'Beş Yıldız'lı politika

SİSTEM dışı partiler yükselişte, İtalya’da Beş Yıldız Hareketi (M5S) yerel seçimlerde Roma ve Torino gibi iki önemli şehrin başkanlıklarını kazandı ve 2018 genel seçimlerinde önemli bir siyasi değişimin işaretlerini verdi.

Haberin Devamı

Düzen dışı olmanın temel kriteri, yolsuzluklara karşı çıkmaktan geçiyor.

Roma gibi tarihi öneme sahip bir başkentte, belediye harcamalarındaki usulsüzlükler, seçimin kaderini etkilemiş görünüyor.

Beş yıldız hareketi, doğrudan katılımcı bir demokrasiyi savunuyor. Kurucuları, ‘sosyal medya’ tekniklerini kullanarak katılımı yaygınlaştırdılar ve bir nevi ‘e-demokrasi’ örneğini geliştirmeye çalışıyorlar.

Partileşme iddiasından ziyade, belli referanslara odaklanarak (kamusal faydalanmayı öne çıkararak eşitsizlikleri törpülemek) ‘hareketin’ heyecanını sürdürmek hedefinde oldukları anlaşılıyor.

İtalya gibi yoğun siyasi birikimi olan bir ülkede, kısa vadede kazandıkları başarıya bakılırsa, mevcut siyasetlerin ‘saltanat’ının sallantıda olduğu dahi söylenebilir.

Hamasetle köpürtülmüş hedefler yerine, günlük hayata dokunma iddiasındaki eylemlerin yakın siyasi gündemi işgal edeceği öngörülüyor.

Türkiye, İstanbul ölçeğinde, ‘Gezi hareketi’ şehrin bir meydanına sahip çıkma örneğini yaşadı. ‘Gezi hareketi’, araya sokulan unsurların tahriki ve süreci kendisine tehdit olarak gören iktidarın aşırı güç kullanımıyla, özünden saptırıldı ve abartılı bir değerlendirme ile ‘kalkışma’ olarak kabul edildi.

Özellikle yerel ölçekte halk inisiyatifleri siyaseti sterilize etme imkânına sahip, asgari planda düzeltici bir rol oynuyor. Gezi hareketi de Taksim Meydanı ile ilgili itirazında aynı amacı güdüyordu; son gelişmelere bakılırsa, siyasi üst akıl tutumunu sürdürmekte kararlı.

Keşke uzlaşma ile bir hal çaresi bulunsa, gereksiz gerginlikler olmasa...

Sizler ne düşünüyorsunuz?


'ARAPLAR REZİDANS İSTİYOR'

Haberin Devamı


BÜYÜKÇEKMECE’deki ‘Albatros kavgası’ büyüyor. İBB meclisinden geçen imar planı ile ilgili yeni bir cephe açılıyor.

Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün iki günden beri açıklamalar yapıyor. “Albatros Parkı imara açılmadığı gibi bundan sonra da açılmayacaktır.

İddia edildiği gibi park alanı değil, kuruluşundan beri belediyenin tapulu ve imarlı mülküdür. Söz konusu olan şey bu mülkün yapılaşma oranında yapılan değişikliktir” diyor.

Anlaşılıyor ki, Akgün yaklaşık 200 bin m2’lik park alanına dokunmuyor, 29 bin m2’lik turizm alanında yapılaşmaya gidiyor. “Ben bu parka dokunmuyorum” dense de bu imar kavgası daha çok sürecek.

Serdar Bilgili’nin 10.5 ve 9.3 parsellerden oluşan arsası ise İBB meclisinden geçen planda yer alıyor.

Evet, Hasan Akgün’e bir yanıt:

Albatros konusunda 6 Eylül 2015’te CHP’li vekillerin de katıldığı ‘Albatros Yeşil Kalsın’ eylemleri sırasında, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün,

Habertürk’ten Esra Boğazlıyan’a ne diyor biliyor musunuz:

“Albatros’ta 29 bin m2’lik turizm alanımız var. Buraya turizm tesisi, kongre merkezi ve rezidans yapmayı planlıyoruz. Proje geliştirdik, müşteri arıyoruz. Otelle birlikte rezidans da düşünüyoruz. Çünkü Araplar rezidans istiyor.”

Akgün, o tarihte “İmara açacağımız yer park alanı değil, zaten turizm alanı olan bölge” demiş, otelle birlikte rezidans da yapılacağı sinyalini vermişti.

Bu rezidans hayata geçerse, Büyükçekmece’nin sahili aynı Ataköy gibi olacak, halkla deniz arasına koca bir ‘duvar’ çekilmiş olacak.


İSTANBUL'UN TARUMAR EDİLMESİNE İSYAN ETTİM

Haberin Devamı


YOĞUN bir teorik birikimden sonra devlet pratiği birikimim oldu. Bu tecrübeyi anlayan bir grup öğrenciyle çalışmalar yapmayı düşünüyorum. (...) Modern bir şehir yaratmak adına köklü şehrimize hoyratça davrandık. (...) İstanbul’un tarihi dokusunun tarumar edilmesine isyan ettim. (...) Haydarpaşa’ya yedi gökdelen projesine karşı çıktım. (...) Süleymaniye’yi, Ayasofya’yı o tarihi silueti ezen her şey İstanbul’a zulümdür.” Ahmet DAVUTOĞLU


BİLİYOR MUSUNUZ?


YENİ Şafak’tan Süleyman Hatısaru’nun haberine göre, Spor Bakanlığı’nın, Beşiktaş’ın yeni stadı Vodafone Arena’nın isminde ‘İnönü Stadyumu’ ifadesinin kullanılmasını istediğini, stadın ‘Vodafone Arena’ ya da ‘BJK İnönü Spor Kompleksi Vodafone Arena’ olarak adlandırılmasına son verilmesini talep ettiğini...

TÜRKİYE’de bakır, krom, bor, volfram, altın gibi stratejik madenlerin yoğunlukla Elazığ, Tunceli, Bingöl, Bursa, Balıkesir ilerinde bulunduğunu, buna karşılık aynı illerin üniversitelerinde maden mühendisliğinin olmadığını...


FATİH Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethi için yaptırdığı Rumeli Hisarı’nın içinde yer alan Boğazkesen Mescidi’nin yıllar sonra nihayet asli hüviyetine (ibadete) kavuştuğunu (Zeki KENTEL’den)...


ALS'YE FARKINDALIK

Haberin Devamı


TÜRKİYE, ALS’yi ilk olarak FB’li Sedat Balkanlı’nın bu hastalığa yakalanmasıyla tanıdı. 15 yıldır ALS ile mücadele eden Trabzonsporlu İsmail Gökçek ümidini hiç kaybetmeden ALS Derneği’ni kurdu. ALS Derneği, ALS-MNH ‘miyotrofik Lateral Skleroz Motor Nöron Hastalığı’nın ülkemizde tanınmasını sağlamak ve dernek çatısı altında toplanacak hastalara maddi ve manevi yardımların köprüsünü oluşturmak amacıyla kuruldu, geçen senelerde gerçekleşen ‘Ice Bucket Challenge’ yani ‘Buz kovası ile Meydan Okuma’ kampanyası ALS hastalığının Türkiye’de bilinirliğini sağladı. Dün ‘Dünya ALS MNH Günü’ idi. LİV Hospital desteği ve Asaf Güneri öncülüğünde, ALS MNH hastalığına farkındalık yaratmak, maddi ve manevi destek sağlamak için bir toplantı yapıldı. Birçok AlS hastası ve yakınlarına bir umut oldu bu etkinlik. 


YENİDEN ULUSAL UYANIŞ GEREK

Haberin Devamı


İSTANBUL Kadın Kuruluşları Birliği (İKKB) Koordinatörü Nazan Moroğlu, Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD) İstanbul Şubesi Başkanı Prof. Dr. Kürşat Yıldız ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Beşiktaş Şubesi Başkanı İlhan Gülek’in Amasya Genelgesi’nin 97. yılı sebebiyle yaptıkları açıklamada, 21-22 Haziran 1919 Amasya Tamimi’nin Türk ulusunu, bağımsızlık ve ulusal egemenlik mücadelesine çağıran ulusal uyanışın sesi olduğunu hatırlatarak “Amasya Genelgesi’nde yer alan ifadeler, adeta bugün için söylenmiş gibi” diyorlar.

Yani:
Yurdun bütünlüğü, ulusun bağımsızlığı tehlikededir.
İstanbul’daki hükümet, üzerine aldığı sorumluluğun gereklerini yerine getirememektedir. Bu durum ulusumuzu yok olmuş gibi gösteriyor.
Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararlılığı kurtaracaktır.
O tarihte önemle vurgulanan durum, 97 yıl sonra bugün adeta yeniden yaşanmaktadır.
Biz, Cumhuriyet’in kuruluş ilkelerine ve Atatürk devrimlerine sahip çıkan kuruluşlar ve yurttaşlar olarak dayanışma içinde el ele verdiğimizde, ülkemizi terörden ve her türlü gerici, bölücü girişimlerden kurtaracağımıza inanıyoruz. Mücadeleye devam...


OKUYUNUZ
AMASYA Genelgesi’nin 97. yılında STK’lar: “Ülkemizde yeniden ulusal uyanışa ihtiyaç var.”

Yazarın Tüm Yazıları