ANKARA’da yaşayan birçok öğrenciden biriyim. Hürriyet gerektiği zaman belli konular üstünde yoğunlaşarak o konuya dikkat çekip kitleleri yönlendirebiliyor.
Ben Gazi Üniversitesi Beypazarı Takı Tasarım Kuyumculuk Bölümü öğrencisiyim. Bu okuldan mezun olanlar ve hala okuyanlar yıllardır herkesin o arka sayfalarda büyük puntolarla ve geniş resimlerle övündüğü yabancı tasarımcılar kadar ilginç tasarımlarla fuarlara yarışmalara katılıyor dereceler alıyor. En önemlisi yaptığı tasarımlarla parmak ısırttırıp yurtdışı kapılarını açıyor. Ankara’da herşeyin ve her türlü faaliyetin haberi yapılıyor da biz niye hiç söz konusu olmuyoruz, bilmiyoruz. Çünkü geleceğin en karlı mesleğinden birisini yapıyoruz. En önemlisi bir ilçede okuyup hem onların sanatlarını öğrenip yeni kuşaklara taşıyoruz, hem de kendi yorumlarımızla yeni bir eser oluşturuyoruz. Biz Türkiye’deki ara eleman eksiğini dolduracak geniş vizyonlu tasarımcılarız ama gelin görün ki biz altına, gümüşe şekil verirken, bu işi hobi olarak yapan boncukcular kadar bile ilgi görmüyoruz. Halbuki bu konuda büyüyen bir pazarın sahibi Türkiye bizim için yapılan haberin reklam acısından bir değeri olduğunu düşünmeyin. Biz işimizi her koşulda yaparız ama ya meslek edinmeyi sadece hukuk, öğretmenlik, mühendislik zannedip yeteneklerini körelten yeni nesillere ne demeli. Çaba takdir de gizlidir. "
’Yeşil’lerden çok memnunum
SİNCAN-Fatih hattında, İstabul yolu güzergahında çalışan ’yeşil’ halk otobüsleriyle işe gidip geliyorum, çok memnunum. Çünkü duraklar harici durmuyorlar. Eşdeğer vasıtalar gibi aheste aheste gitmiyorlar.
1997’den önce belediyenin kendi otobüsleriyle seyahat ediyorduk. Hem çok bekliyorduk, hem de işe geç kalıyorduk.
Şimdi 30-35 dakikada Kızılay’a varıyorum. Yeşil halk otobüslerinin kaldırılmasını istemiyorum.
Mutlaka eksiklikleri vardır ama bunlar düzeltilebilir.
Mümtaz İNCE
Hırsız bizimle dalga geçiyor
ZAMAN zaman köşenizde okuyorum Çayyolu ve Ümitköy’de yaşanan hırsızlık vakalarını...
5 yıldır Mercan Sitesi’nde (Ümitköy) ikamet ediyorum. 5 yılda 3 blokta 20’den fazla daire soyuldu.
Jandarma bu bölgede yetersiz kalıyor. Parmak izi almadan sadece tutanak tutuyorlar.Bu yüzden soygunlar faili meçhul kalıyor.
Enteresan bir durumdur ki, soyulan daire diğer dairelerle birlikte belli bir zamandan sonra tekrar soyuluyor. Hırsızlar siteye geldiklerinde tek bir daireye odaklanmıyorlar, bir kaç daireye daha girip işlerini tamamladıktan sonra çekip gidiyorlar.
Geçtiğimiz pazartesi akşamına kadar güvenlik kameralarına yakalanmayan hırsızlar ellerinde tornavidayla B Blok giriş kattaki dairenin balkon mutfağının camını açarken görüntülendiler. Hırsızlar kameranın görüntü aldığını bildikleri halde kameraya poz vermektende geri kalmadıkları gibi bir de girişteki çöp kutusuna ’işeyerek’ emniyeti ve site sakinlerine meydan okudular. Şu son olayın üstünden bir hafta geçti, üstelik jandarmanın elinde güvenlik kamera görüntüleri olmasına rağmen bu olay da diğerleri gibi aydınlatılamadı.
Ersin AŞKIN
Biliyor musunuz
Türkiye Umum Ayakkabıcılar Federasyonu Genel Başkanı Fatih Özcan’ın "Düzeldi, düzelecek denilen piyasa her geçen gün daha kötü bir hale gidiyor. Esnaf ve sanatkarımız kriz dönemlerindeki canlılığı aramakta. Alınteri ve iş gücünü sermaye yaparak kimseye muhtaç olmamak için işyerlerini kapatmamak için direnen esnafın dayanacak gücü kalmadı" dediğini... TMMOB Makina Mühendisleri Odası’nın ’Merkez Laboratuvarı’ ve Personel Belgelendirme Kuruluşu’ alanlarında TÜRKAK tarafından akredite edildiğini..