinerji yaratmış.

Bursa’nın sorunlarıyla her biri kendi alanında çalışıp çözümler üretiyor. Bütün bu meslek odalarının 40 bine yakın üyesi var; sadece makineciler 7 bini buluyor. Türkiye’de böyle bir örnek yokmuş.

Dört dönem Nilüfer İlçesi belediye Başkanlığı yapmış olan inşaat y. mühendisi Bozbey şimdi ‘belediyeciliğin duayeni’ olarak iddialı bir çıkış yapmış... Alinur Aktaş ise AKP adayı, İnegöl’den, Recep Altepe’nin yerine getirilmiş. İttifaklar nedeniyle MHP ve İYİ Parti aday çıkartmadı.

DSP’li Erdoğan Bilenser’den sonra 4 dönemdir Nilüfer’den seçilen Mustafa Bozbey Büyükşehir’de bir sol parti olarak “Tarım, turizm öncelikli hedefimiz, sanayinin yüksek teknolojiye geçmesi, çevreye ve insana duyarlı olmasını hedefliyoruz” diyor.

Kılıçdaroğlu’nun önceki gün “Bursa’yı alacağız” iddiasının yansımalarını proje tanıtım toplantısında gözlemek mümkün. Proje tanıtımlarının sonunda gösterilen videoda gerçek hayattan kadın ve çocuklarla yapılan röportajlar, yoksul kadınların ve çocukların taleplerini anlatıyordu. Salonunda birçok kişinin gözleri yaşarırken, Bozbey’in şu sözleri ilginçti: “Bu projeleri yapmak kolay, aslolan bu çocukların yüzünü gülümsetmek.”

TOZ KİRLİLİĞİ CİĞERLERİMİZİ MAHVEDİYOR

ÇEVRE Mühendisleri Odası’nın (ÇMO) açıkladığı ‘Türkiye’nin Hava Kirliliği Raporu’na göre Türkiye’de 60 milyon kişi kirli hava soluyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana en kirli illeri arasında yer alırken, Artvin, Ardahan, Giresun–Gemilerçekeği, Rize-Ardeşen ve Tunceli hava kirliliğinin daha az yaşandığı bölgeler oldu. ÇMO Başkanı Dr. Baran Bozoğlu, “Türkiye’nin tamamında partikül madde, yani ‘toz problemi’nin olduğunu ve halk sağlığını tehdit ettiğini söyleyebiliriz. Partikül maddenin temel kaynağının taşıtlar, kentsel dönüşüm, toz ve sanayi olduğunu da söylemek gerekiyor” diyor.

Türkiye’nin neredeyse tamamında hava kirliliği problemi yaşandığına dikkat çeken Bozoğlu, “31 Mart seçimlerinde muhtar, belediye meclis üyesi ve belediye başkan adaylarının hava kirliliğine çözüm üretecek politikaları ve somut çözüm önerilerini ön plana çıkartması çözüm için önemli bir adım olacaktır” önerisini dile getiriyor.

KIRIM’DA  SON DURUM

KIRIM’ın Rusya ile birleşmesinin 5. yıldönümünde Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosluğu Müsteşarı Dimitry Evdokimov, Kırım’da yaşanan sosyal, ekonomik ve kültürel değişiklikleri anlattı. 1944’de Kırım Tatarları’nın, Ukrayna dönemlerinde çözülemeyen birçok sorununun Rusya döneminde çözüldüğünü belirten Evdokimov, “Rusya, Kırım Cumhuriyeti ve Sivastopol’un altyapısının iyileştirilmesi için 10 milyar Ruble (1 Ruble 0.0832 TL) ayırdı. Son beş yıl içinde bütün Kırımlıların hayat kalitesi Ukrayna dönemi ile kıyasla önemli ölçüde arttı. Maaşlar yüzde 60 oranında, emekli maaşları ise 2 kat arttı” dedi ve şu bilgileri verdi: “Kırım’da 100’den fazla halk yaşıyor. 2014’te yapılan nüfus sayımına göre Kırım Cumhuriyeti ve Sivastopol’un nüfusu toplam 2 milyon 200 bin. En kalabalık grubu Ruslar oluşturuyor. Ukraynalılardan sonra Kırım Tatarları (232.300, yüzde 10.6) yer alıyor.”. Kırım’da Ukraynalı ve Kırım Tatarları da dahil olmak üzere tüm Kırım halkının insan hakları ile temel özgürlükleri, Rusya Federasyonu Anayasası ile garanti altına alınmış.

BİLİYOR MUSUNUZ?

ŞİŞLİ’DE 750 METRE KURALI

- DSP’den Şişli belediye başkan adayı Mustafa Sarıgül’ün ekibiyle birlikte seçimlere 48 aydır iki koldan hazırlandığını; bir yandan ‘sahada’ çalıştıklarını, diğer yandan da ‘masa başında’ olduklarını belirten Sarıgül’ün “Neredeyse sıkmadığımız el, çalmadığımız kapı, derdini dinlemediğimiz, fikrini almadığımız Şişlili kalmadı” dediğini; projelerinin en başında Türkiye’ye örnek olacak ‘Şişli Hayvan Rehabilitasyon ve Konaklama Merkezi’ vaadinin yer aldığını, meslekler ve esnafları korumak adına girişimcilerin işyeri açarken aralarının en az 750 metre mesafede olması koşulunu getireceklerini açıkladığını...

Kırşehir’e sağlık turizmi ve seracılık yatırımı

KIRŞEHİR Ahi Evran Üniversitesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla 2016 yılında, tarım ve jeotermal alanında pilot üniversite seçilmişti. Şimdilerde Kırşehir’e sera yatırımcıları, yurtdışından termal turizmle uğraşan otelciler yatırım yapmak için kolları sıvamış. Almanya, Belçika gibi ülkelerden hasta getirterek sağlık turizminde tedavi sağlamak isteyen şirketler teklifler veriyor. Karakurt bölgesinde 500 dönüm üzerine kurulacak seralar ile yaklaşık 600 kişiye iş imkanı sunulacak.

Üniversitenin ihtisas alanlarından biri jeotermal tarım. Pilot çalışmalar yem ürünlerindeki sıkıntıyı alacak. Kaba yem çeşitliliği artırılarak girdi maliyetleri neredeyse %20 azaltılacak.

Ahi Evran Üniversitesi ayrıca Türkiye’nin 7. sırada olduğu Jeotermal potansiyeline sahip Kırşehir’de örnek bir projeyi hayata geçiriyor. Üniversite önce kendi uygulama seralarını kuruyor. Kümeleme yöntemi ile kurulan bu seralar dışarıdan gelen yatırımcıların yanı sıra yöredeki çekirdek aileler için yeni bir gelir umudu oluyor.

Bununla beraber pilot üniversite kapsamında geleneksel ve tamamlayıcı tıp, sporcu sağlığı ve termal rehabilitasyon hizmetlerinde kullanılarak yeni bir sektör oluşmasına imkan tanınıyor. Örneğin ünlü futbol kulüpleri futbolcularını burada tedavi ve rehabilite edebilecek.

Üniversite Rektörü Prof.Dr. Vatan Karakaya çok iddialı: “Kırşehir’in bir değeri olan sıcak jeotermal suyla öyle bir markalaşma yapıyoruz ki, artık Kırşehir sağlık turizminin, seracılığın merkezi haline geliyor” diyor.