Paylaş
Levent Gök önergesinde, Cumhuriyet’in ilk yıllarında modern tarımın halka tanıtılması ve ilk zirai uygulamaların yapılması amacıyla kurulan AOÇ’nin, Atatürk’ün şahsi mal varlığı, yani kendi tasarrufu altında bulunduğunu belirterek şöyle diyor:
- Atatürk, bu mal varlığını 11.06.1937 tarihinde şartlı olarak Hazine’ye bağışladığını vasiyet etmiştir.
- AOÇ, savaş koşullarından yeni çıkmış bir ülkenin kendi kendini besleyebilmesi, tarımsal alanda sanayileşmenin bir modeli olarak ortaya çıkmıştır.
Atatürk’ün hibe edişinde temel amacın bu modelin hayata geçirilmesi gerçeği olduğunda en küçük bir tereddüt söz konusu değildir.
- AOÇ Gazi Yerleşkesinin koruma statüsü geçtiğimiz 2011 yılı ağustos ayında Ankara Koruma Bölge Kurulu’nun aldığı kararla 1. Derece Doğal Sit Alanından çıkarılıp 3. Derece Doğal Sit alanına dönüştürülmüştür.
Bir günde alelacele karar üretilerek yapılan bu değişiklikle AOÇ arazilerinin parça parça ve Atatürk’ün vasiyeti ile Hazineye hibe amacına aykırı olarak elden çıkarılmasının kapısı açılmış bulunmaktadır.
Bu durum, AOÇ’nin kuruluş amacına da, Atatürk’ün vasiyetine ve hibe amacına aykırı olduğu kadar koruma mevzuatına da, kamu yararı ve hukuka da aykırıdır.
Atatürk’ün öldüğü 1938 yılından bugüne değin birçok yasal düzenleme yapılarak AOÇ alanının amaç dışı kullanımı giderek alışkanlık haline getirilmiştir.
- En son olarak, Orman Genel Müdürlüğü mülkiyetinde bulunan AOÇ Gazi Tesisleri Alanının Ankara Koruma Bölge Kurulu’nun 02.07.2010 gün ve 5213 sayılı kararıyla uygun bulunan 1/10.000 ölçekli AOÇ Alanları Nazım İmar Planı ve 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı Koruma amaçlı İmar Planına uygun olarak kamu kullanımı amacının sürdürülmesi için 3. Derece Doğal Sit Alanı olarak düzenlenmesini istemiştir.
- Bunun üzerine, Ankara Koruma Kurulu, 10 Ağustos 2011 tarihli ve 6281 sayılı kararıyla, AOÇ 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit alanı içinde yer alan 46 ha’lık alanın 2863 sayılı Koruma Kanununda belirtilen 1. Derece Doğal Sit Alanı tanımına uymadığı ve yürürlükteki mevzuat ve ilke kararındaki 1. Derece Doğal Sit özellikleri taşımadığı, alanın Sit ilanından, yani 1992 yılından önce Orman Bölge Müdürlüğü kullanımında olduğu, bölgenin bu kurum tarafından bitkilendirildiği, sonradan insan eliyle bitkilendirilen alanın, insan eliyle yapılmış bir çevre olarak geliştirildiği gerekçeleri doğrultusunda 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı şerhi kaldırılarak, sadece 3. Derece Doğal Sit Alanı olarak tesciline karar verilmiştir.
Şimdilerde ise; Gazi Yerleşkesinin Başbakanlığa devredildiği, TOKİ aracılığıyla alanın yapılaşmaya açılacağı, büyük bir alışveriş merkezi veya büyük bir sağlık merkezi inşaatı için bir özel kuruluşa devrinin düşünüldüğü gibi konular kamuoyunda konuşulmakta ve rahatsızlık yaratmaktadır.
AOÇ alanında Başbakana Beyaz Saray inşa edileceği söylentileri yaygınlaşmaktadır.
Bütün bu nedenlerle, Atatürk’ün vasiyetine ve Hazine’ye hibe etme amacına aykırı düzenlemelerin tamamının tespiti ve yapılması mümkün düzeltmelerin saptanabilmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasını arzederiz.
İmar kirliliği
ÇAYYOLU 2432. Cadde üzerinde, 18097 ada ve 2 no’lu parsel, Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 16.08.2007 tarih ve 2081 sayılı kararı ile imar planı değiştirildi, Çankaya Mühye Köyü’nün arkalarında bir arsa ile becayiş edildi ve kamu arazisi (2 katlı spor sahası olarak belirlenen) üzerine 15 katlı AVM İskender Çolak tarafından dikildi. Çankaya Mühye Köyü’ndeki arsa ile Çayyolu’nun merkezindeki arazi birbirinin eşit olmadığı hususu emlak uzmanlarına sorulabilir. Ayrıca, cadde kenarına aynı kişi tarafından gecekondu dikilmiştir. Şu anda bu gecekondunun önü naylonlar ile kapatılmış, inşaat yapılmaktadır. Burası da herhalde kamu arazisi yeşil alan üzerine apartman dikilecektir. Bu gecekondu imar kirliliği yaratmaktadır.
Melih Gökçek bu konuda açıklama yapmalıdır. Savcılar konuyu araştırmalıdır. Ayrıca, imar kirliliği İçişleri Bakanlığını ilgilendirmiyor mu? K.E.
Tombalacılar
ESAT Caddesinde tombalacılar yeniden faaliyetlerine başlıyorlar.
Kısa zamanda mantar gibi çoğalacaklardır.
O adresi de polisin bilmesi gerekir sanırız.
Buna dur denmesi gerekmez mi?
ESAT Sakinleri
Biliyor musunuz
ATATÜRKÇÜ Düşünçe Derneği’nin Çankaya Başkanlığına Dr. Tuğba Acer’ın seçildiğini, yönetim kurulunun da Nusret Şenalp (yazman), İsmail Kıbık (Sayman), Belkıs Gök, Kutlay Özer, Arife Erkılıç, Hikmet Kirpiksiz, Birsen Temir ve Haydar Tat’tan oluştuğunu..
Paylaş