Paylaş
*
1974’ten beri ilk kez pazartesi günü Kıbrıs’ta bir araya geldi TOBB ve Yunan, Kıbrıs Türk ve Rum ticaret odaları. TOBB’un 8 yıllık çabaları sonucunda kurulan ortak ticaret odasına imza atmak üzere.
Hisarcıklıoğlu, bu forumun Kıbrıs’ta oyunun kurallarını değiştireceği görüşünde. Yunanlı muadili Constantine Michalos da, çözüm için ilk defa çok umutlu olduğunu söylüyor.
Peki Annan Plânı’nın reddedildiği 2004’e kıyasla nedir umudu arttıran?
*
EKONOMİK kriz, Rum kesiminde çözüm isteğini arttırmış. Tepav (Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı) Başkanı Prof. Güven Sak’ın aktardığına göre: AB genelinde ekonomiden şikâyet edenlerin oranı % 72. Güney Kıbrıs’ta ise % 98. Kurulan forum, tam da bu yüzden fark yaratacak. Zira tarafların ticaret hacmini, yani refahı arttıracak. Bu da çözüme ivme kazandıracak.
Refahı arttıracak bir diğer faktör de, Kıbrıs ve İsrail açıklarında son zamanlarda keşfedilen doğalgaz ve petrol yatakları. Bu gazın dünya piyasalarına girmesinin tek uygun yolu ise, Türkiye-Kıbrıs-İsrail’in anlaşmasıyla kurulacak boru hatları. Bu enerji potansiyeli de hem Ada’daki iki kesimin, hem Türkiye’nin ve Yunanistan’ın, hem de Batı’nın verdiği desteği arttırıyor.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da bu enerji potansiyelinin farkında. Pazartesi günü görüşmemizde, gazın boru hattıyla Türkiye üzerinden Avrupa’ya pazarlanması için geçmişte girişimde bulunduklarını anlatmıştı.
*
KURULAN forumda tarafların bir araya gelmesi de önemli. Hisarcıklıoğlu’nun deyişiyle, “74’ten beri süren kara kutu dönemine son verildi”. Zira bu, aradaki güvensizliği kaldıracak bir hamle.
Rumların Başpiskoposunun çüzümü desteklediğini açıklaması da keza aynı şekilde. Son yapılan kamuoyu araştırmasına göre bu, Güney’deki desteği % 20 arttırmış. Rumlarda çözüme destek şu anda % 50 civarında.
Ve ABD ilk kez en üst seviyede sürece müdâhil. Malûm, Başkan Yardımcısı Joe Biden evvelki hafta adayı ziyaret etti. Bu, 1962’den beri bir ABD Başkan Yardımcısı’nın Ada’ya ilk ziyareti.
Uluslararası konjonktür de farklı. Ukrayna krizi sonrasında Rus gazının tedariki Batı için riskli hâle geldi. Bu da Doğu Akdeniz havzasına ilgiyi arttırdı. Dahası Ukrayna’da ve Suriye’de meydanı Rusya’ya kaptıran ABD, uluslararası arenada daha aktif olma peşinde. Kıbrıs da bundan nasibini alacak belli ki.
*
KIBRIS’ta oyunun kuralları değişmiş durumda. Batı ve Rusya da enerji denkleminde yakın markajda. İş dünyasının rolü bu yüzden hayati. Zira iş adamları, çözümün taraflar için “kazan-kazan” olacağına dair farkındalık yaratıyor. Ve çözüm ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Kıbrıs gibi çatışmaların çözümü için, “tamamlayıcılık sadece istenen değil, zaruri bir şeydir” der. Konunun uzmanı Prof. David Bloomfield. Çatışmaların çok katmanlı olduğunu ve sadece siyasilerin tüm katmanları çözemeyeceğini söyler. Ona göre işadamları gibi farklı aktörler sürece müdâhil olmalı. Ki, birbirlerini tamamlasınlar.
Bu nedenle siyasilerin bu süreçte iş dünyasını desteklemesi de sadece istenen değil. Zaruri bir şeydir.
Paylaş