Paylaş
GAZETECİ dostumuz İsmet Orhan bir kitap yazdı... Adı “Atatürk’ü Ben Öldürdüm” (Nemesis Yayınları) ilginç bir kitap... Ali Rıza Bey ile Zübeyde Hanım’ın çocukluk aşklarından yola çıkan yarı belgesel bir roman... Atatürk’ün hayatını her yönüyle özet geçerken, Cumhuriyet’in kuruluşu ve Türkiye’nin yarınları adına attığı adımların, ilkelerinin bugün nasıl da yozlaştırıldığını bir kara mizah, bir ironi ile ele alıyor.
Bir yanda; putlaştırılmış, zemininden çıkarılmış, abartılmış ve bütünüyle şekilciliğe büründürülmüş bir “taş kafalı” Atatürkçülük anlayışı; diğer yanda, iktidar gücüyle cumhuriyet kazanımlarını yok etmeye çalışıp, Atatürk adını kullanmaktan özellikle kaçınan ve onu sadece İstiklal Savaşı arifesindeki Gazi Mustafa Kemal’e hapseden sahtekârlık!
Ve İsmet Orhan kitabın adını oluşturan “Atatürk’ü nasıl öldürdüğümüzü” şöyle cümlelerle sıralıyor:
Onu öldürmek için putlaştırdık, her köşeye heykellerini diktik... Olmadık dedikodular ürettik... Öldürmek için, arkasına saklanacağımız dernekler kurduk... Öldürmek için apartman boyu resimlerini astık... Öldürmek için camileri kullandık, onu itibarsızlaştırdık... Öldürmek için sokakları kana bulayıp onun adını kullandık... 12 Eylül sonrasında üniversitelerde adını, zorunlu dersler koyarak öldürdük... Mezarının gölgesinde siyaset üreterek, onu yok etmeye çalıştık. Ve sayılamayacak kadar daha başka anlamsız, sığ sahte eylemler sıralayabiliriz.
Kitabını 5 yılda hazırladığını, bunun için de Sofya, Moskova, Londra’ya gittiğini ve Ankara Yenimahalle’deki devlet arşivlerinde çalıştığını anlatan İsmet Orhan’ın “Atatürk’ü Ben Öldürdüm” kitabı 100.000 basılmış... Göz ardı edilemeyecek bir tiraj. Türkiye’de çok az rastlanan bir ilk baskı sayısı... Kitabın tanıtımı için İstanbul, Ankara ve Bursa’da belediyelerin billboard’larını, metro istasyonlarını kullanmak istedi. Önce “Peki” denmiş, sonra vazgeçilmiş... Kitabın adından mı korktular bilinmez!... İnsanın aklına gelmiyor değil... AKP’li belediyeler billboard’lara “Atatürk’ü Ben Öldürdüm” tanıtım afişlerini asarken, katilin kendileri olabileceği endişesine mi kapıldılar bilmiyoruz ama profesyonelce bir işi ellerinin tersiyle ittiler. Oysa yedi düvel onu öldüremedi ve kimsenin öldürmesi mümkün değil. Eline ve yüreğine sağlık İsmet Orhan!
Diyanet’in bütçesi İçişleri ve Dışişleri bütçeleri kadar
MECLİS yeni bütçeyi
görüşüyor. Araştırdım,
tabloyu çıkardım.(Yuvarlanmış rakamlarla)
Diyanet İşleri Başkanlığı:
5 milyar 743 milyon TL
İçişleri Bakanlığı:
3 milyar 898 milyon TL
Dışişleri Bakanlığı:
2 milyar 80 milyon TL
Sağlık Bakanlığı:
2 milyar 762 milyon TL
Enerji Bakanlığı:
1 milyar 890 milyon TL
Kültür ve Turizm Bakanlığı: 2 milyar 297 milyon TL
Avrupa Birliği Bakanlığı: 291 milyon 238 bin TL
Bilim ve Teknoloji Bakanlığı: 3 milyar 25 milyon TL
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı:
1 milyar 358 milyon TL
Ekonomi Bakanlığı:
1 milyar 481 milyon TL
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı:
764 milyon 447 bin TL
Kalkınma Bakanlığı:
2 milyar 182 milyon TL
İşte iktidarın ‘Yeni Türkiye’ bütçesi... Nereye götürüldüğümüzün farkında mısınız?
Ali ÇOLAK
Çevre örgütleri Türkiye’yi kurtarmaya çalışıyor
Termik, Konya’yı ateşe atar
TEMA Vakfı 25 Aralık’ta Karaman’da ‘Kömür mü, ömür mü?’ paneli düzenliyor. Karamanlı çiftçiler bir süredir ayakta. Çünkü Konya Karapınar-Ayrancı bölgesinde yüzlerce hektarlık tarım toprağı yok edilerek açık madencilikle kömür kazısı ve termik santral yapılmak isteniyor. Gürallar’a bağlı Ege Makine 4 bölgede kömür çıkarmak için başvuru yaptı. Üçü mahkemelik, birisi izin aşamasında. Karaman Akçaşehir’de geçen hafta bu izin için Çevre Bakanlığı’nın düzenlediği ÇED toplantısına 500 kadar çiftçi katıldı. Çiftçiler ‘Hafriyat toprağımızı yok edecek, yeraltı suyu kesilecek, tarım ve hayvancılık bitecek’ diye isyan ettiler. Toplantı ‘Termik’e Hayır’ sloganları arasında sona erdi. Hatta şirket yetkilileri çıkarken yuhalandılar. Bölgeyi küle boğacak termik santral ‘Türkiye’nin tahıl ambarı Konya Ovası’nı ateşe atacak bir proje’ olarak niteleniyor. İnsan sağlığına zararı da cabası. Bakalım Konya ve Karaman ziraat odaları ne zaman devreye girecek? Her gün TV’lere ‘Tarım arazisini koruyalım’ diye kamu spotu veren Tarım Bakanlığı Karaman ve Konya’da tarım arazilerini yok edecek bu ‘termik darbe’ye neden sessiz? K.M.
Artvin’in altına da dokunma
YAKLAŞIK 20 yıldır, Artvin Cerattepe’de yapılması planlanan siyanürlü altın arama çalışmalarına karşı mücadele eden Yeşil Artvin Derneği, Rize İdare Mahkemesi’nde bugün yapılacak olan duruşma için çevrecilere ve yaşam savunucularına çağrıda bulundu. Bölgede özellikle de HES projelerine karşı demokratik ve hukuksal mücadele sürdüren Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) da Yeşil Artvin Derneği’nin çağrısına destek verdi. Yeşil Artvin Derneği’nden yapılan ‘Cerattepe’de madene hayır’ başlıklı çağrıda, “Duruşmaya katılarak, davamıza sahip çıktığımızı bir kez daha göstereceğiz. Rize İdare Mahkemesi’nde 24 Aralık 2014 Salı günü saat 13.00’te yapılacak olan duruşmada sizleri de yanımızda görmek istiyoruz” ifadelerine yer verildi.Bölgedeki maden sahaları için 2007 yılında verdikleri hukuk mücadelesini kazanan Artvinliler, gelişme sonrasında geçen yıl yeniden hukuk mücadelesi başlatmıştı.
BİLİYOR MUSUNUZ
OKAN Üniversitesi İİBF’nin düzenlediği 2. Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’yü anma toplantısının ‘İnönü’nün Bilim ve Demokrasiye Katkıları’ bugün
13.00’te üniversitenin Tuzla Kampusunda yapılacağını; konuşmacıların Prof. Dr. Şule Kut, Özden Toker, Moderatör: Yrd. Doç. Dr. Mehmet Kabasakal, Altan Öymen, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Aydın Uğur, Prof. Dr. Semih Başkan olduğunu...
ERCAN Karakaş’ın başkanlığını yürüttüğü CHP Kültür ve Sanat Platformu’nun, yeni yıl resepsiyonunun Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla bugün Söğütözü Mariott Otel’de 19.00’da yapılacağını...
Paylaş