‘750 köyümüz birer fabrikadır’

Lüleburgazlı aktivist, TEMA Vakfı üyesi Hakan Dedeoğlu, Trakya’da videolar çekip sosyal medya üzerinden yayınlıyor. 30 yıldır çevre konularında çalışıyor, siyasetçilerle ve bürokratlarla tartışıyor. Onlara uyarılar yapıyor. Hayrettin Karaca kendisini ormanlarda gezdiren Dedeoğlu’nu çok severdi.

Haberin Devamı

Trakya’daki 750 köy için “Her köy bir fabrikadır” sloganını kullanıyor ‘köycülük’ çalışmalarında... Fabrikalar üretim yapıyor da peki bunların atıklarının doğamızı nasıl kirlettiğini düşünen var mı?

Toprak, hava ve su giderek kirlendiği ve yok olmaya yüz tuttuğu için yaşam zorlaşmaya başladı. Trakya’yı imara ve sanayiye açanlar bunun sıkıntısını ilerde çok çekecekler, intizar da alacaklar. İstenildiği kadar Ergene’nin kirliliğini Marmara’ya aktaralım; gene de hiçbir şey sağlıklı olmayacaktır. Dedeoğlu, “COVID-19 ile dünyada ve ülkemizde artık temiz havanın ve oksijenin ne kadar önemli bir şey olduğu ortaya çıktı. Köylerin artık göç alan yerler olduğunu düşünmeliyiz” diyor.

Dedeoğlu’ne göre, köylerimiz yeni ürün desenlerine sahip olmaya başlamış; en moda da lavanta yetiştirmek olmuş. Armut ve elma ‘tarlalarımız’ var artık. Çiçekleriyle ünlü Alacaoğlu köyünü gezmemizi salık veriyor dostumuz. Kavakdere’de ise yerli tohumlarla ‘yeni nesil’ karpuz-kavun yetiştiriciliği başlamış.

Haberin Devamı

Kırklareli ve Malkara yörelerinde yüzlerce dekar ceviz ekilmiş. 7-8 yıl sonra yerli badem de pazara çıktıkça Amerikan bademinin ithalatının kalkacağını söyleyenlere inanmak istiyoruz.

Şu artık gerçek: Dünyada bir işe kadın eli değmezse bir şey olmuyor. “Köylerimizde gençler yok” savının tersine, genç kızlarımızla genç annelerimiz var artık; hem de ne becerikli olduklarını görseniz...

CENNETTEN BİR KÖŞE

Dokuzhöyük köyü ‘cennetten bir köşe’ diyebiliriz. Türlü çeşitli ürünler ve meyveler, doğal ortamda, yeni tekniklerle yetiştiriliyor. Şaşırmayın, bu köyde 50-60 yıldan beri ‘tütün’ ekilirmiş. Balkan insanı Türkiye’ye göç ederken oradan getirmiş bu ‘tarımı’. Her yıl 350 dönümde Virginia tütünü ekiliyormuş. Bir şirket bu tütünleri alıp kurutuyor, sonra nereye gönderiliyorsa... Köylüler ihracata mı, Ege’ye mi bilmiyorlar çünkü... İkinci ürünleri kırmızı biber olmuş; salça yapılıyormuş. Bütün bunlara bağlı olarak kalkınma kooperatifini anlatmak gerekmiyor, çünkü her şey ‘tıkır tıkır’ işliyormuş. Edirne’nin Karadeniz’e doğru ve Lüleburgaz sınırlarında mükemmel şarap bağlarının kurulduğunu, üretilen şarapların İtalya’ya ihraç edildiğini, ayrıca 15-20 odalık otellerinde yerli turist ağırladıklarını ‘müjdelemek’ isteriz. Gelibolu yöresindeki ‘şarap sektörünün gelişimi’ bir başka yazının konusu olabilir. İktidardan ‘şarap’ konusunda ‘kısıtlayıcı’ engellerden vazgeçmesi isteniyor. İlanlarında ‘lezzet yolu’ değil, ‘şarap yolu’ sloganını rahatça kullanmak istiyorlar.

Haberin Devamı

KIRKLARELİ’NDE TERMİK

Trakya köylerinin doğal yetiştiricilik potansiyelini ve çarpık sanayinin bölgeye olan zararlarını anlatıyor Dedeoğlu. Kırklareli’nin merkeze bağlı Dokuzhöyük köyüne kurulmak istenen kömüre dayalı termik santral hakkında diyor ki: “İçinde çevreseverliği ve duyarlılığı olan bir kimse oraya çivi çakılmamasını ister. Bu güzelim topraklara, özellikle de kömüre dayalı termik santral yapmak toprağa ‘darbe’dir. İki yıl önce Silivri-Çerkezköy arasında böyle bir yatırıma kalkışıldı, halk isyan etti, sonra da vazgeçilmek zorunda kalındı. Şimdi nedense Kırklareli’ne yönelindi. Aynı ‘isyan’ burada da başlayabilir! Yurttaşlar daha ‘termik’ dediğinizde sizi konuşturmuyor zaten.”

Haberin Devamı

Bu konunun partisi martisi olmamalı... Çevre, partiler üstü bir anlayıştır. İktidarın dayatması olamaz.

Kuraklık bu yıl ciddi boyutta. Su olmayan yerde termik santral nasıl çalışabilir?

Yarın, Trakya’nın göletlerinin en az yarısının ve derelerin nasıl kuruduğunu anlatacağız.

GÜNÜN SÖZÜ

“TÜİK’e göre ülkede en zengin yüzde 20 toplam gelirden yüzde 46.3 pay alırken en yoksul yüzde 20 sadece 6.2 pay alabiliyor. Aradaki fark 7.5 kat. Ve söz S. Ali’nin: ‘Biz istiyoruz ki, bu memlekette yapılan her iş, üç beş kişinin çıkarına değil, bu toprakları dolduran milyonların yararına olsun!’”

Ozan BİNGÖL

İMAR RANTI YÖNETMELİĞİ BÜYÜKŞEHİRLERİ YAKIYOR

RESMİ Gazete’de dün büyükşehirleri mağdur edici bir yönetmelik yayınlandı. Uygulamada, imar planı değişikliği sonucu taşınmazda meydana gelecek değer artışının kamuya kazandırılmasında, bu payın kapsamı, tespiti, kesinleşmesi, ödenmesi ve dağıtımındaki işlemlerde usul ve esaslar belirleniyor.

Haberin Devamı

Belediyeler tarafından yapılan değişikliklerden dolayı oluşmuş payın dördü, eşit parçalar halinde ÇŞB/büyükşehir/ilçe belediyeleri ve Hazine’ye gidecek. Bakanlık tarafından yapılan değişikliklerde ise değer artışının yüzde 75’i bakanlığa verilecek.

Yarın konuyu işleyeceğiz. Bakalım rantı kim götürüyor? Yoksa eşitlik mi hâkim oluyor?

BİLİYOR MUSUNUZ?

CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun’un, Ekim 2019’dan Eylül 2020’ye kadar yoncaya yüzde 31, samana yüzde 29, süt yemine yüzde 30 zam yapıldığını, bunun da çiğ süt maliyetini yüzde35 arttırmasına karşın, çiftçiden çiğ süt alım fiyatının sabit kaldığını vurgulayarak “Üretici, tükenmişlik sendromu yaşıyor. Gıda Komitesi ise aylardır toplanmıyor. Üreticinin ölüm fermanını imzalıyorlar. Süt üreticisi bitmek üzere! Sütün tadı çoktan kaçtı. Çiftçimize sahip çıkın” diye tepki gösterdiğini...

Haberin Devamı

AVCILAR Belediyesi’nin ‘hayat kurtarma hareketi’ adını verdiği çalışmalar kapsamında dün bininci riskli binanın yıkıldığını, son verilere göre 12 bin insanın hayatının artık güvencede olduğunun bildirildiğini...

SON toplantısını 2009 yılında gerçekleştiren Ekonomik ve Sosyal Konsey’den (ESK) 11 yıldan bu yana ses çıkmadığını, bu nedenle milyonlarca dar gelirli kitleyi yakından ilgilendiren, yaşamı zorlaştıran işsizlik, enflasyon, işten çıkarma ve işyeri kapanmaları gibi önemli sorunların masaya yatırılıp değerlendirilememesinin tepki uyandırdığını...

MÜJDE AR ONUR KONUĞU

BUCA Belediyesi’nin düzenlediği, 15-21 Ekim’de İzmir’de yapılacak ‘6. Balkan Panorama Film Festivali’nin onur konuğunun Müjde Ar olacağını, festivalde Balkanlı oyuncu Rade Šerbedžija’nın da seyirciyle buluşacağını; 95 yabancı uzun metraj film, 453 yabancı kısa metraj film, 21 yerli uzun metraj ve 122 yerli kısa metraj olmak üzere 691 filmin başvurduğu festivalde ‘Sarı Şemsiye Ödülü’ için yarışılacağını...

MUĞLA Olgunlaşma Entitüsü’nün ‘usta öğretici sınavı’ hakkındaki iddialarla ilgili inceleme–soruşturma başlatıldığını, ‘mobing’ sorumlusu olarak suçlanan Muğla MEM’in meslek yaşamı boyunca yaptığı usulsüzlüklerle ilgili çok ilginç iddiaların yer aldığı ‘öyküsü’nün de sosyal medyaya düştüğünü...

Yazarın Tüm Yazıları