BODRUM'dan bir mimar aradı. Dünkü ‘‘CIA merkezi mi’’ başlıklı yazımızın çok ciddi bir imar rezaletini gündeme getirdiğini belirtti.
‘‘Ne yazık ki, Bardakçı koyunun tepesinde Sun Shine Oteli'nden sağa sapınca sokak içinde tüm Bodrum'a hakim bir konumda olan bu bina, Bodrum'un yüz karasıdır. Bu kaçak inşaata izin veren Belediye Meclisi, geçmiştekiler gibi Bodrum'u katletmeye devam etmektedir.’’
‘‘Bu bina kimindir’’ diyoruz:
Ankara'dan Edip Sabahattin Mete adlı kişininmiş... Nezih Dural'dan sonraki yeni Lockheed'in mümessiliymiş...
İmar yasasına göre, 120 M2 6.50 metre yüksekliğinde olması gereken birleşik duruma getirilen üç binada arazi eğiminden ötürü birçok kaçak kat oluşturulmuş; böylece 25 oda kazanılmış... Mete'nin, ‘‘Bodrum Kalesi'nden sonraki en büyük bina’’ olacak talimatına mimarları baştan itiraz etmişler ama o, kale gibi bu binayı kondurmasını bilmiş... Bir de 360 açılı özel kameralarla Bodrum'u gözetlemeye başlamış...
Mimar bey, ‘‘İçişleri Bakanı Muzaffer Ecemiş'in, Bodrum'a bir geldiğinde her köşesi kaçaklarla donatılmış bu Marakeş (Fas) özentisi binayı görmesini; Mimarlar Odamız'ın da burasını Ağa Han Ödülü'ne aday göstermesini dileriz’’ diyor.
Bu binanın arkasında oturan komşusu Vehbi Yazıcı yasadışılığa karşı büyük bir mücadele veriyormuş. Ama birtakım güçleri aşamıyormuş; mühürlettiği bazı yerler ertesi gün sökülüyormuş.
Gaza mı geldi
SEÇİMİ erteletme karşılığında Tansu Çiller'e başbakanlık öneren telefonun tanığı ATO Başkanı Sinan Aygün çıktı.
Dün Aygün'le konuştuk. Basına yansıyan Çiller'le görüşmesini perşembe günü -Yavuz Donat'a cuma günü diyor- yaptığını söylüyor; Çiller'in kendisine ‘‘Seçimin ertelenmesi kaydıyla bana başbakanlık önerildi, reddettim’’ dediğini aktarıyor.
Çiller kiminle konuşuyormuş, konuştuğu gerçek bir kişi mi?
Politikacı değilim, bunu bilemiyorum.
Cem Uzan'ın partisi ile DYP'nin ittifak yapabileceği konuşuluyor. Olabilir mi?
Anlaşılabilirler mi bilemem. Cem ile Çiller'in anlaşmalarının zor olacağını düşünüyorum, ama bu bir siyasettir. Ancak ben DYP'ye Bayar'ın DTP'sini yakıştırıyorum. Cem Uzan ile Tansu Hanım'ın söylemleri farklı.
Siz randevuya gittiğinizde bu konuşmayla Tansu Hanım sakın sizi gaza getirmiş olmasın! Bir ara Türkeş'in yakını bir işadamı vardı; odaya bir misafiri girdiğinde hayali olarak ya Başbuğ'la ya da Demirel'le konuşurdu.
Beni az çok tanıyorsunuz... Ama ben politikacı değilim. Siyasetteki bu oyunlara da hiç aklım ermiyor, iğreniyorum.
Sayın Aygün...Kemal Sunal'ın bir filminde vardı. Telefonla konuşuyordu ama telefonun fişi takılı değildi! Bakın yine soruyorum, komplo olmasın bu size..
Bana böyle bir şey yapıldıysa ayıp edilmiştir. Telefonun ucunda kim vardı bilmiyorum.
TANTAN'A DESTEK
ATO Başkanı Aygün, YP Genel Başkanı Tantan'ın köşemizde yer alan Kemal Derviş hakkındaki görüşlerini de dikkatle okuduğunu belirterek, ‘‘Sayın Tantan doğruları söylemiş. Derviş'in göreve geldiği 2001 Mart'ından itibaren bütün veriler, ekonominin daha da kötüye gittiğini gözler önüne seriyor’’ dedi. Rakam ve oranlarla Türkiye'nin nasıl fakirleştiğini anlatan Aygün şunları söyledi: ‘‘İddia ediyorum, Derviş'in ekonomide halkı ferahlatan hiçbir başarısı yoktur. Maalesef Türk halkını % 50 fakirleştirmeyle sonuçlanan kötü bir senaryonun baş aktörüdür. Çelişkili ve güvenilmez bir portre çizen Derviş, geldiği günden bu yana sadece borçlanma yapmış, finans kesimi dışında hiç kimsenin yarasına merhem olmamıştır. Maliyetleri ve riskleri halkın omuzlarına yüklenen IMF programını uygulamaktan başka bir şey yapmamıştır.’’
Kara için imza kampanyası
DATÇA'da kaymakam ve adli yöneticiler hakkında yazdığı haberler nedeniyle dava yağmuruna tutulan yerel Datça Haber Gazetesi sahibi ve DHA muhabiri Sinan Kara üç aylık hapis cezasını çekmek üzere pazartesi günü Ula (Muğla) Cezaevi'ne girecek.
Kara, kaymakamlığa iki adet gazete nüshası vermediği için bu cezayı yedi.. Yargıtay 28.6.2002'deki onay kararında hem hapsi para cezasına çeivrmedi, hem de uyum yasalarını göz ardı etti.
Kara'ya şu ana kadar toplam 27 dava açıldı. Bu davaların 18'inde hüküm kararı sonucu toplam 9 yıl hapis ve 4 milyar liraya yakın para cezası verildi. Kalan 17 dava şu anda Yargıtay'da bekliyor.
DESTEKLEYENLER
Gazeteci Sinan Kara için yazarlar, şairler, gazeteciler, sinema ve tiyatro oyuncuları ile halk kararı protesto için imza kampanyası başlattı. İmza kampanyasına katılan isimler şunlar: Orhan Alkaya, Vecdi Sayar, Işıl Özgentürk, Sezai Sarıoğlu, Akif Kurtulmuş, Celal Başlangıç, Zeynep Oral, Azer Bortaçina, Aydın Engin, Aydın Şimşek, Mehmet Emin Berber, Tuğrul Keskin, Metin Demirtaş, Mehmet Çetin, Namık Kuyumcu, Yücelay Sal, Berham Şimşek, Mümtaz Sevinç, Remzi Özbek (milletvekili aday adayı), Erol Karakullukçu (Datça Belediye Başkanı).
Erbakan'ın asistanı
ANKARA'dan bir okurumuz anlatıyor:‘‘AKP konusundaki yazılarınızı dikkatle okuyoruz. Bu parti bir balondur, ne yazık ki hak edilmediği şekilde büyütülüyor. Gençlik Kolları Başkanlığı'na getirilen kişi Av. Zelkif Kazdal'dır. Erbakan'ın asistanlığında bulunmuştur. Karısı türbanlıdır. 'Teşkilat yoklaması'ndan önce ‘Benim elimden geçmeyen aday zor seçilir' diyen ve aday pazarlıklarında bulunan bir bu kişi ile mi AKP yeni ve çağdaş parti oluyor. Vah benim oy kullanacak 18 yaşını yeni bitirmiş 4.3 milyon gencime...
Ayrıca araştırır mısınız; şeriatçıların oturduğu Sinsan Töre Kent'te AKP'ye kayıtlı kaç üyesi vardır?’’
AKP'nin MHP şantajı
BU faksı Kadıköy'den bir arkadaşımızdan aldık:‘‘Benim Ermeni arkadaşlarım var. Geçenlerde Feneryolu'nda oturan İ.'nın evine bir telefon gelmiş. ‘‘Ben A. Hanım'ın arkadaşıyım. Eğer uygunsa sizin evinize gelmek istiyorum’’ demiş. İ., ‘‘Niçin?’’ diye sormuş. O da 'A. Hanım AKP'ye üye oldu. Bir de sizinle konuşmak istiyoruz’’ demiş. İ. de kabul etmemiş. Bu arada A.'yı aramış, ‘‘Neler oluyor’’ diye... O da AKP'ye üye olduğunu söylemiş. Ermeni cemaatindeki bazı saf insanları ‘‘Bize oy vermezseniz MHP tek başına iktidara gelecek, onlar sizi rahat bırakmaz’’ diye kandırıyorlarmış.
Yani kimi Ermeniler, MHP korkusuyla gidip AKP'ye üye oluyorlarmış. Ermeni vatandaşlarımız, bunu Ermeni Cemaati Lideri Mutafyan'a da e-mail'le ilettiler. Sizin de haberiniz olsun.''
KADIKÖY'den N.D. uyarıyor: Sayın Baykal, Erkan Mumcu için ‘‘Türk siyasi hayatına yakışan bir kişidir’’ demiş... Erkan Mumcu'nun 1990'dan önce poturlu ve sakallı hali ile bir tarikat dergisinde neler yazdıklarını, Turizm Bakanlığı döneminde yaptıklarını, Yalvaç'a aktarılan paraları bilmiyor mu? Hakkında yazılanları hiç okuyan yok mu? Mumcu,CHP'ye girerse oy vermeyeceğim.
TÜRKİYE'de ilk defa kurulan Ayakkabı Meslek Lisesi öğrencilerini bekliyor. Öğrencilerden kayıt için para alınmayacak; ilk aşamada 94 öğrenci alınacak. Zeytinburnu, Cevizlibağ Mevkii Topkapı-İSTANBUL, Okul Tel: 0212- 547 40 60-61.
MESAJ PANOSU
YAŞAR Okuyan bakan iken, SSK emeklilerinin ödeme günleri nedeniyle enflasyondan hasıl olan fark ödemelerinin, mahkeme ilamı üzerine 4 Ağustos 2002’de tediye edileceğini açıklamıştı. Gündem kayınca bunlar unutuldu; bu konuya kim sahip çıkacak
Günay BEKMAN- İSTANBUL
KIZIM üç yıl oldu Fen-Edebiyat Fakültesi'ni birincilikle bitirdi. Başvurmasına rağmen hálá öğretmenlik hakkı alamadı. Vermeyeceklerse bu okulları neden açık tutuyorlar, kapatsınlar daha iyi. Hiç olmazsa bizden sonraki insanlar stres altına düşmesinler. 10 bin 700 Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarına yazık değil mi?
Ekrem ERDEM-KAYSERİ
DAHA önceki hükümetler tarafından iki kez verilen tüm memurlara 1 derece ilerleme hakkının 1991 yılından sonra göreve başlayan memurlar için de verilmesini istiyoruz. Lütfen bu eşitsizlik giderilsin.
Antalya'dan bir grup memur
GÜNÜN SÖZÜ
‘‘TÜRKİYE, Arap İslam anlayışı ile sunni bir devlet haline gelmiştir. Anayasa'nın 10. maddesine dayanılarak istediğimiz talepler yerine getirilmezse ilgili yasaları değiştirmeyen parlamento dahil ilgili kurumları dava edeceğiz. Bu seçimlerde hangi partiye oy vereceğimizi de 31 Ağustos Cumartesi günkü toplantıda kararlaştıracağız’’