Biz bu tekzibi neden yayınladık

TEMEL hak ve hürriyetler için en gerekli olan ‘tekzip müessesi’nin nasıl kötüye kullanıldığına dair bir örnek anlatmak istiyoruz:

‘Eminönü’nde neler oluyor’ (8.3.2002) başlıklı yazımızda Eminönü Belediyesi’nde yapılan yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarını Belediye Başkanı Lütfi Kibiroğlu’na (FP/SP) sormuştuk.

Kibiroğlu gönderdiği ‘açıklamanın’da yazımızın işine geldiği bölümlerine yanıt hakkını kullanırken, biz de kendisinin iddialarını çürütmeye çalışmıştık. Kibiroğlu bununla da yetinmeyerek, hakkımızda 5 milyarlık tazminat davası açmış ayrıca açıklamasının tam metin yayınlanması için İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi’ne başvurmuştu. Hakim K. Meral Yolmaz ise 8.5.2002’de metnin tam olarak yayınlanmasına karar vermişti. Buna avukatlarımız aracılığıyla tekzibin yayınlanmaması için İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne itiraz etmiştik. Ancak itirazımız 28.5.2002’de reddedilmişti. Ve tekzibi mahkeme kararına saygımız gereğince 8.6.2002’de köşemizde yayınlamak zorunda kalmıştık, hem de yazdıklarımızdan daha uzun bir şekilde.

Ancak keser döndü, sap döndü, bir gün geldi hesap döndü.

Son seçimlerde, seçmenlerine günde 3 bin kişilik yemek dağıtan, altın ‘hediye’ eden Lütfü Kibiroğlu, bütün gayretine rağmen 150 oy gibi bir farkla Eminönü Belediye Başkanlığı’nı AKP’li Nevzat Er’e kaptırdı...

Bugün, yazdıklarımızın doğruluğu ortaya çıktı. Kibiroğlu ve 29 belediye çalışanı hakkında, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘ihaleye fesat karıştırmak’tan (TCK 366/2) dava açıldı. (Dosya; 2004/1475). Bu maddeye göre, sanıklar hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Savcı bazı sanıklar hakkında bu cezayı 2 veya 5’er kez arttırılmasını talep ediyor; Kibiroğlu için ise 3 kez...

KİMLER SANIK

Davada Kibiroğlu’ndan başka aralarında SP’nin (geçen dönem ve) şimdiki Meclis üyeleri Metin Şayır (SP İlçe Başkanı), Av. Muhammed Kaynar, Sebahattin Topkar; eski meclis üyeleri Cemal Karakaya, Hasan Birkan, Osman Savul, Serdar İnan, Sait Ekrem Yapıcı ile belediyenin 21 personeli hakkında istenen cezaların toplamı böylece 15’er yılı buluyor.

13.4.2005’de başlayacak davaya CHP Eminönü İlçe Başkanlığı müdahil olarak katılacak. Dava nedeniyle tedirgin olan belediyenin ‘kilit’ personelinin yargılama öncesinde yasal ve etik anlamda görevden alınıp alınmayacakları merak konusu oluyor.

2. DAVA DA AÇILDI

Mülkiye müfettişi Nevzat Özgül’ün raporuna dayanılarak Savcı Kemal Çalışkan’ın hazırladığı iddianamede, o zaman sık sık gündeme getirdiğimiz Sultanahmet’teki ‘Ramazan Etkinlikleri’nin usulsüz olarak (kağıt üzerinde) belediyeye ait Emin Lt. Şti’ye; Sağlık Merkezi ve Cincispor Spor Tesisleri’nin de ihale edilmeden yandaşlara usulsüz verildiği belirtiliyor.

Bundan başka yine yazdıklarımızı içeren imar yolsuzlukları ve usulsüz atamalarla ilgili olarak 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2. bir dava daha açıldı. TCK’nın 240. maddesinden yargılanacak sanıklar arasında Kibiroğlu ve dört belediye görevlisi bulunuyor.

Sormak gerekmiyor mu?

Müfettiş raporları ve savcılık iddianameleriyle belgelenen bu yolsuzluk ve usulsüzlük yazılarımızın gerçek olduğu bir kez daha kanıtlanırken, Kibiroğlu’nun biraz da propagandaya dönük ve gerçeklerden uzak ‘tekzip’ini ne için yayınladık o zaman?

Köşemizi haksız yere işgal eden ve ettirenler hakkında bizim ne yapmamız gerekiyor?

Koç, Rusların niye geldiğini bilmiyor

KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığının ‘taze’ bakanı Atilla Koç’un, Ruslara ‘görgüsüz’ demesine karşılık ‘tarziyelerini’ (özür dileme) bildirse de, valilik, kaymakamlık yapmış 33 yıllık bir bürokratın affedilecek yanı yoktur. Hem de, ilk resmi gezisini Moskova’ya yapmasına ve Puşkin, Dostoyevski okuduğunu söyleyen bir kimsenin...

Bakan Koç, bakanlık arşivine bakarsa geçmiş hükümetler döneminde ‘Turistler, Türkiye’yi neden tercih ediyor?’ anketini görebilir. Hatırladığımız kadarıyla burada Rus turistler yanıtlarında Türkiye’yi tercih nedenleri olarak ‘deniz, güneş, yemeği’ gösterirken, özellikle şu hususu öne çıkarmışlardı:

‘Öbür ülkelerin hiç birinde rastlanmayacak şekilde kendimizi daha rahat hissediyoruz. Özellikle Avrupa ülkelerinde bizlerle ilgili komünist dönemden kalma önyargılar, küçük görme, aşağılama eğilimleri hissediyoruz, onlardan rahatsız oluyoruz ama Türkiye’de değil...’

Bakan, ‘soğuk savaş’ dönemini anlayışını aşamamış olacak ki, ‘kahve sohbeti’nde bu sözleri karşısında, cumartesi akşamı Antalya’da bir araya geleceği 700 Rus operatörüne; pazartesi akşamı da Ankara’ya davet ettiği 1961’den sonraki hükümetlerde görev yapan 38 Kültür ve Turizm Bakanı’na ‘Bütün bunlara şakacı zihniyetim neden oldu’ mu diyecek? Bakanlardan kaçının bu davete icap edeceği bilinmez ama Erkan Mumcu’nun gitmeyeceği kesin...

Rezervasyon iptalleri olursa Bakan Koç istifa edecek midir? Başbakan neden suskun kalmaktadır?

Aman dikkat

BAYRAK olayı ile herkes üzüldü... Ama birileri bir şeyleri kaşımaya devam ediyor.

AB kapısında herkesin aklını başına alıp tahriklere kapılmaması gerekiyor. Herkes kendi adaletini oluşturursa, ‘çıldırtan öfke’ bizi başka yönlere götürebilir. Çünkü herkes pimi çekilmiş bomba gibi. Y.B.

Akaryakıt fiyat farkı yakıyor

BEN akaryakıt alım-satım işleriyle uğraşan, resmi dairelere akaryakıt veren bir firmanın sahibiyim. 1 Ocak’ta yürürlüğe giren akaryakıtta serbest piyasa döneminden dolayı yaşadığımız sıkıntılarımızı dile getirmek istiyorum. 2004 Aralık ayında girdiğimiz ihalelerin şartnamelerinde ‘Fiyat farkı verilecektir’ deniyordu. Yalnız ihaleyi aldıktan sonra sözleşmeye ‘Fiyat farkı verilmeyecektir’ diye hüküm koyuldu. Sözleşme yapmadığımız takdirde teminatımızın yanacağını ve kamu ihalelerinden yasaklanacağımızı söylediler ve mecburen sözleşme yaptık.

1 Ocak’ta perakende fiyatı 840.000 TL olan kalorifer yakıtının bugünkü fiyatı 1.025.000 TL’dir. Kilo başına 185.000 TL zarar etmekteyiz. Yani yüzde 15.3 zam geldi ve hálá biz 840.000 TL’den mal veriyoruz. Sizce bunu hak ediyor muyuz? Yolsuzluğun mevcut yasayla çıkması normal değil mi, firma dürüst olabilir mi?

Serdar KILIÇÇIOĞLU MERSİN

‘Emet’ olayı soru oldu

KÜTAHYA Emet’te, Öğretmenevi’
nde Hürriyet Gazetesi’nin, erotik resimler bulunduğu gerekçesiyle yasaklandığı konusunda köşemizde çıkan olay, TBMM gündemine taşındı. CHP Antalya Milletvekili Feridun Baloğlu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na bir soru önergesi vererek iddiaların doğru olup olmadığını sordu.

Baloğlu, bakanlığın bu ve benzer uygulamalarla ilgili olarak öğretmenevi müdürlüklerine bir talimat verilip verilmediğini de sordu.

Saygı bekliyorum

ERZURUM Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen ‘Doğalgaz Piyasası Bilgilendirme Toplantısı’nın soru-cevap bölümünde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Yusuf Günay’a cevaplandırması için sorular yönelttim.

Bunlar; otogaz zamlarının çok olduğunu, aynı durumun doğalgazda da olup olmayacağı... İthal kömürün ısı veriminin 650 k cal/kg olması gerekirken, Rusya’dan gelen kömürlerin neden 8000-8500 k cal/kg ısı veriminde olduğu, bu durumda vatandaşa gerekli uyarının yapılıp yapılmadığı... Rus lider Jirinovski’nin ‘Mavi Akım projesinde doğalgaz vanasının ne kadar açılacağı benimle iyi geçinmesine bağlı’ diye neden konuştuğu... Doğalgaz hatları döşemesinde kalitesiz malzeme kullanıldığı, bu nedenle altyapıların berbat olduğu idi.

Ancak bu sorularıma yanıt alamadım. Böyle bir saygısızlık beklemiyordum.

Erdal DEDEOĞLU- Y.Makina Mühendisi, Ekonomist

GÜNÜN SÖZÜ

‘Siz ülkenin şerefini koruyun, o sizin geleceğinizi korur.’

(‘Ey Vatan’ adlı kitabın yazarı Osman Pamukoğlu.)

Biliyor musunuz

ERKAN Mumcu’nun AKP’ye gelirken üç arkadaşıyla birlikte elinden tuttup milletvekili seçtirdiği 1 numaralı ‘dava arkadaşı’ Muğla Milletvekili Hasan Özyer’in hala AKP’de kalmasının merak konusu olduğunu... EDİRNE Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 2 Nisan’da Anadolu Gençlik Vakfı’nın Edirne Halkevi’nde düzenlediği ‘Kuran Ziyafeti’ ile ilgili yazıları ihbar kabul ederek adli soruşturma başlattığını; bir kamu alanında dini bir toplantının yapılması nedeniyle CHP Milletvekili Nejat Gencan’ın konuyu Meclis gündemine taşıyacağını...
Yazarın Tüm Yazıları