Limanda huzur yok! Hemen her gün bir fabrikanın kapısına kilit vuruluyor ve bir bir kapanıyor kepenkler. Kapı dışarı edilen on binlerce insanımızın açlık, perişanlık ve umutsuzluğa sürüklendiği, hırsızlık, dolandırıcılık ve kapkaç olaylarının zirveye tırmandığı bir ortamdayız artık.
İş bulmak, nafakasını temin edebilmek için milyonlarca Türk vatandaşı Avrupa'da, Libya'da, Azerbaycan vs. ülkelerde adeta savaş veriyor. Hal böyleyken, ampul partisi lideri
Tayyip Erdoğan, ‘‘Nüfus planlaması ile iştigal edenler, ihanet-i vataniye içindedirler’’ diyebiliyor.
‘‘Çoğalalım, daha çok çoğalalım’’ diyebiliyor. Adeta rahmete kavuşan bir liderin hayal ettiği gibi 500 milyonluk bir
Türkiye düşlüyor.
Evet! Her ne kadar memleketimiz, bugünkünün iki katı nüfusu barındıracak büyüklükte görünüyorsa da, bunca insana yetecek okullar, üniversiteler, hastaneler, fabrikalar, yollar, barajlar, verimli topraklar ve ulaşım araçları olmadıkça nüfus artışını teşvik etmek, toplumu refaha değil, işsizliğe, açlığa ve perişanlığa, sosyal patlamalara, açıkçası felakete götürecektir.
Şimdi o partinin 2. kaptanına soruyorum: Siz de
Tayyip Erdoğan gibi düşünüyor ve
‘‘Aile planlaması vatana ihanettir’’ mi diyorsunuz, yoksa
‘‘Her ailenin dilediği zaman ve bakabileceği kadar çocuk sahibi olmasını’’ amaçlayan
aile planlaması çalışmalarından yana mısınız?
Bütün
Türkiye bekliyor cevabınızı.
Açık ve belirgin olsun lütfen.
Dr. Erdinç KÖKSAL-Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı-İSTANBUL Tavşanlı’daki suyun sırrı
UŞAK'tan muhasebeci
Adem Tekin faks çekmiş; özetle şöyle diyor: ‘‘
Tavşanlı'nın, Balıkesir yolunda
Özerdemler Petrol'ün arazisi içinde çıkmakta olan suyu belediye zabıtası kapattırmış... Yalçın Bey, ne olur bunu yazın; ilgililer görsün, bu suyu sağlıklı şekilde açtırsın. Çünkü bu su kan şekerini düzenli hale getiriyor. Açlık şekerim 260-270 olmasına rağmen bu suyu bidonla getirip içmeye başladığımdan beri kan şekerim 150'ye düştü. Allah aşkına, insanlık adına binlerce kişi bu suyu bekliyor.’’
Merak edip, akaryakıt istasyonun telefonunu bulduk; sahibi
Mehmet Zeki Özerdem'le konuştuk:
‘‘8 yıl önce benzinliğin ihtiyacı için artezyen açmıştık.
Hıfzıssıhha'dan o zaman rapor aldım; içinde bir şey yoktu, tadı güzel... Şekerim olduğundan sık sık su içerken fark ettim. Amerikalılar nasıl fare üzerinde hastalık deniyorlar, aynı durum... Şekeri düşürdüğünden şekeri olan eş dost da içmeye başladı.
Binlerce kişi öğrendi;
Van ve
Gaziantep'ten bile gelmeye başladılar.
Tavşanlı Belediyesi kapatmış...
Evet, gelip örnek almışlar.
Kütahya'da tahlil edilmiş, insan sağlığına zararlı diye rapor alınmış... Gelip káğıt astılar; içinde tortu var diye... Her şeyi tıp bilir. Ben de
Ankara Hıfzıssıhha'ya örnek su götürdüm, pazartesi-salı sonucu veririz dediler. Sadece elektrik motorunun suyu çıkarma masrafı kadar bir para alıyoruz. Halk istiyor ama ne yapacağımı bilemiyorum. Bugün (dün)
Ankara'dan birisi gelerek yalvardı; içti içti şekerini ölçtü. 300 şekeri varmış; 130'a indi iki saat içinde. Sevine sevine gitti adamcağız.
Suda ne olabilir ki, kapatıldı?
Bilemiyoruz,
Yalova ve
Afyon depremlerinde sallandık. Dikkat edin suda mikrop denmiyor, tortu var deniyor. Buralarda boraks var; acaba depremlerdeki kaynaşmadan ötürü bir karışma olabilir mi? Maden içinden gelen sular zehirlenme yapabilir mi? Raporun sonucunu bekliyoruz. Ama faydalı bir su olduğu gerçek.
Biliyor musunuz?
A.A.nın önceki günkü bülteninde,
Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve aralarında
Korkut Eken'in de sanık olarak bulunduğu telefon dinleme davasının iddianamesinde,
'telekulakçı' diye bilinen
Cengiz Çelik adlı sanığın, diğer sanık manken
Eda Bulan'a ‘‘Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek'in soruşturmasına baktığı gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Savcılarından
Hüseyin Yalçın ile tanışarak birlikte yemeğe çıkma ve ilişkiye geçerek kendisinin vereceği gizli kameraya alma görevini verdiği ve buna karşılık 5 bin dolar teklif ettiği’’ ifadesinin yer aldığını; olaydan sonra
Amerika'ya kaçan
Cengiz Çelik'in
New York'ta
Hürriyet Temsilcisi
Doğan Uluç'a
‘‘Konuşursam çok kişi yanar dediğini’’ ve geçen yıl
Türkiye'ye döndükten sonra da
Dalaman yakınlarında meçhul bir trafik kazasında kurban gittiğini...
KTHY'nin 4 uçağını 1 milyon 250 bin dolara Sofitek firmasına satan, -o da Libya Burak Havayolları'na sattı-
(THY ise elindeki aynı uçaklardan birini 1.8 milyon $'a satmıştı) KTHY'nin Yönetim Kurulu üyelerinden
Ahmet Neidim'in (ANAP Sakarya milletvekili adayı) iki yeğenini,
Kurtcebe Gürkan'ın da
(SEKA Genel Müdürü) kızını KTHY'nin satış bürolarına yerleştirdiklerini...
-
ESKİ Avcılar Belediye Başkanı
Tahsin Salihoğlu'nun,
Mesut Yılmaz ve
Tansu Çiller'e göz kırptıktan sonra dün
Avcılar'da
AKP konvoyuyla propaganda yaptığını; şaşıran
Avcılıların ‘‘
Tayyip Bey, galiba
Salihoğlu'na Büyükşehir Belediye Başkanlığı önerdi’’ diye konuştuklarını...
Biliyor musunuz?
GÜNÜN SÖZÜ
‘‘Türkiye'nin hiçbir kurtarıcıya ihtiyacı yok. Türkiye'yi kurtarıcılardan kurtarmak lazım.’’
(YTP Genel Sekreter Yardımcısı Ercan KARAKAŞ)
MESAJ
DÜNYA Osteoporoz Günü etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen geleneksel Osteoporoz Panayırı'nın ikincisi yarın 10.30'da
İzmir İnciraltı Turkuaz Tesisleri'nde yapılıyor. Türkiye Osteoporoz Derneği ve Novartis ilaç firmasının işbirliğiyle gerçekleştirilecek olan panayırda Osteoporoz hastalığının teşhisi için gerekli olan kemik ölçümü de ücretsiz yapılacak.
Ege'nin konseri de izlenebilir. (0212 274 56 68.)
BÜYÜKŞEHİR'in ortağı
KİPTAŞ verdiği ilanda şöyle deniliyor:
‘‘Sıfır peşinat, sabit taksit, üç ayda teslim kira öder gibi taksitler.'' Bunlar doğru değil. İsteyen
www.kiptas.com.tr'a girerek ödeme planı listelerini görebilir. Bakın bakalım bu dedikleri var mı listede?
Mehmet ŞAHİN
SARIYER Kaymakamı'na: Maslak Gazeteciler Sitesi'nden E.D., üst kattaki komşularının apartman yönetimince de onaylanan ve yakınılan gürültüden şikayet dilekçesine çare olmanızı bekliyoruz; lütfen.